2 | Kararsız

957 56 16
                                    

Çeviri için @lokininkii 'ye teşekkürler.

Elimdeki kahvaltı tabağıyla içeri geçtim. Annem koltukta oturmuş ablamın resmine sarılmış ağlıyordu. Biran önce yemeğimi yiyip dışarı çıkmam lazımdı. Onun öldüğünü nasıl unutabilirdim ? Unutamazdım. Elbet bir gün unutacaktım, o günün biran önce gelmesini istiyorum. Ağzıma son salatalığı da atıp yukarı çıktım. Odama girince Emir'in hala uyuduğunu gördüm. Sessizce dolabımı açıp siyah deri pantolunumu, beyaz tişörtü ve deri ceketi aldım. Emir'in uykusu hafifti. Ben dolabın kapağını kapatmadan uyanmıştı. Ona sırıtırken ayağa kalkıp gerildi.

"Neden uyandırmadın ?" Yeni uyanmış hali çok tatlıydı. Saçları, uykulu gözleri ve kızarmış yanakları. Bunları düşünürken yanıma geldi ve ellerimi tuttu.

"Belki de o çocuğa bakmalısındır Melisa." Bakmak mı, onun çocuğuna ? Asla. Sinirlendiğimi anlayıp ellerini çekti.

"Sakin ol tatlım." Beni sakinleştirmeye çalışırken içeri annem girdi.

"Kızım, Cengizhan'ın iş seyahati varmış ona sen bakmalısın." Elindeki bebeği bana uzattı ama ben geri kaçtım. Emir hemen ilerleyip bebeği kucağına aldı.

"Seve seve bakarız. Adı neydi ?"

"Ada." Annem odadan çıkınca Emir bebeği alıp yatağa uzandı. Onun bebekleri çok sevdiğini biliyordum. Bende seviyordum ama onu değil.

"Bak Melisa, yiğenin." Elimdeki kıyafetleri alıp üzerimi giydim. Emir bebekle oyalanırken bende giyinmiştim.

"Melisa, hadi ama! Bir kere kucağına alsana." Emir'e yaklaşıp bebeği kucağıma aldım. Her bebek aynı kokar ama o daha güzel kokuyordu. Ne oluyordu bana böyle ? Bebeği hızla bırakıp odadan çıktım.

"Ayşe, sen bebekle ilgilen. Emir'e de söyle onu bekliyorum. Burada!" Telaşla içeri girip kapıyı kapattı. Emir'i odanın önünde beklerken Asya yanıma geldi.

"Abla, iyi misin ?" İyi miydim ? Hayır.

"İyi gibi mi gözüküyorum ?"

"Evet."

"Git işine Asya. Seninle uğraşamam." Asya odasına geçerken Emir yanımıza gelmişti. Üzerindeki gömleğin düğmelerini daha iliklememişti ve tüm kasları gözüküyordu. Asya ise salak salak kaslarına bakarken Emir'in önüne geçtim.

"Hadi Asya, odana!" Sinirlendiğimi anlayıp içeri geçti. O sırada bende düğmeleri ilikliyordum. Emir pis pis sırıtınca bende gülmeye başladım.

"Ne oldu, ne gülüyorsun öyle ?"

"Beni kıskandın mı yoksa ?" Ne kıskanması canım ? Yok öyle bir şey.

"Hayır tabiki. Nereden çıkardın ? Hadi gidelim artık. Çok zaman kaybettik." Arabamla Cengizhan'ın yönettiği şirketin önüne geldik. Ben arabadan inince Emir'de inmişti.

"Sen arabada kal. Ben hemen geliyorum." Topuklu ayakkabılarımla koşa bildiğim kadar hızlı koştum. Sonra asansöre binip Cengizhan'ın odasına girdim. Resepsiyondaki kadın bana engel olamaya çalışmıştı. Odasına girince iğrenç bir manzarayla karşılaştım. Masasındaki tüm eşyalar yerdeydi ve çıplak bir kızla öpüşüyordu.

"Cengizhan!"

"Sen içeri geç hayatım." Yanındaki kızı yollayıp yanıma geldi.

"Ne var ?"

"Annemi kandırabilirsin ama beni kandıramazsın. O bebeğe asla ben bakmam. O senin bebeğin. Eğer istemiyorsan yapmadan önce düşünecektin."

PregnantHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin