~TÖ~ 6

143 21 32
                                    

Hala uyuyor gibi yaptığımda ayak sesleri bi an kesildi.Odama giren kimse yatağın yanına kadar gelmiş olmalıydı.

Üzerimdeki yorganı hafifçe kaldırdığında belli belirsiz gözlerimi açtım.

Mert!

Elindeki benim bebeğimdi. Bebeği yastığımın hemen yanına koyup yorganı tekrar sıkıca üzerime örttü. 

Ben bebeğimi nereye koymuştum ki?Düşündüm ama bir türlü hatırlayamadım. En son Cihan'ın yanına inecektim, sonra Mert 'i gördüm. O bebeğimi almaya çalışmıştı ama vermemiştim ki. Aşağı indiğimde bebeğim elimdeydi. Nereye koymuştum peki ben aşağıda? Şimdi  hatırladım Cihan'ı kovalarken minderlerin üzerine bırakıp orada unuttum.Mert'te bahçeye çıktığında bulmuş olmalı.

Yüzüme doğru baktığında hemen azıcık aralık olan gözlerimi kapattım.

Elleriyle saçlarımı okşadı.Yatağın bir tarafı çöktüğünde yanıma oturduğunu tahmin etmek zor olmadı.

Elleri hala saçlarımdaydı.

" Özür dilerim..." Ne için özür diledi ki şimdi bu?

Gözlerimi açıp bakmak istiyordum ama yakalanmaktan da korkuyordum.

" Böyle olacağını düşünemedim ufaklık. " Sensin o ufaklık! Hem neyi düşünememiş ?

" Nasıl düzelteceğim ben bunu? "Fısıltı halinde konuşurken nefesi hafif hafif esen ılık bir rüzgarın tene çarpması gibi yüzüme çarpıyordu.

Neyi düzeltecekti?  Ne demeye çalıştığını anlayamıyorum ki.

" Nasıl affettiricem ben sana kendimi,tabi affettirmek için gerçekleri bilmen gerekiyor. Sana nasıl anlatırım herşeyi?"

Ya ne saklıyor bu? Niye kendini bana affettirmeye çalışıyor ? İlk başta evde istemediği için olabilir mi?Ama gerçekleri bilmen gerekiyor dedi. Uf neyi bileceğim ben?

" Herşeyi birgün nasılsa öğreniceksin. O zaman ne yaparım bilmiyorum. Öğrenmemen için elimden geleni yapacağım. Ama ögrenirsen...Neyse küçük iyi geceler."

Dudakları alnıma değdiğinde gözlerimi açtım. Onun gözleri kapalıydı. O gözlerini açmadan hemen tekrar kapattım.

Yataktan kalkıp odadan çıktığında arkasında binlerce soruyla baş başa  kaldım. Ne demekti tüm bunlar? Ne saçmalamıştı o? Ne vardı bilmediğim? Ortada dönen neydi? Öğrenmem lazım...Belki annem ve babam ile ilgilidir. Ama Mert annem ve babamla ilgili ne biliyor olacak ki? Onları tanımıyor bile.

Yatakta bir sağa bir sola dönüp düşündükçe başım ağrıdı. Herşeyi ona sorsam, ne demek istedin desem anlatır mı ki? Anlatmaz tabiki ! Anlatacak olsa ben uyurken değil uyanıkken gelip konuşurdu. Ya da konuşmazdı."Öğrenmemen için elimden geleni yapacağım. " dedi sonuçta,böyle demişken neden gelip konuşsun?

Moral bozukluğuyla yatakta doğruldum. Yorganı kafama kadar çekip oturdum,bebeğimi kucağıma alıp sıkıca sarıldım . Nedensizce söyledikleri sadece annemi ve babamı düşündürüyordu. Belkide başka birşey düşünemediğimdendi.

En son oturuyordum sonra...Ben ne ara uyumuşum ki? Ahhhh!!! Boynumm!!! Oturduğum yerde uyuyup kaldığım için boynum tutulmuş. Zaten sesim de hala biraz kısık çıkıyordu ama dün geceki kadar çok acımıyordu. Mert'in zorla içirdiği ilaç ise yaramıştı.

Boynumu fazla oynatmamaya dikkat ederek yataktan kalkıp odadaki banyoya girdim . Ilık bir duş alsam belki boynumun acısı az da olsa  geçerdi.

Pek de yanlış bir karar vermemiştim. Ilık bir duş iyi gelmişti gerçekten. Banyodaki temiz bornozu giyip odaya geçtim.Kıyafet konusunda seçeneğim olmadığı için dün giydiğim kot ve tişörtü üzerime geçirdim. Saçlarımı da taradıktan sonra kurutmadan yatağı toplayıp odadan çıktım. 

Toplum Öküzü (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin