◇ Bölüm 8◆

57 9 2
                                    

Bazı çok sevgili okuyucularım Samira'yı ve Rana'yı merak etmiş. Hemen instagram hesaplarını vereyim;

Samira: Samiraschoffel

Rana:Armyofriri

Kişisel İnstagram hesabım: Bluecivert

Medya da ki şarkıyı dinlemenizi tavsiye ederim. Keyifli okumalaar :)

****

Sonbaharın etkisiyle dökülen yapraklar yerin tüm çıplaklığını gizliyordu. Hafif esen rüzgar her seferinde yaprakları bir yana savururken Genç Adam elinde tuttuğu sigarası ile boş bank'a oturup ağaçları izlemeye başladı.
Sarı renkli yaprak dalında önce sallanıyordu, sonra yerin çıplaklığını gizlemek adına yuvasından ayrılıyordu.
Bu durumu izleyen adam buruk bir gülümseme yerleştirdi dudağının kenarına.
"O da gidecek.." diye düşündü. Çaresizce sigarasını söndürüp bakışlarına takılan siyah benekli sarı kelebeği izlemeye başladı.
"Kanatlarını çırpıp uçup gidecek avuçlarımdan." Kelebeğini özlemişti genç adam.
Onun o masum, korkak bakışlarını, utanınca yanaklarına yerleşen küçük kırmızılarını.
"Ne olursa olsun o benim. Kimseye vermeye de niyetli değilim." Düşmanları Kelebeğinden habersizdi. Lakin haberleri olursa onun kanatlarını koparacaklarını düşündü.

Onu hep içinde büyütmüştü. İnsanlardan saklayıp, içinde ki en derin sarmaşıklı ormanda güzel bir bahçede yaşatıyordu kelebeğini. Henüz kozalağından çıkmamıştı. "Çıkarsa bütün arılar peşinden gelir ve onu benden alırlar.." içinden düşündü genç adam. Çaresizliğe kapılmamıştı bu zamana kadar. Babasına da söz vermişti; kelebeğine ölene dek sahip çıkıp, avuçlarında tutacaktı.

"Kelebek bugün çok güzelmiş anlaşılan. Herkesin ağzında dönüp dolaşıyordu. Kurtlar başına dolaşıcak." Sessizce yanına oturup ifadesiz şekilde konuşan kuzeni Oğuzdu. Anlamsız bakışlarla ona baktı.

"Bugün Ayşe giydirmiş onu. Ve anlaşılan en dikkat çeken kızların başına geçmiş. Herkesin dilinde."
Sinirle sıktığı yumruğunu çenesine dayayıp dalgın bakışlarla ağaç'a baktı.
Kuzey, küçük kelebeğine garip davranıyordu. Önce ki gün Menekşe'de sessizce dinlediği konuşma aklına geldi. Şüpheleri gittikçe artıyordu.

"Kuzey'den de ses yok. Kim bilir yine neyin peşindedir."

Gözlerini yumup kendini sakinleştirdi. Sessizlik onu boğuyordu. Lakin sessizliğe de ihtiyacı vardı.

"Onun hakkında şüphelerim gün geçtikçe kendisini kanıtlıyor."

Genç adam düşüncelerini tekrar gözünün önüne getirdi. Kelebeğine zarar vermek isteyen birileri çıkmıştı karşısına. 'Nereye kadar saklayabilirim ki onu' diye düşündü. O beyazdı. Ve canavarlar beyazını kirletecekti.

****

Solgun yüzüme ve kurumuş dudaklarıma iç geçirerek yansımamdan baktım. Rengim sararmıştı ve dudaklarım o canlılığını kaybetmişti.
Dayan! iç sesimin tesellisini kulak ardı ederek yansımama son kez baktım.

Sarı tonlarında kumrala kaçan saçlarımın bir tutamını alıp kulağımın arkasına itekledim. Lavabodan çıkıp sınıfımın olduğu koridorda ayaklarıma işkence edermişçesine yürüdüm. Topuklarımdan sızan acı canımı yakar dereceye geldiğinde gözümden süzülen yaşı elimin tersiyle sildim.

Dün gece Kuzeyden kaçmıştım ve boş bir alışveriş merkezinin alt katında Parsla karşılaşmıştım.
Ve beni öpmüştü.
Ve daha da garip olanı hiçbir şey olmamış gibi devam ediyordum.
Öyle olması gerekiyor zaten. Güçlü ol!

Donmuş KelebekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin