2.Bölüm - Eren

34 3 0
                                    

Gece bavullarımızı odaya çıkartmak konusunda bize yardım etti böylelikle odalarımızı da tekrar görmüş olduk.

Daha sonra Zeliş ve Gece kendi odalarına gittiler. Ben de kendi odama gidip dolabımı açtım. Gece'nin erkek olmasını beklemiyordum... Ancak annem öyle herkeslere güvenmez, güvenemez. Çünkü benim annem ön yargılı. Neyse şimdi konumuz benim annem değil. Ben yarım saattir dolabımın karşısında dikilmiş boş boş kıyafetlere bakıyorum lan resmen. Üzerime kapri GAP şortumu ve cırtlak sarı tişörtümü giydim ve odadan çıktım. Genellikle evde rahat olabilmek için kısa ve üzerinde çizgi film karakterleri olan şortlarımdan giyerim ama öyle zamanlarda evde sadece annem ve babam olur. Gece'nin yanında rahat olabilmek için biraz daha zamana ihtiyacım var. Onu biraz daha tanımam lazım. Bu arada aşağıdan gülme sesleri geliyor. Ben bir bakayım.

Aşağı indiğimde Gece'yi ve Zeliş'i bulmayı bekliyordum, Gece'yi ve tanımadığım ama bizim yaşlarımızda olduğunu tahmin ettiğim bir erkeği değil. Merdivenlerden inip sağa döndüğümde tanımadığım çocuğun oturduğu koltuğun arkasında ayakta dikiliyor ve Gece'nin beni fark etmesini bekliyordum.

O nasıl bir cümleydi lan öyle!?

Ne biliyim işte. Öyle evi de tanıtmaya çalıştım biraz ama galiba haklısın çok uzun bir cümle oldu.

Tabii haklıyım gerizekalı! Ben her zaman haklıyımdır...

Tabi canııım...

Neyse ben öyle sap gibi dikilmiş iç sesimle savaş verirken Zeliş de geldi. O da yanımda dikilmeye başladı ama Gece Bey'den tık yok. 5 dakikadır öyle boş boş dikiliyoz Zelişle. Sonunda dayanamayıp konuştum:

-"Merhabaa!! Bizde buradayız..." diyince Gece bizi fark etti ve konuşmaya başladı:

-"Aa, şey Eren bunlar yeni ev arkadaşlarım
-beni göstererek- bu Elis ve bu da
-Zeliş'i göstererek- Zeliha. Yeni ev arkadaşlarım. Kızlar, bu da Eren kendisi en yakın arkadaşım, dostum hatta kardeşim gibidir." dedi hafif sırıtarak. Hemen ardından adının Eren olduğunu öğrendiğim çocuk arkasını döndü ve bize baktı. Oh my gosh!! Eren'in gözleri yemyeşildi ve yüzünde kocaman bir sırıtış vardı.

OMG!!OMG!!OMG!! Lan bu Gece'nin en yakın arkadaşı böyleyse diğer arkadaşları da böyledir dimii?!

İç ses sen bu aralar baya yakışıklı meraklısı oldun çıktın hee!!

Elis kızım kendine gel çocuk ne kadar daş görmüyon mu lan??

Sana ne acaba!? He sana ne!? Aman neyse şimdi seninle uğraşamam...

İç sesimle savaşım bittikten sonra Eren'e elimi uzatıp:
-"Merhaba..." dedim sakin bir ses tonuyla. Eren de elimi sıkıp
-"Merhaba" dedi. Ardından Zeliha'yla da el sıkıştı ve bizde Zeliş ile birlikte koltuklara oturduk. Gece
-"Ee kızlar? Bizde tam olarak tanışamadık hangi okulda okuyorsunuz??"
-"Biz Bahçeşehir'de sosyoloji okuyoruz da siz nerede okuyorsunuz?" dedim sakin bir ses tonuyla tabii Gece bana o güzel gözleriyle bakarken nasıl sakin kaldım bilemiyorum ama...
-"Biz de Gedik üniversitesinde Beden Eğitimi öğretmenliği görüyoruz." dedi Eren o güzel yeşil gözlerle... Zeliha'ya baktığımda hayran hayran Eren'e bakıyordu. Kısa bir sessizlikten ve Zeliş ile Eren'in bakışmalarından sonra Zeliş:
-"Fotosentez de yapıyor mu bunlar?" dedi. Gece ve Eren şaşkın şaşkın Zeliş'e bakarken ben Zeliş'in yaptığı imayı anlamış (Eren'in gözlerinden bahsediyordu) bir şekilde gülmemek için dudağımı ısırıyordum. Zeliş sesli düşündüğünü fark ederek:
-"Yani b-bitkileri kast ediyorum, fotosentez yapıyorlardı di mi? Gerçi bunu size sormam biraz tuhaf çünkü siz beden eğitimi ile ilgilisiniz bense size fen soruyorum- en iyisi ben içecek bir şeyler getireyim..." o kadar hızlı bir şekilde söyledi ki kısa bir süre boyunca hepimiz ne dediğini anlamaya çalıştık.

Gecenin Mayhoş KaranlığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin