On sekiz yaşının güzelliğiyle, taze, deli dolu bir genç kızdı Selda. Doğulu bir ailenin en küçük kızıydı o. Ailesi seneler önce kıyı kesimlerde bir şehre yerleşti, orada doğdu Selda, oralı oldu. Modern görünümlü ailesi ve iki kardeşi vardı. İki küçük erkek kardeş.
Liseye başlayalı dört sene olmuştu, uzun zamandır görüştüğü erkek arkadaşı onu her okul çıkışında alır ve evine bırakırdı. Ailesinin asla haberi olmadı bu durumdan, annesinin dahi. Selda'nın hayatı ailesinin modern görünümde ama aslında hiçte modern olmayan görüşleriyle değişti.
Üniversite sınavına hazırlanıyordu, üniversiteye gitmesi ailesi açısından önemliydi. Onlar gösterişi seven, gurur duymaktan hoşlanan, övgüyü yergiye çokça tercih eden insanlardı. Önemliydi dışarıdakilerin neler söylediği. Asla başkalarını düşünmeden hareket etmezlerdi. Sanki herkes onları çok düşünür gibi... Okula gitmek istediği yer uzaklardı, çok uzaklar.
Erkek arkadaşını severdi Selda, sevmişti yani. Bir zamanlar... Yaşça büyüktü Selda dan Edis, babası normal işler yapmayan bir iş adamıydı. Silah taşırdı, vergi kaçırırdı, adam bile öldürtürdü bu adam. Karanlık işlerin adamının oğlu, Edis! Edis Yıldızoğlu! Saplantılı düşleri olan can yakmaktan hoşlanan bir erkek arkadaş, ne hoş (!)
Selda güzeldi ve öylesine masum. Selda mutluydu. Ta ki canını yakana kadar adamlar. Canı çıkana kadar Selda. Mutluydu, sebepsiz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADIN
RomanceBir kadın, düşman da edebilirdi bir adamı kendine, dostta.. Bir kadın, dünyalarını da yakabilirdi, yeniden yapardı da.. Bir kadın aşıkta olabilirdi mesela, Fakat bir çok adam izin vermedi aşk'a...
