5. BÖLÜM

133 16 3
                                    






  Bir süre birbirimize baktık. Gülümsedi. Gülünce gözleri de sanki gülüyor gibiydi. Çimen yeşili gözleri... Gözlerinin rengini şuan farkediyor olmam ne saçma! Ama bugün yüzünde gözleri hariç heryerine baktığım için bilmemem normaldi aslında. Gerçekten de insanı kıskandıracak derecede güzel gözleri vardı. Bakışmamız kısa sürdü. Çünkü onu izlediğimi farkedince çok utanmıştım. Hala kolumu tutuyordu. Yavaşça kolumu çektim. Tekrar ona baktım. Gülümsedi ve duvara yaslandı. Ellerini göğüsleri üzerinde bağlayıp gözlerini başka bir yöne çevirdi.

" pazartesi gidecek olman çok kötü "

Bende eve doğru yaklaşıp sırtımı soğuk duvara yasladım.

" neden? "

Gerçekten de neden böyle birşey söylemişti ki? Daha doğru düzgün birbirimizi tanımıyorduk bile. Başını kaşıdı.

" şey... Yani.... Ebru çok üzülecek "

Bunu bende farkındaydım aslında. Ebru bana belli etmese de çok üzülüyordu.

" biliyorum ama elimden birşey gelmiyor "

Yaslandığı yerden doğrulmadan kafasını bana çevirdi.

" sen gitmek istiyor musun? "

Gözlerimi gözlerine çevirdim. Bu soruyu merak ettiği için mi soruyordu yoksa birşey öğrenmek istediği için mi?

" önceleri çok istiyordum. Ama şimdi o kadar çok istemiyorum. Hem Ebru' lara da çok alıştım. Şimdi gitmek daha da zor gelecek bana "

Gözlerini tekrardan sokağın karanlığına doğru çevirdi.

" ben onların dışında kalıyorum sanırım "

Gerçekten çok iyi bir çocuktu. Belki de eski halime dönmemi sağlayan kişi sadece oydu. Bana karşı birşeyler hissettiğini anlayabiliyordum. Ama ona umut veremezdim. Gidiyordum çünkü. Onun zor durumda kalmasını istemiyordum. Tamam ben de ondan etkilenmiştim. Ama sadece bu kadar.

" sende çok iyi bir çocuksun. Sana da çok ısındım. "

Kalbim diretiyordu. Ama mantığım bu sözleri çıkarmıştı ağzımdan.

" sadece bu kadar mı? "

O an sadece kafamı taşlara vura vura kıvılcım çıkarmak istedim. Çok tuhaf söylemişti. Sanki benden bir şey istermiş gibi.

" başka ne olabilir ki? "

Ya neden aklımdan geçenler çıkmıyordu ağzımdan. Çocuk zaten üzülmüştü. Şimdi daha da üzülecekti. Yaslandığı yerden doğruldu. Gözlerime bakmıyordu artık.

" boşver "

Bir süre öylece durduk. Hiçbirşey söylemedi. Kesinlikle eve gidince kendimi küvette boğacaktım. Yok yok. O benim için çok kolay bir ölüm olurdu. Ayağıma taş bağlayıp balkondan aşağıya atlayacaktım. Herşeyi berbat etmiştim. Artık ne gözlerime bakıyordu, ne de tatlı tatlı gülümsüyordu.

" hadi artık dönelim. Çok sıkıldım. "

Yine gözlerime bakmamıştı. Yere bakıyordu. Tabi sıkılır. Bütün neşesinin içine etmiştim çünkü.

" tamam. Olur"

Evin arkasından çıkıp Ebru'ların evinin önüne geldik. Ebru bizi görünce yanımıza geldi.

" neredesiniz ya siz? 2 saattir size sesleniyoruz. "

Özgür'e baktı.

" sana ne oldu be! Yüzün beş karış"

YİNE VE YENİDEN  (UÇURUM SERİSİ-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin