Steve Rogers, demir kapıyı açıp içeri girerken olabildiğince sert görünmeye çalışıyordu. Bu kızın kime çalıştığını öğrenmek zorundaydı. Özellikle, birbirinden bağımsız insanları neden öldürdüğünü..Elindeki siyah rengini barındıran dosyaları masanın üzerine sertçe fırlattı.
"Ne yaparsan yap beni konuşturamazsın." dedi kız tüm ciddiyetiyle.
"Ben konuşturamazsam.. konuşturacak çok iyi birini emin ol tanıyorum." dedi Rogers. Kaşları çatık, dudakları tek bir çizgi halindeydi. Korkutucu görünmeye çalışsa da, bu kızı asla korkutamazdı.
"Oh, Romanoff mu ?" Genç kız ilgiyle kaşlarını kaldırdı. "Burada mı ?" derken bakışlarını aynalı cama çevirdi.
"Burada değil. Ama tek bir aramama bakar."
Kız bu sefer kaşlarını çattı ve Steve'e döndü.
"Telefon kullanmasını mı biliyor musun ? Vay canına, fosil." sahte bir şaşkınlıkla konuşurken, kelepçeli elleriyle alkışladı.
Kelepçe ve ellerinden çıkan alkışlama sesi birbirine karışırken bu alaycı tavra karşı sinirlendi. Steve Rogers, bu kızı konuşturmak için çok çaba harcayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sorgu Odası • Steve Rogers
Fanfiction"Söyle bakalım Lexi.. seni bu kadar karanlık yapan nedir ?" "Aslında siyah rengini pek sevmem Kaptan." Genç kız sorgu masasında hafifçe eğildi. "Ama insanları da gecenin karanlığında öldürdüğüm için.. bazen istisna olabiliyor."