Savaş'tan..
İşte bu sefer feci derecede sinirlenmiştim, ona kimseye göstermedigim iyi niyeti gösteriyordum, ama artık o da değersizlerin arasında yerini almalıydı.
Sinirden titreyen ellerimi yumruk yapıp arkasını dönmüş gitmeye hazırlanan çocuğu ensensinden yakaladım kaldırıp demir dolapların oldugu yere attım gürültülü bir şekilde çarpıp yere düştü.Yerden kalkmasına izin vermeden, neresi denk gelirse tekmelemeye başladım biri kollarımı tutmaya çalışıyordu dirsegimle vurdum sonra devam ettim bizim çocuklar beni tutmaya başladıklarında az önce dirsek attığımım Berk olduğunu gördüm.Kollarından sıyrıldım ve Mert'e "anahtarları ver!" dedim Berk'e bakıp "abii" dedi " VER LAN ANAHTARLARII!!" diye bağırdım vermişti, arabam hala sahilde olmalıydı.Ellerimle direksiyonu sıkıyordum hala sinirmi atamamıştım.Yıkık binaya geldigimde bizimkiler çoktan gelmiş beni bekliyorlardı Berk'in Burnunda bi buz torbası vardı ,üzülmemiştim açıkcası ben kavga ederken ayırmamaları konusunda tek tek uyarılmıstım onları.
"Senin derdin ne?" dedi berk.
"İyi vurmuşum" diye dalgaya almaya çalıştım sussunlar istiyordum, kapansın burda istiyordum ama olmazdı
"Sen Aylin' le buluşmayacakmıydın "dedi Berk bunu nerden biliyodu, şaşkın bakışlarıma engel olamadım "Hadii ama bütün koridor duydu, kavganız da dahil" diye ekledi.
"Gitmiyeceğim" dedim.Evet şuan karar vermiştim gitmiyecektim, telefonu elime alıp adresi mesaj attım ama gitmeyecektim ve ne yapacağıda umurumda degildi.Telefonum tozlu sehpanında üstünde titrediginden Aylin'nin cevab yazdığını anlamıstım alıp baktım " Orda görüşürüz" yazmıştı.
Bizimkileri umursamdan koltukta elimi başımın altına alıp uzandım hepsi hayretle bana bakıyorlardı gözlerimide kapayıp 'uyu' diye emir verdim kendime.Aylin'den..
Eve gelir gelmez üstümü degistirip birseyler atıştırdım, daha sonra telefonuma mesaj geldigini belirten sesle odama uçtum resmen.Savaştandı sadece adres yazıyodu, suratım asılmıstı.Tamam selam felan yazmasını beklemiyordum ama ne biliyim işte.Aynaya baktıgımda ise sabah selinin söyledikleri geldi aklıma ve onu nasıl şidettle reddedişim , ama yine Savaştan yardım istemiştim.Bugün çıkışta canımı sıksada yardım ediyordu.Biz koridorda konuşurken kızların gözleri Savaş'ta ve bendeydi tek farkla ona hayranlıkla bana ise kıskançlıkla ve öfkeyle bakıyorlardı.
Nese deyip saati özenle çantama koydum, son kez kendime baktım hoş olmuştum taksi çağırıp beklemeye başladım.Geldiğinde binip adresi verdim, taksici adam durduğunda "burası olduguna emin misin kızım" dedi, telefona bakıp teğit ettim evet burasıydı taksici tamam dercesine başını eğdi.İndigimde bende garipsedim açıkcası İstanbul gelişmiş olmasına ragmen burası eski binalarla doluydu, Savaş biran önce gelse çok iyi olurdu çünkü fena halde korkarmaya başlamaştım.Nerde beklesem bilmiyordum ama her yer birbirine benziyordu, az ilerlesem kaybolacakmışım gibi geliyordu.1 SAAT SONRA..
Aynı yerde bekliyordum ve hava kararmaya başlamıştı.Yıkık bir bina önüydü burası ve yavas yavaş motorcular birikmeye başlamışlardı, geçerken de bana pis pis bakmayı ihmal etmiyorlardı.Emir ısrarla arıyordu, ama açmazdım ne diycektim selindeyim desem karşısı hemen gelirdi.
Yeni bir arakadaş desem iki günde ne arkadaşı derdi ki haklı savas resmen ekmişti ve beni böyle bi yerde yapayalnız bırakmıştı.Kendi işimi kendim hallederim düşüncesi ile harekete geçtim burfa böyle yem olmuyacaktım.Adres burasıysa saatçide buralarda olmalıydı, beklediğime değmeliydi.İnce giyindigimi anladım çünkü üşümeye basladım giydigim elbiseye küfrettim, çorap olmasına rağmen donmuştum.İlerledikçe ilerliyordum ama hiç sey bulamıyordum.Bir ara yüksek ses müziğin geldigi bir sokaktan geçmiştim, adetada koşarak çünkü korkum iyiden iyiye artmıştı telefonuma baktığımda şarjımım bitmek üzere olduğunu farkettim ve artık bu oyuna bir son vermem gerektiğinide Emir' i aradım evet çalıyorr, çalıyorr açmıyordu selini arayamazdım babamlar hic olmazdı.Tek çare yine Savaştı tam numarayı çeviriyordum ki "Hatuna bak bee" dedi bir erkek sesi donup kalmıştım adeta bana doğru geliyordu adım seslerini duyuyordum, yanaklarım ıslandığında da ağladığımı anlamıştım.Telefon ise hala kulağımdaydı sonra o ses duyuldu " Aradığınız kişiye şuanda ulaşılamıyor...Sinyal sesinden sonra mesaj bırakın.
"Savaş lütfen gel al beni burdan çok korkuyorum" söylerken durmuştum daha fazla bişey diyemeden birinin bana dokunmasıyla çığlığı basmıştım.Kimsenin beni duyması mümkün değildi çünkü içerde deliler gibi eğleniyorlardı ve sıradan bir kız için eğlencelerini bölemezlerdi.Sıradan bir kız, böylemiydi gerçekten?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapalı Kutu
ChickLit'Sessizliğin kızı.Arkadaşlarınında tabiri ile kapalı kutu.' Lise son sınıfta yaptığı fedakarlık sonucu hayatındaki büyük değişim ona nasıl gelecekti? Yeni biri olacakmıydı yoksa hala ilk 'platonik' aşkına sadık kalmaya devam mı edecekti ? Daha da...