friend of a friend

foaf | Chapter 13

"Bu çocuk beni deli ediyor!" diye söylendim sindiğim yerden. Gözlerim kantinde Niall ve Zayn'i bekleyen Harry'nin üzerindeydi. Ona baktığımın ya da onun hakkında konuştuğumuzun farkında değildi.

"Komiksiniz." deyip kahkaha attı Liam.

"Komik bir şey mi var ortada Liam?" dediğimde kahkahasını içinde tutmuştu.

"Tamam, sustum." dedi ve gülmemek için derin bir nefes aldı. "Ama cidden, tuhafsınız."

"Tuhaf olan o."

"Louis, lütfen. Kendini normal buluyor olamazsın."

"Liam, onca şey yapıp bir şey olmamış gibi davranan ben miyim?"

"Sana o defteri verdi. Sevdiğini söyledi. Daha ne yapsın?" dedi Liam ve devam etti. "Ama sen tek bir tepki bile vermiyorsun."

"O da vermiyor." dedim. Ben haklıydım. O da tepki vermiyordu. Tek yaptığı kafamı karıştırmaktı. Doğum günümden sonra emin olmuştum beni sevdiğinden. O defterin üstüne şüphem kalamazdı zaten.

Açıkçası, ilk söylediğinde aklıma benimle dalga geçme ihtimali bile gelmişti. Çok uzun süredir arkadaş değildik henüz. Bir kaç ayda onu tanıdığımı sansam da belki tanıyamamış olmam ve benimle dalga geçiyor olması mantıklı geliyordu. Ama o defterde sanki yaşadığı her şeyi hissetmiştim. Hâlâ aklıma geldikçe garip hissettiriyordu. Frank'den sonra ilk defa birisi beni seviyordu. Bunun nasıl hissettirmesi gerektiğini bilmiyordum. Bana nasıl hissettirdiğini de çözememiştim.

En çok çözemediğim şey ise Harry idi. Çocuklarla iken bana diğerlerine davrandığı gibi davranmaya devam ediyordu. Beni rahatlattığını inkar edemezdim. İstediğim zaten buydu ama, beklediğim bu değildi.

"Zaman Louis, zamana bırak." dedi Liam ve Niall onun yanına oturdu. Düşünürken çocukların bize doğru geldiğini farketmemiştim. Harry ve Zayn'de oturduktan sonra Niall konuşmaya başlamıştı.

"Yılbaşında ne yapacağız?"

"Sen ne istersen bana uyar." dedi ve Niall'ın sandalyesini yakınına çekti Liam.

"Siz ne istiyorsunuz?" dedi Niall bize bakarak.

Evde kalmak istediğimi söylemek istemiştim. Ama sonucunda beni ikna edeceklerini biliyordum. Bu yüzden "Benim için farketmez." demekle yetindim.

"Şehir dışına çıkabilir miyiz?" dedi Zayn.

"Londra'dan güzel şehir mi bulacağız?" dedi Harry.

"Harry haklı." dedi Niall da.

"Londra sokakları kalabalık olacak." dedi Liam. Zayn de onu kafasıyla onayladı.

"Kalabalık olmayan bir yer buluruz." dedi Niall. "London Eye'a gidebiliriz. Yılbaşında çok kalabalık olur mu bilmiyorum."

"Olur." dedim ben de. "Ama kalabalık olması niye sorun oluyor?" Kalabalığı sevmezdim ama yılbaşı gecesi güzel olabilirdi.

"Bence de sorun değil." dedi Niall. "Güzel bile olabilir."

Zayn "Bence de güzel olur." dediğinde Liam onu onaylanmıştı.

"Harry?" diye sordu Liam.

"Bana uyar." dedi Harry ve Niall el çırptı.

"O zaman, yeni yıla birlikte giriyoruz." diyerek kahkaha attı Niall. Liam onu kollarının arasına alıp burnunun ucunu öptüğünde, özel anlarını yaşmalarına izin vermek için kafamı çevirdim. Kafamı çevirince Harry ile göz göze gelmiştik. Gülümseyen ifadesini bozmadan kafasını başka bir yöne çevirmişti. Ben de okulun camından gözüktüğü kadarıyla yağan karı izlemeye başlamıştım.