Otuz Altıncı Bölüm

14.5K 960 84
                                    

Merhaba

İşte yine bir Cuma ve yine bir aradayız. Okula giden öğrenci ve öğretmen arkadaşlarımıza yeni eğitim ve öğretim yılında başarılar diliyorum. Hepinize kolay gelsin.

Gelelim hikâyemize. Geçen haftaki soruma cevap veren tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Önder'i benden iyi tanıyorsunuz. Bu bölüm "EsmaKurtolu" ya ithaf edilmiştir. Şimdi gelelim yeni bölüme ve Halide Hala ile Önder'in nereden tanıştıklarını öğrenelim.

Keyifle okuyun...

-Vallahi seni burada göreceğimi hiç sanmazdım Halide Teyzem deyip sarıldı Önder.

-Dünya küçük vallahi Önder bak karsılaştık yine deyip o da Önder'e sarılırken "Şeker işe yaramış ha" dedi. Önder de kulağına:

-Tam değil ama büyük bir adım attık, senin iş ne oldu? dedi. Herkesin kendilerine tuhaf bakışını gören Halide Hanım:

-Sonra konuşuruz, deyip çekildi. Herkes merakla bakıyordu ikiliye ama en meraklı kişi Leyla idi.

-S-siz ikiniz nereden tanışıyorsunuz dedi parmağını onlara sallarken. Önder birden ne diyeceğim şimdi ben diye düşünmeye başladı. Bir türbe ziyaretinde tanıştık hocalara gittik diyemezdi ya. Ah ne yalan uyduracaktı şimdi panikle Leyla'ya bakarken.

-Ne ayıp gelen misafir böyle kapıda ayakta mı bırakılır? Leyla kızım ne o öyle parmak sallamalar çok ayıp hadi misafirlerimizi içeri alalım Zafer ve Muammer içerde bekliyor, diyerek Önder'i bu yükten kurtardı sevgili hala. Transtan kurtulup kendine gelen Türker kucağında Naz ile öne çıkarak:

-Merhaba efendim ben Türker diyerek elini öptü Halide Hala'nın. Hala büyüklerinin ellerini öpen gençlerin olması, hele de bu gençlerden birinin kendi yeğenini seviyor olması Halide Hanım'ı pek bir memnun etti.

-Çok memnun oldum evladım ben de Halide; Nilüfer'in halasıyım, haydi içeri buyurun diyerek salonu işaret etti ve içeri girdiler diğer büyüklerle de selamlaştıktan sonra Türker ve Önder ikili bir koltuğa yan yana oturdular. Türker:

-Senin benim yanımda ne işin var, başka yere otursaydın ya.

-Şuradaki tek yakınım sığınağım sensin valla utanmasam elini tutacağım o kadar tırsıyorum- Naz'ı kucağında zıplatan Türker Naz'a gülerken bir yandan da:

-Sakın bu hataya düşme, dedi. Önder Türker'e ters bir bakış atıp cebinden işlemeli mendilini çıkarıp, olmayan terini silmeye çalıştı.

Diğer tarafta Leyla da Nilüfer'le yan yana oturmuş Nilüfer'e:

-Daha iyi misin? Diye endişeli gözlerle bakarak sordu. Nilüfer gülümseyerek:

-İyiyim merak etme, dedi.

-Oh şükür. Nilüfer, halam ve Önder nereden tanışıyor acaba?

-Bana mı soruyorsun, senin sevgilin o.

-Sevgilim değil.

-Neyin o zaman?

-Şey..

-Neyyy?

-Tamam ya sevgilim ama daha sürünecek o. Sakın ağzından bir şey kaçırma tamam mı?

-Buraya kadar gelmiş senin için, daha neyin süründürmesi bu? Dikkat et bak bıktıracaksın sonunda, dedi Nilüfer. O sırada omzuna bir eldokundu Nilüfer'in:

-Nasılsın iyi misin abiciğim, diye sordu Cihan.

-İyiyim sağ ol.

-Ateşin var mı? diye elini Nilüfer'in alnına götürünce:

İyi Ki Geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin