Baby's Breath

*17. Bölüm*

Baekhyun sauna şortunun cebindeki alarmın sesiyle uyandı,her sabah saat yedide onu okula kaldıran alarmı kapatmayı unutmuştu.Bu sabah tavanındaki yıldız çıkartmaları veya durmadan kuyruğunu sağa sola savuran Charizardlı saatinin eşliğinde uyanmamıştı.Yanında sıcak bir bedenin eşliğinde uyanmıştı.

Kıpırdandığında,Chanyeol da şuursuzluğundan sıyrılıp,ona doğru tembelce gözlerini kırpıştırdı,sonra gülümsedi.Konuştuğunda,baştan çıkarıcı imalara sahip,derin bir sesle konuşmuştu.Bu Baekhyun'un azıcık kızarmasına sebep olmuş olabilirdi.

"Günaydın,"diye mırıldandı Chanyeol esneyerek.

Baekhyun havlusu yerine Chanyeol'un kolunu gece boyunca yastık niyetine kullandığını fark edemememişti,Chanyeol'un kolu onu sarmaladığı için yüzyüzeydiler.Kulaklarının ucu pespembe olmuştu.Aceleyle,utancından kurtulmak için,Chanyeol'un tutuşundan kaçtı ve sırtını üvey kardeşine dönerek oturdu,sanki Chanyeol'un onu kendinden geçirdiği yokmuş,telefonda çok işi varmışçasına davranmaya çalışıyordu.

"Benimlekonuşmabenuyurkenonuüzerimeçekmeyeçalışmayanasılcüretedersin,"aceleyle birdenbire söyleyivermişti,sinirlice gelen aramalara ve mesajlara bakıyordu.

Çoğu annesinden,birkaçı da Jonginden.Belli sebeplerden dolayı annesini aramadı,hızlı aramadaki Jongin'in üzerine bastı ve telefonun çalmasını bekledi.Sönük bir ses telefonu açtı.Jongin'i okul için uyandırarak onun için iyilik yaptığı açıktı.

"B-Baek!"Jongin arayan kişiyi fark ettiğinde kekeledi,sesindeki uyuşuk ton gidiverdi,"Hey,hangi cehennemdeydin adamım?Dün annen beni aradı,bende hemen senin bize yatıya geldiğine dair bir şeyler salladım; iyi misin?"

"Oh,teşekkür ederim,"Baekhyun boğazını temizledi,Chanyeol kendini ısıtmak için ısıtılmış zemine kendini atarken o da ensesini kaşıyordu,"Evet,iyiyiz.Sadece...dün birkaç olay oldu ve Chanyeol'u dışarı çıkarmak zorunda kaldım."

"Okula geliyo' musun?"

"Evden bir saat uzaktayız.Superman veya ona yakın bir şey değilsen,bunun pek mümkün olduğunu sanmıyorum."

Diğer hatta bir anlık duraksama oldu."Hey,Baekhyun?"dedi Jongin dikkatli bir şekilde,"Zor zamanlar falan geçirdiğini biliyorum ama okula gelmelisin adamım.Olabilecek en kötü şey seni geç geldi olarak işaretlemeleri olur.Koç Woohyun'un yerine geçecek birini buldu ama sende cumartesi günü bizimlesin."

"Cumartesi?"Baekhyun duraksadı,"Bu cumartesi mi?"Önceki gece enstitü vekilinin Chanyeol'un cumartesi günü onlarla gelmesi hakkında söylediklerini hatırlayınca kalbi kilitlendi ve karnının derinliklerine battı.Jongin'in 'alo?'larını duyana kadar ne kadar vakit o şekilde beklediği hakkında hiçbir fikri yoktu."Hey,bir şeyler ayarlarım,tamam mı?Bir şey olursa ararım,sağol."dedi aceleyle,"Sana borçluyum."

"Lanet,evet öylesin,ve hey...dikkatli ol."

Öğleden sonra saat iki gibi okul üniformaları ile dışarıda dolaşmak riskli olabileceği için kaplıcanın etrafında geziniyorlardı.Şüpheli gözükeceklerinden dolayı değil de başka okulun serserileri ile karıştırılabilecekleri için.Baekhyun bu durumdan kurtulmak için Chanyeolla birlikte okul ceketini ve kravatını çıkardı.Tabii ki,tüysüz koyun gibi gözükmüşlerdi ama istenmedik dikkat çekmekten iyiydi.

"Yani...Cebimde sadece birkaç kuruş var,bizi evimize götürmeye yetmez,"dedi Baekhyun,alt dudağını dişlerken avucundaki paraları sayıyordu.

"Bekle,bekle!"diyerek söze karıştı Chanyeol,ayakkabısından bir şey aldı ve Baekhyun'a buruşuk,yeşil bir dolar kümesini uzattı.Terden dolayı biraz ıslanmıştı ama şu an ki tek umutlarıydı."Acil...Acil durumlar için,"yüzünde parlak bir sırıtışla kafasını salladı.