Bu kadar aceleye getirilmesi neden?
Daha sözleneli iki gün oldu.
Hay ben böyle işe...
"Cemre?" soru sorar gibi odama girdi annem.
"Ne var anne?" dedim bıkkınlık ve kırgınlıkla.
"Bana kızgın mısın?"
"Elbette kızgınım! Ama umurunda mı sanki?" dedim öfke soluyarak.
Annem kendini sakinleştirmeye çalışıyormuş gibi derin bir nefes aldı.
"Cemre seni merak ettiğim için geldim, ama bu evlilik olayı başladığından beri, bana düşmanınmışım gibi davranıyorsun. Bende sabredebildiğim kadar edeyim dedim. Ancak artık benimde sınırıma dayandı. Sana sadece tek bir şey söyleyeceğim Cemre. Bana karşı nasıl davranırsan davran bu işten kurtulmak için nasıl çabalarsan çabala BUNDAN KAÇIŞIN YOK!" dedi ve kapıyı son sürat çarparak odadan çıktı."Hay Allah'ım Yarabb'im ya neymiş? Merak etmişmiş. Bok merak etmiş, resmen dolaylı yoldan kes sesini demeye gelmiş. Tabi bende eline malzeme verince olay bende patlıyor. Yok neymiş sınırına dayanmış keşke biraz daha dayasalarmış." deyip yastığı duvara fırlattım. Yastık yere düştüğünde bütün gücümle yastığı tekmeliyordum. Yastık ezik büzük ne olduğu belli olmayan bir şey haline gelinceye kadar tekmelemiştim. Bende de sonunda mecal kalmayınca duş almanın tahminen iyi geleceğini ve beni rahatlatacağını düşünerek gidip hazırlanmaya başladım.
Bütün küveti ılık suyla doldurduktan ve de köpük banyosu haline getirdikten sonra kapıyı kitledim. İçeri annem falan dalar mazallah. Zaten sayılı mutlu olduğum anlar vardı bir de huzurumu bozmasına izin veremezdim, kusura bakmasın. Yavaşça küvetin içine girerken kaslarım hemen suyun etkisiyle gevşemeye başlıyordu. Bu hisse bayılıyordum.
Yattığım gibi bu aralar olanları düşünmeye başladım.
Sözlenme, nişan, evlilik, balayı.
Balayı.
Lanet olsun. O pis sapıkla nasıl başa çıkacağım ben.
Balayından sonraysa aynı evde yaşayacağız...
Kesinlikle balayından daha kötü.
"Allah'ım yardım et lütfen!" diyerek ellerimi yüzüme sürdüm.
Kapıya sırayla tempolu yumrukların inmesiyle annemin geldiğini anlamıştım.
"Cemre çık artık hadi! Hazırlanman gerek gelecekler, az kaldı hadi! Öldün mü kaldın mı kızım? Ne yapıyorsun orada?" diyerek kapı kulpunu indirmeye başladı."Kız neden açılmıyor bu kapı?" diye bağırdı kapının arkasından.
"Kilitli olduğu için olabilir mi anne?"
Aferin zeki şey."Çıkıyorum tamam, git hadi!" cümlemi tamamladıktan sonra ayağa kalkıp saçlarımı şampuanla yıkayıp duruladım. Ardından vücudumu son kez durulayarak çıktım ve havluyu bedenime sardım.
Banyonun kilitli kapısını açarak odama geçiş yaptım.
Üzerime yine siyah bir elbise almıştım, straplezdi.
Gözlerime her zamanki gibi çektiğim eyeliner ve sürdüğüm rimelin yanında gözlerime koyu tonlara hakim bir far sürdüm.
Dudaklarımı bordo tonlarında yaptım.
Topuklu ayakkabım da rujumla aynı renkti.
Minik bir el çantasıyla odamdan çıktım.
"Cemre ne bu hal? Cenaze'ye mi gidiyorsun kızım sen?""Benim için cenaze anne, Akın'ın cenazesi."
"Ağzından yer alsın Cemre, tövbe de! Şeytan kulağına kurşun." diyerek o klasik hareketi yaptı.
Gülerek önünden geçtim.
Kapıyı açıp çıktığımda arabalar hazırda bekliyordu. Kapının tam karşısına park edilmiş olan arabaya yöneldim.
Kapıyı açarak oturdum arka koltuğa.
Şoförle konuşmadan camdan bakmaya başladım.
Araba harekete geçtiğinde ses duydum.
"Yakıyorsun." sese karşılık şoföre döndüm. Şoför, Akın'dı. Ne kadar da şaşırtıcı...
"Neden her yerden çıkıyorsun sen?" dedim kendimi tutamayarak.
"Müstakbel eşimi evinden alamaz mıyım?" dedi masum bakmaya çalışarak, ancak bana sökmezdi.
"Alamazsın." dedim hiç tereddüt etmeden.
"Beni kenarda bırak, arabadan ineceğim." dedim.
"Hayır."
"Ne?"
"Hayır dedim işte."
"Akın..."
"Hayır, Cemre." hiç olmadığı kadar ciddiydi.
"Birbirimize aşıkmış gibi davranmamız gerekiyormuş. O nedenle olmaz." dedi bir şeyler saçmalayarak.
"Sen ne saçmalıyorsun?" dedim öfke soluyarak.
"Ben değil annemler ne saçmalıyor?" diyerek beni düzeltti.
Sıkıntıyla derin bir nefes aldım. Daha kim bilir ne gibi saçmalıklarla karşılaşacaktım.
Yol boyunca hiç konuşmamıştık. İkimizin de pek niyetli olduğu söylenemezdi zaten,birbirimizden nefret ederken...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntikam Oyunları (Askıda)
Fiksi Remajaİki ezeli düşman ve eski kafalı mafya aileleri... Ortaklık kurmak için, geçmişte hoş olmayan olaylar yaşamış iki çocuk büyüdüğünde ölümüne aşıkmışçasına davranarak evlenmek zorunda kaldı. Cemre ve Akın. Birbirlerinden bu kadar nefret eden ve intik...