19-bölüm

29 7 0
                                    

Antonyo bir anda geriyedöndü bakın bay Edım" dedi size kabalık etmek  istemiyorum  bize yardım etmeye çalıştıgınızıda biliyorum ama tekrar söylüyorum umurumda bile degil bizim Babamız yıllar önce bizim için  öldü şimdi beni iyi dinleyin  şuanda yaşıyorsa bile bu hiçbir şeyi degiştirmiyecek  dedi. Sonra Ben bay Edıma sordum siz   nereden biliyorsun dedim.  Bay Edım gayet soğuk kanlı ydı    benim işim bu dedi  Araştırmacı Haberci ve Gazeteci yim.  bakın çocuklar diye devam etti benim amacım da  sizleri incitmek yada üzmek değil   aksine size yardımcı olmak istiyorum sizler iyi insanlar sınız bunu biliyorum  Mexica da yaptığınız yardımları ve iyilikleri de    biliyorum  herkes orada sizleri konuşuyor  size adeta tapıyor lar  ve sizler için  şunu söylüyorlar! 

......İyilik Melekleri .......    Şimdi  bırakın işimi  yapayım ve sizleri Eksiksiz yazayım.    Eğer  dinlemek ister yada  onu yani Babanızı biraz olsun  merak ediyorsanız Anlatırım ama istemesseniz birdaha bu konuyu açmam. Antonyo tekrar söze girdi iyide biz sizden yardım istemedikki dedi.     Bayan Keysi ilk defa konuşmuştu  çocuklar belkide çok haklısınız ama yinede o sizin Babanız  bence acele karar vermeyin biraz düşünün dedi. Bay Edım devam ediyordu  önce sizinde bana yardımcı  olmanız  gerekiyor. Izabel ve Anna Antonyo'yu sakinleştirmişlerdi. Bay Edım  benim sorularım daha bitmedi  dedi herşeyi sizden öğrenmek ve konuşmak istiyorum. Eğer sizcede  bir sakıncası yoksa.   Sonra  tekrar bay Edım la sohpete  devam ettik Anna ve İzabel  Babamızın yaşadığını nasıl öğrenmiş  ve Babam şuanda nerede diye merak ediyorlardı. Bay Edım bize soracaklarını sormuş sıra Babamın Nerede? olduğunu öğrenmeye gelmişti. Anna bay Edıma sordu şuanda nerede? Bay Edım bize dediki daha önceden hakkınızda birşeyler biliyordum oradan yola çıktım dedi ve Mexica da çok iyi tanıdığım  aynı meslekte  Arkadaşlarım var onlarda Gazeteci sizi Anlattım ve Babanızı bulmak biraz zor olsada Arkadaşlarım sayesinde Babanıza ulaştık.  Aslında Babanız sizin hep yakınlarınız daydı  halen de öyle dedi size çok yakın yerde ama durumu iyi değil  sokaklarda yaşıyor. İzabel çokmu kötü yani durumu dedi.     Ben iyice merak etmiştim peki dedim bizim Babamız olduğunu  nasıl öğrendiniz yani madem ki bukadar yakınımızdaydı  neden bunca zaman bunca Yıl  bizi görmeye gelmedi.?  Onu eğer görmek isterseniz  sizi Buluştururum ve  siz ona sorarsınız dedi.  Anton yo bay Edım"a  bakın bayım dedi bütün söyledikleriniz doğru olsa bile bizim bir Babamız yoktur ve Asla da olmayacak  şimdi lütfen bu hikayeyi yazmak istiyorsanız  sadece bizi bizi yazın dedi. peki onun la yani Babanız la  günün birinde görüşmek istemezmisiniz  dedi. Antonyo Hayır dedi. 
  Benim düşüncem de aynıydı. Anneme yaptıklarını ve bizi öylece birbaşımıza bırakıp gitmesini  hiç bir zaman unutmadım ve unutmayacağım.  Biz sohpetmizi Bitirmiş saat ,ta baya geç olmuştu ertesi gün Mexicaya yola çıkacak tık.  Bayan Keysi Anna ve İzabel,le Bir  kaç dakika ayak üstü konuştu sonra bay Edım,da yanlarına gitti oda birşeyler konuşuyordu.  Biz müsaade istedik ve Otelimize geçtik. Antonyo söylenmeye devam ediyordu bu Adam kendini ne sanıyor birdaha görüşmeyelim diyordu. İzabel Antonyoyu bir çocuğu sever gibi seviyor ve ona  bir Anne şefkati,ile sarılıyordu.  Antonyo,yu   çok iyi Anlıyor du. Ertesi günü Hava alanına  bayan Keysi de geldi hey çocuklar dedi biliyorum son günlerde  baya bir gerginlik yaşadınız sakın bunlardan dolayı İngiltere,ye küsmeyin sizlere çok alıştım mutlaka en kısa zamanda tekrar  görüşelim dedi ve Kızlar dedi başarılarınızın  devamını bekliyorum.  Antonyo bayan Keysi,
ye  kesinlikle böyle birşey olamaz dedi  Sizler bizim için çok özel İnsanlarsınız  gerçekten bize çok güzel günler yaşattınız bunun için size çok teşekkür ederiz. Anna ve İzabelde teşekkür etmişti İzabel bayan Keysiyi Mexica,ya davet etti. Ve Mexica,ya  döndügümüzde Elanora Anne ve  Yurta  bize herzaman Annelik yapan Eleni Annede bizi karşılamaya gelmişti. Ve bizi Televizyondan  görmüşler o  muhteşem defile yi  bize tekrar tekrar anlatıyorlardı. O gece Annayı evine bıraktıktan sonra  bende biraz dinlenmiştim  gece Babamla ilgili tuhaf rüyalar gördüm  ertesi günü Hepbirlikte önce Yurda sonrada Fabrikaya gittik herkes bizi alkışlarla karşıladı.  bizde onları Alkışlıyor duk ve bu başarı hepimizin dedik herkes  özveriyle çalışıyordu.  Usta başımız bay Mario  bir toplatı istedi ve biraz sıkıntılı görünüyordu  sonra bize çocuklar dedi çokgüzel işler çıkardınız sizlerle gurur duyduk  ama bukadar ağır yükü bu Fabrika taşıyamaz dedi.
Antonyo farkındayız dedi ama birazdaha idare etmeliyiz. Gerçekten de şipariş lerin ardı arkası kesilmiyordu bize en az bu büyüklükte bir Fabrika daha gerekliydi. iyi  Para kazanıyorduk ama yinede birşeyler yapmalıydık.   
Bayan Keysi  her defasında paramızı peşin veriyordu   ve bunun karşılığını bizim de vermemiz gerekiyordu. Akşamı Evde konuşuyorduk Elanora Annede bizi dinniyordu  çocuklar dedi  Anlaşılan sizin hızınıza kimseler yetişemiyecek  ve  bu başarınızla gurur duyuyorum bir çantadan Evrak  çıkartmıştı ve bu bir Arsa koçanıydı baya büyük bir Arsaydı tam tamına 17-dönümlük bir   Arsaydı ve bize dediki bu Arsayı  Yarın gidip görelim eğer  olursa hemen  şirketin mimarıyla  görüşelim dedi.   Bizde baya heyecanlanmıştık.
Ertesi gün hiç vakit kaybetmeden Arsayı görmeye gittik  ucu bucağı bellidegildi    dümdüz bir Arsa idi ve yeride neredeyse şehrin göbegindeydi. Hemen Fabrikaya döndük ve Mimar Arkadaşıda çağırıp bize yapabilecegi  Enbüyük Fabrikayı çizmesini istedik en az  Beş yüz kişilik kapasitesi olsun istedik. Bu arada bayan Keysi ile gün aşırı görüşüyorduk. Bu projeden bahsetmiştim bayan Keysi bana dediki Sebastiyan burada yeni makinalar üretiliyor size çok faydası olacaktır bunlardan  sizin için de  yaptıralım ne dersin dedi.  Ben de hemen bizimkilerle konuşayım sizi ararım dedim. Ve konuşup bayan Keysiyi aradım bayan Keysi hemen size bunlardan bir kaç örnek gönderiyorum sonra devamını gönderirim  dedi   bayan Keysi  Sebastiyan sana bak kimi veriyorum dedi Telefondaki Bora ydı.           Sebastiyan nasılsın kardeşim dedi. Bora,nın sesi  çok iyi geliyordu. Sonra bayan Keysinin sesi tekrar duyuldu ve bayan Keysi Sebastiyan Bora ve ben çıkıyoruz dedi. Ben gerçekten hiç şaşırmamıştım aralarında 13 yaş fark vardı ama bayan Keysi okadar bakımlı ve Asildiki  bu yaş farkı  okadar da beli  olmayacaktı. Onların Adına çok sevinmiştik. 
Bir gün Herkes bir arada konuşurken konu döndü dolaştı Babama geldi ben de Antonyoda her nekadar istemesekte  merak ediyor ve  onu görmek istiyorduk bu bizi fazlasıyla rahatsız ediyordu ama biz onun gibi Kalpsiz ve ruhsuz değildik yine de onu  düşünmeden edemiyorduk.  İzabel Antonyo ve bana Babanızın size ihtiyacı var dedi lütfen gidin ve Babanızı görün iş işten geçmeden Antonyo  ben ve Anna için gidin  lütfen dedi. Ben Antonyonun Elini tuttum ve göz göze geldik. Sonra ikimiz birden  peki  dedik. Anna ve İzabel Evet Evet işte sizden de bu beklenirdi. 
Anna ben hemen bayan Keysiyi arıyorum  dedi. bayan Keysi bizi  yarım saat sonra aradı   ve  çocuklar  ben ve bay Edım bir kaç güne kadar oradayız bu muhteşem buluşmayı mutlaka görmek istiyoruz dedi. Bayan Keysi de geliyordu işlerini bırakıp buraya gelmesi  bu bize nekadar önem verdiğini gösteriyordu.   Bay    Edım ve bayan Keysi  Mexicaya gelmiş  Bizde de bir heyecan bir telaş  birazda gerginlik vardı.bay Edım Arkadaşlarıyla görüştükten  sonra hemen yola çıktık Antonyo suratı asık  hep aynı noktaya bakıyordu aklından neler geçtigini tahmin edebiliyordum. Sonra  bir  bakım  Evinin önünde durduk herkes bana ve Antonyo ya bakıyordu. Biz içeriye girdiğimizde  bay Edım"ın Gazeteci Arkadaşları da oradaydı. Bunca yıldan sonra  Babamız la  karşılaşmamızı herkes merak ediyordu. Anna heyecandan  Elimi okadar çok sıkmıştıki Elim acıyordu. Babamın kaldıgı odanın önünde 'ydik.Izabel Antonyo"ya Aşkım isterseniz siz yalnız girin sonra biz geliriz dedi. Antonyo İzabeli duy mamış tı. Ama Elini de bırakmıyordu. Babamla karşılaşmaya hazırdık. 
Odaya girdiğimizde  Karşımızda gayet bakımlı bir adam duruyordu.
Bizi görünce  Gözlerindeki yaşlara engel olamıyordu.
Gazetecilerden biri Babama bay Pedro çocuklarınız sizi görmeye geldi dedi. Bizi bekliyordu öylece bize bakıyor yüzündeki mahcubuyeti görebiliyorduk. Sonra Ayaga kalktı ve  Sebastiyan  dedi ilk  ağzından çıkan kelime  tabiki ikimize  birden bakıyordu  Gazetecilerden biri bay Pedro hangisi Sebastiyan diye sorunca? Herkes bir anda Babama bakıyor flaşlar ard arda patlıyordu. Babam  beni göstererek  yanıma doğru geliyordu ki Antonyo?

İYİLİK MELEKLERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin