GERÇEK

415 35 1
                                    

"Mave kapıları aç."

"Bitanem önemli birşey değildir boşver."

"Aç kapıyı Mave."

"Kate önemli bişey yok."

"Önemli bişey var!" diye bağırdım, hem de çok önemli.

Elimdeki iz, rüyamdakinin aynısıydı. Tanrım bu ne şimdi?

Mave kapıyı açmayınca ben onun tarafına uzandım ve kapının kilitlerini açtım. Arabadan inince koşar adımlarla eve ilerledim.

Kapıyı kırmak istercesine vuruyordum. O an zile basmak hiç benden taraf değildi.

"Anne aç kapıyı!"

Yarım dakika geçmeden annem sulu gözleriyle kapıyı açtı. Kapıya vururken elim yanmıştı ve ben de ağlıyordum. Bilmiyorum belki de hepsi tesadüftür diye düşünürken annem birden bana sımsıkı sarıldı.

"Bi çaresini bulacağım kızım. Söz veriyorum."

Annem anlamadığım şeyler söylerken aklıma eşofmanım geldi.

Birden annemi bırakıp odama gitmek için koşup merdivenleri ikişer ikişer çıktım.

Koltuğumun üstündeki eşofmana göz attım ama bulamadım. Gördüğüm tek şey komidinin üzerindeki kırmızı-siyah o zarftı.

İçinde bulunduğunuz ve size ilk önce çok saçma gelecek durumunuzun farkına kanıtlar olmadan da varabilirsiniz efendim.

Ellerim titriyordu. Dalgınlığımdan kağıda düşen gözyaşını gördüğümde kurtuldum. Ne efendisi ya? Bu saçmalık ne?

Aşağıya elimdeki kağıtla indim. Annem mutfakta başını masaya gömmüş ağlıyordu.

"Anne"
"Anne bana ne oldu?"

"Kızım sen farklısın."

"Anlamıyorum."

"Anlayacaksın kızım. Ben anlatmak isterdim ama. Ama, boşversene. Kırmızı mağarada bi panzehir var kızım. O herşeyi düzeltecek." hızlı hızlı konuşuyordu." kızım kimseyi unursama senden önemli hiçbir şey yok. Seni seviyorum."

Annem ağlıyordu ve ben hiçbir şey anlamamıştım.

Birden evde beyaz bir ışık patladı ve bedenini görmediğim iki kol annemi birden çekti. Annem ışık hazneside kaybolmadan "Kırmızı mağara!" diye bağırdı hıçkırıklarının arasından.

Ayağından yakalamaya çalıştım ama olmadı.

Hayır. Annem olmadan asla.
Işık haznesinin içine atladım.

Gözlerimi açtığımda gördüğüm tek şey siyah, duyduğumsa, "efendimiz burda" diye fısıldaşmalardı.

Birkaç saniyelik dalgınlığımda sanırsam 1.50 metreden aşagı düşüyordum.

Düşünemiyorum.

KARA KANATLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin