3

299 16 1
                                    

Hatırlatma:

"Hey güzellik!!"

bu sesin geldiği yere baktığımda çok tatlı çocukların bana seslendiğini anladım.

"Bana mı dediniz ?"

"Evet gelsene bi"

peki şeklinde başımı salladıktan sonra yanlarına gittim.

"Efendim?"

"İsmin ne?"

"Defne"

"Yeni Misin?"

"Evet"

"Bende Enes"

dedi ve elini uzattı. Bende tokalaşmak için elini tuttuğumda kendine doğru çekti.

"Numaranı versene?"

"Neden?"

"Takılırız iyi bir kıza benziyorsun."

"Peki"

dedim ve bir kağıda numaramı yazıp Enes denen çocuğa verdim.

******
Ders zili çaldığı için çocuğun yanından ayrılıp sınıfa girdim. Egemen sırada oturmuş elinde ki kağıdı okuyordu. Yanına gidip oturdum.

"Ne o?"

"Hiiç evimi sattım param olmadığı için. Şimdi ise nerede kalacağımı düşünüyorum"

"Ben de kal"

Bi saniye bunu ben mi söylemiştim?

"Defne sen ciddi misin ?"

Gözlerinin içi gülüyordu bunları söylerken.

"Evet."

dediğim gibi boynuma atladı.

"Tamam yeter"

diyordum gülerken.

Geri çekildi ve:

"Defne sen çok iyi bir kızsın"

dedi.

"Abartma bebek"

dedim ve göz kırpıp güldüm.

Bir süre sonra hoca içeri girdi. Sınıfça ayağı kalkıp hocayı selamladık.

"Oturun"

dedikten sonra oturduk. Hoca elinde ki bir kaç kitabı masaya bıraktıktan sonra konuşmaya başladı.

"Ben Ahmet Uyar. 34 yaşındayım ve sizin Türkçe öğretmeninizim. Şimdi sırayla herkes adını söylesin"

"Derya Güneş"

"Oğuz Güler"

"Defne Öztürk"

"Egemen Güngör"

"Mert Yılmaz"

Bi saniye Mert Yılmaz mı dedi?

Arkamı dönüp oturana baktığım da onun Mert olduğunu gördüğümde hemen gözlerimi kapatıp açtım. Ama gerçekten de oydu.

"Ne işin var burada ?"

"Özledim"

"Ben özlemedim yürü git"

"Ama..."

"Seni rahatsız mı ediyor ?"

Bunu söyleyen çaprazımda oturan çocuktu.

"Hayır. Teşekkür ederim."

Taş'a bak be.

"Bi sorun olursa söyle."

"Tamam"

Arkamı döndüğüm de Mert yoktu. Önüme döndüğüm de çocuğun yanına gitmiş konuşuyordu. Sonra birden çocuk Mert'e yumruk attı. Tabii ki Mertte ona. Hoca Mert'i ve adını bilmediğim çocuğu sakinleştirdi.

"Teoman"

dedi çocuk.

"Efendim ?"

"İsmim Teoman"

Zihnimi okuyo lan.

"Bende Defne"

dedim ve gülüp önüme döndüm.

Tenefüs zili çalınca Egemen ile birlikte bahçeye çıktık. Teoman da Enes denen çocuğun yanına gitti. Sanırım arkadaştı bunlar.

Okulun taşlarının grubu var demek.

"Egemen"

"Hı?"

"Nereye bakıyorsun sen ?"

"Şuradaki kız çok güzel abi ya"

"Of Egemen"

dedim ve gözlerimi devirdim.

"Şaka bi tanem senden güzel olamaz"

dedi ve sarıldı. Artık kardeş gibiydik. Birbirimizle böyle konuşuyorduk yani.

Uzun zaman sonra merhaba bu bölüm de çok uzun olmadı ama olsun. Daha da uzatıcam.

-Perennn




Bir Üniversiteli Hikayesi (Bir liseli hikayesi devamıdır)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin