CEHENNEM AZABI 27.BÖLÜM

3.3K 219 2
                                    

Acıyı iliklerine kadar hissetmek bu olsa gerek yavrumun kokusunu dahi duymadan benden almışlardı ve kim böyle bir vicdansızlığı yapabilirdi haruna geldi aklıma kızaran gözler bir oyana bir buyana yürümesi en son aklımda kalan sahne idi gözlerimi yavaşça araladığımda yine o lanet yatakta kolumda serumla uyandım ne kadar zamandır bu haldeydim bilemiyorum doğum sabahtı ve şimdi kaldığım odanın camından baktığımda saatin bayağa geçmiş olduğunu farkettim acaba yavrumu bulmuşlarmıydı ben bunca saat nasıl uyumuştum etrafıma bakındığımda odada ne harun vardı ne başka biri sanki aylarca öncesi gibiydi şuanki durumum yapayalnızdım yine etrafıma bakınmaya devam ederken hemşire çağırma butonunu aradım ve bulduğumda hemen düğmeye bastım aradan 5 dakika geçmemişti ki kapı açıldı güzel bir hemşire odaya girdi sanki hiç birşey olmamış gibi gülümsüyordu Allahım yoksa rüyamıydı sabahki olanlar kız konuşmaya başlayınca gerçek dünyaya döndüm
Gizem hanım nasılsınız nasıl hissediyorsunuz
Nasılmıydım berbattım çökmüş yok olmuş gibiydim hani uyanırsınız ve ağzınızda acı bir tat olmuş olur ve yüzünüzü buruşturursunuz ya aynen öyle bir hissiyat vardı içimde ne demeliydim ben bu kıza
İyiyim bebeğimi buldular mı eşim nerede ?
Şuanda sorabileceğim tek sorular bunlardı ne ağrım nede üstümdeki yorgunluğu anlatabilirdim karşımdaki kıza
Eşiniz polisle görüşüyor bebek hakkında da bilgim yok maalesef siz kendinizi yormayın bebeğin süte ihtiyacı olacak üzülürseniz sütünüz kesilir
Sütümün kesilmesi içimde çoşan nehirleri görebiliyormuydu bu kız bebeğim açmıydı ne durumdaydı şimdi ona kim süt veriyordu yada yemek vermişlermiydi ahh cennet kokulum ne durumdaydı şimdi, kim ne yapsın benim bebeğimi
Tam bunları düşünürken odanın kapısı açıldı içeriye tüm heybetiyle kocası harun girdi o sırada ağladığının bile farkında değildi taki kocası yanına gelip yüzündeki yaşları silene kadar, harun kısık bir sesle
Ağlama kızılım bulucaklar kızımızı
Ecesi ,cennet kokulu bebeği bulacaklardı dimi?
Boğazına düğümlenen kelimeler yumru oluşturdu ne konuşabiliyor nede bağıra çağıra ağlayabiliyordu kalakalmıştı sadece
Hastaneden çıktıklarında evlerine doğru yol aldılar ne ecesinden bir haber vardı nede olayla alakalı bir gelişme eve bayram havasında gelmeleri gerekirken sanki yavrularını toprağa koymuşlar gibiydi her ikiside , gizem sürekli annelik iç güdüsüyle ecesini düşünüyordu açmıydı,altını değiştirmişlermiydi peki gazını çıkarmışmıydılar ahhhh diye inledi bir anda ne olmuştu yavrusuna neredeydi şimdi
Eve girdiklerinde gizemin ağzını bıçak açmıyordu bu en çokta harunu korkutuyordu kızılı ne ağlıyor ne konuşuyordu kendiside hoş diyecek birşey bulamıyordu ya ecelerini ellerine almadıkça bu sessizlik çare gibi geliyordu harun için,gizem hiç birşey demeden odasına doğru yönelince harun onu biraz yalnız kalması için arkasından gitmedi , gizemin gitmesiyle hemen telefonunu eline aldı adamı Ahmet'i aradı
Ahmet var mı bir gelişme bakabildiniz mi hastanenin kamera kayıtlarına
Abi bebeklerin olduğu odaya kapşonlu 1.80 boylarında kalıplı bir adam girmiş direk bebeğin olduğu yatağa gidip bebeği almış battaniyeye sarıp valize koymuş ki kimse birşey anlamamış bu arada sadece bir hemşirenin dikkatini çekmiş adam oda bebek odalarının bulunduğu katta elinde valiz olmasından baba adayı diye çok incelememiş ama tarifine bakılırsa 1.80 boylarında kumral yakışıklı bir adam dediğine görede atletik bir yapısı varmış ama dediğim gibi baba adayıdır diye çok incelememiş
S.k.yim böyle işi diye mırıldandı harun kim ne isterdi ki küçücük çocuktan sonra aklına geçmiş zaman geldi gizemi kanlar içinde bulduğunda yanındaki not
Şimdilik gidiyorum sevgilim ama en kısa zamanda yanıma alıcağım seni sonra sonsuza kadar benimsin
Tabiri caizse tüyleri diken diken oldu harunun acaba mert miydi bebeklerini kaçıran sonra yine bir küfür savurdu tabikide oydu gizemi yanına almak için bebeklerini kullanacaktı gizemi kaçırsa asla karısı kendisini teslim etmezdi ona bebekle kendine çekecekti aklına gelen düşünceyle tekrardan Ahmet'i aradı verdiği talimatla telefonu kapattı sonra yarım saattir ses gelmeyen karısına bakmaya gitti , odaya girdiğinde banyodan gelen sesle gizemin yıkandığını anladı yavaşça üstünü çıkarıp banyoya girdi , girmesiyle küvetin içinde akan suyun altında hıçkıra hıçkıra ağlayan gizemi farketti hemen yanına girdi o güçlü kollarıyla karısını sarmaladı şu kızın akıttığı her yaş için hesap soracaktı suyun altında her ikisi ıslanırken harun bir taraftan gizeme sarılıyor bir taraftanda ağlamaması için konuşuyordu ama ne fayda her ağlama diyişinde gizem daha çok ağlıyor o küçücük bedeniyle sevgiye muhtaç bir biçimde harunun kollarında teselli almak istercesine sarıp sarmalıyordu.
Harun eline aldığı şampuanla gizemin o sevdiği kızıl saçlarını yıkamaya başladı bir yandan da masaj yapıp rahatlamasını sağlamak istiyordu her ne kadar işe yaramayacağını bilsede ,gizemi yıkayıp direk kucağına aldı bir havluya sarıp odaya götürdü yatağın üzerine bıraktıktan sonra çekmecelerden gizemin eşyalarını aldı,kırılacak bir varlıkmış gibi dikkatle kuruladıktan sonra üstünü giydirdi hemen saç kurutma makinesini alıp karısının saçlarını nazikçe kuruttu sonra yatağın içine soktu gizemi kendisini de kurulayıp altığına giydiği eşortmanla gizemin yanına uzandı kollarının arasına aldı karısını, sırtına masaj yapar gibi dairesel hareketlerle uyumasına yardımcı olmaya çalıştı elinden şuanda sadece bu geliyordu ve kendi kendine yemin etti
Mert eğer sensen şu kadınımın her akıttığı yaş için sana cehennem azabı yaşatacağım
Finale az kaldı bir kaç bölümden sonra hikayemi bitireceğim öncelikle beni takip eden okuyucularıma çok teşekkür ediyorum her beğeni benim için bir mutluluk bunu bilesiniz bu arada diğer hikayelerimede göz atmanızı tavsiye ederim bu (Almina&Daima seninim) hikayem bittikten sonra konusu diğer hikayelerime göre çok farklı olan İKİNCİ ŞANS sizlerle olucak benimle birlikte olduğunuz için çok minnettarım hepinize kuçak dolusu sevgi ve dua yolluyorum
Slydrm

BEDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin