Uçurumun Kenarında.

134 12 1
                                    

Uyandığımda bir süre düzensiz olan nefesimi düzene sokmaya çalıştım. Ne olmuştu bana böyle. Beynimde yankılanan tek bir cümle var. "BANA BABA DEME!! " BANA BABA DEME. BANA BABA DEME, BANA BABA DEME...

Hıçkırıklarımı tutamayacak hale geldiğimde kendimi bıraktım. Bir kriz daha geçirmek istemiyordum. Hemen ayaklanıp banyoya geçtim. Sicak bir duşun, kasılan bedenimi gevşeteceğini biliyordum.
İnsanı yıkan, böyle zamanlarda yanında ağlayacağı tek bir kişinin bile olmaması. Kimseye güvenemiyorum artık. Kim için bu kadarını da yapmaz dediysem, tam da o kadarını yaptı geriye kalan sadece ve sadece Yalnızlığım. Bir an önce toparlanmam gerektiğinin farkındayım. İki gün sonra yepyeni bir Arya olarak okuluma devam edeceğim. Maltepe Üniversitesi'nde mimarlık okuyorum. Sanırım şu anda ayakta durmamı gerektirecek tek şey okulu bitirdikten sonra mimar olacak olmamdı.
Duştan çıkınca siyah bir eşofman giyip, bir badi ve hırkayla tamamladıktan sonra saçlarımı kuruladım. Hırkanın üzerine dökülen saçlarımı gördükçe aklıma annem geliyordu. Nasıl unutabilirim ki. Annemin ikinci bir kopyası olduğumu söylerler her zaman. Saçlarım, yüzüm, gözlerim...
Belki babama, annemi hatırlattığım için beni istemiyordur. Belki beni görünce üzülüyordur. Haklı aslında. Kim ölen karısına benzeyen birini sürekli etrafında görmek ister ki....

Doğal bakımlarımı da bitirdikten sonra kendime sert bir kahve yaptım. anahtarımı ve telefonumu alıp bahçeye çıktım. Bu güzel havada biraz daha içerde kalırsam boğulabilirim. İçeri geçtiğimde akşama geliyordu. Karnımın gurultusuyla acıktığımı farkettim.

......

Sabah erkenden kalkıp hazırladım. Zaten aynanın karşısında çok zaman geçiren biri değilimdir. Kremimi sürüp parlatıcımı da sürdükten sonra çantamı kitabımı ve anahtarımı alıp evden çıktım. Bugun canım arabayla gitmek istemediği için yola koyuldum.

Bir türlü kurtulamıyorum düşüncelerimden.. Gün geçtikçe beni bitiriyor yaşadıklarım sona geldiğimi hissediyorum ... bunları düşündüğüm sırada korna sesiyle kendime geldim.
Daha şaşkınlığım geçmeden birinin beni çektiğini hissettim.

"Her zaman bu kadar dikkatsiz misin? " diye bir ses duydum.
sahte bir kızgınlıkla söylenmiş bir cümleydi. Dilimi yutmuş gibiydim tek kelime bile etmeden şaşkınlıkla karşımdakine bakıyordum.

" Bu arada ben Mine. "deyip elini uzattı. Çok şirin cana yakın biri gibi duruyordu.

" Iıııı şey bende arya "deyip karşılık verdim.

" Tanıştığıma memnun oldum. Hangi bölümde okuyorsun?"

"Mimarlık üçüncü sınıf öğrencisiyim sen? "

" Bende iç mimarlık birinci sınıf. Bak bir ortak noktamız varmış." dedi gülerek.

Saate baktığımda ders saatimin yaklaştığını farkettim.

" Tekrar teşekkür ederim hayatımı kurtardın. "deyip elimi uzattım.

" Aslında bakarsan böyle kuru kuru teşekkür olmaz kabul etmiyorum arya. Eğer senin için de sorun değilse telefon numaranı almak isterim. Belki bir kahve içecek vaktin olur ha ne dersin?"
Sımsıcak gülümseyince kırmak istemedim. İçimdeki ses de bu kıza bir şans vermem gerektiği konusunda çok ısrarcı. En önemlisi de hayatımı kurtardı. Bence bu arkadaşlık bir şansı hakediyordu.

Birbirimize numaralarımızı verdikten sonra vedalaşıp yoluma devam ettim.

O günden sonra iki ay içinde üç kez görüşmüştük. Gerçekten çok iyi bir kızdı. Bana azda olsa acılarımı ertelememde yardımcı oldu farkında olmadan. Ama yapamam bir kişiye daha güvenip yarı yolda kalamam. Buna henüz hazır değilim.

................

Bıktım artık yaşadıklarımdan yaşanacaklardan.. Yorgunum yaşayamadıklarımdan...
Şimdi uçurumun kenarında kendimle başbaşayım. Ölsem yokluğumu farkedecek bir kişi bile yok. Sahi ben ne zaman bu kadar yalnız, kimsesiz oldum? Annem ölünce mi, babam beni istemeyince mi? Arafta olmak nedir bilir misiniz? Gitsen gidemezsin, kalsan her şey daha da berbat.... Şimdi burdan atlasam canım ne kadar yanar? Ya da kurtulur muyum acılarımdan...? Peki ya kalsam? Düzelir mi her şey? Bulabilir miyim mutluluğu? Annem gidince bitti benim hayatım, umutlarım, hayallerim... Gidince bana kalan son yaşam kırıntılarımı da aldın annem arya'n kimsesiz kaldı, yıldı, mahvoldu ve şimdi de bitiyor ... Merak etme az kaldı kavuşmamıza...

"Heey heey heeyy ne yapıyorsun sen aptal mısın? "

" Sana ne?"

"sana ne mi? İyi o zaman atla. "

" Ne? "

" Atla diyorum. Zaten yapmayacak mıydın?"

"sen deli misin? "

" Bunu benim size sormam gerekiyor sanırım küçük hanım.. "

Arastan....

Şu lanet toplantılardan nefret ediyorum. Vermiyorum arkadaş o boktan ihaleyi sana vermiyorum.

Yorucu ve sıkıcı biten toplantının ardından hemen kendimi dışarıya attım.

" Aras bey saat iki de bir toplantınız.... "
" İptaaaaallll ett" deyip arkamı dönmeden çıktım şirketten.

Bugün bir kez daha o resmi kıyafetlerin içindeki yapmacık insanları görmeye tahammül edebileceğimi sanmıyorum. Kafamı dinlemeye ve Şehrin yorgunluğunu unutabileceğim bir yere ihtiyacım vardı. Arabamın yanına yetiştiğimde telefonumu unuttuğumu farkedip sessiz bir küfür savurdum. Tekrar odama çıkıp telefonu alana kadar on beş dakikam geçti.

"Aras bey... "

" aras bey soytekin holding... "

" Aras bey toplantı.. "

" Aras bey dosyalar.. "

Artık canıma tak etmişti ki bir anda gürleyiverdim.

" TOPLANTILAR İPTAL.!!! YAPILACAK İŞLER İÇİN DÖRT SAATİNİZ VAR!!!"

Sinirli yanımın nasıl olduğunu bilen çalışanlarımdan bir daha tek kelime duymadım. Sessizliğin verdiği rahatlıkla arabama doğru ilerledim.

Bir saatlik bir yolun sonunda her zaman geldiğim yere geldim. Kimsenin olmadığı sessiz sadece dalgaların sesinin duyulduğu bir yer. Tamam biraz ürkütücü bir uçurumun çevresi ama benim de rahatlama şeklim böyle.
Bir süre sonra gözüme takılan şeyle dikkatim tamamen dağılmıştı. Montunun üzerine dökülen uzun, düz kumral saçları olan ince bir fiziğe sahip birine gözüm takıldı. O kız ne yapıyor orda?
Bir müddet sonra kız gerçekten uçurumun dibine kadar yaklaşmıştı. Daha fazla dayanamayarak ona doğru yürüdüm. Gerçekten çıldırmış olmalı. En sonunda koşarak yanına yetişip kolunu kavradım.

"Heey heey heeyy ne yapıyorsun sen aptal mısın? "

" Sana ne?"

"sana ne mi? İyi o zaman atla. "

" Ne? "

" Atla diyorum. Zaten yapmayacak mıydın?"

"sen deli misin? "

" Bunu benim size sormam gerekiyor sanırım küçük hanım.. "

Beni Sevsen Mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin