Adımlarının Sesi

388 23 14
                                    

"Kendinle başbaşa kaldığında sessizlikte huzur bulmaya başlarsın,kaybettiklerini anımsayıp kendini kazandıklarınla avutmaya çalışırsın. Çok öfkeli olsanda,bağırsanda,ağlasanda kırıp döksende sakinleştiğinde hep derin bir sessizliğe boğulursun. Çünkü yorulup huzuru aramaya başlarsın ama gelir mi orası biraz muamma :) Daha sonra sessizliğin seni kendi içinde yalnızlaştırdığını düşünüp ürperdiğinde biz müzik açarsın, yürürken adımlarının sesini dinlersin ya da dalga sesleriyle kalbindeki seslere kulaklarını kapatmaya çalışırsın. Umarım başarılı da olursun çünkü ben henüz başarılı olamadım :) Kalbin huzuru arar, güzel anları özler ve sukûnete muhtaçlaşır. Aklın ise ateşin suya olan zıtlığı gibi kalbine hep zıt düşer, aklın kalbine ânı yaşa der,anı yaşa ve düşünme ama kalbin onu dinleyemeyecek kadar yorgundur yorgun olduğu kadar da çaresiz
. Veee malesef cesaretsiz!!! Cesaretsizliğinin tek sebebi neyle karşılaşacağını bilememesidir yeni bir hüzüne,heyecana takati yoktur. Sen daha çok kalbinin sesini dinlersin çünkü hayat seni cesaretsizleştirir. Kaybettiklerini her saniye anımsatır ve geri getiremeyeceğin gerçeğini bi tokat gibi yüzüne çarpmaktan kendini alıkoymaz. Öyle anların olur ki hayatın
getirdikleri götürdüklerinden hep bir adım önde olur işte o zamanlarda nefes almak için attığın her adımda tökezlemen kaçınılmaz olmaya başlar. Yeni bir adım daha atamayacağını anladığında da aklını dinlemeyi bırakıp kalbini dinlersin bu yüzden sessizlikte boğulup huzuru aramayı tercih edersin. Aklını dinleyip kapılacağın belkide anlık mutluluklar senin için yerini derin üzüntülere bırakan anılar olmaya başlamıştır sende mutlu olma ihtimalini bir kenara elinin tersiyle itersin çünkü kalbinin yaraları henüz kabuk bile tutmayı başaramamışken bir kez daha kanatma ihtimali seni korkutur. Mutlu olma ihtimalindense kendinle başbaşa kalıp dalga sesinin notaya dönüştüğü bir akşamda adımlarının sesini dinlersin. "
"Anne"
"Efendim dünyam"
"Hadi artık yazmayı bırak uyuyalım"
"Tamam tatlım bitti zaten sen pijamalarını giy bende geliyorum"

Yazıyı asistanıma mail atıp bilgisayarı kapattım. İçinde meleğimle resmimin olduğu saate baktığımda on ikiye geldiğini gördüm ve derin bir nefes alıp koltukta arkama yaslandım. Bugün benim için oldukça yorucu geçmişti. Kalkıp Alara'nın odasına doğru yürümeye başladım.

Güzel kızım pijamalarını giymiş yatağında beni bekliyor.

"Hadi bakalım annecim çok geç oldu hafta sonu diye bir şey demiyorum ama bu saate kadar uyumalıydın"
"Seni bekledim anne çok çalışıyorsun hiç birlikte uyuyamıyoruz"
Mavi gözleri kırpıştırınca gülümsemeden edemedim alnına kocaman bir öpücük kondurup yanına uzandım.
"Özür dilerim dünyam ama çalışmam gerekiyor biliyorsun seninle daha çok vakit geçirmeyi bende istiyorum"
"Biliyorum annecim,hadi bana masal oku Semra da okuyor ama aramızda kalsın senin kadar güzel okuyamıyor"
Gizli bir sır verirmiş gibi sessizce söylemesine güldüm.
"Semra ablana haksızlık etme tatlım,hadi ver bakalım istediğin masalı okuyayım"
Her zaman ki gibi güzel ve çirkini okumam için bana uzattı bu hikayeyi bu kadar çok sevmesine şaşırmıyorum artık çünkü küçükken bende en çok bunu severdim. Hikayeyi okumaya başladıktan on dakika sonra meleğim uykuya daldı kıvırcık saçlarına eğilip kokusunu uzun uzun içime çektim üstünü örtüp odasından çıktım.

Üstümü değiştirip biran önce uyumak için sabırsızlanıyorum artık yarın çok yoğun ve yeni bir gün beni bekliyor..

VaveylaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin