KÜLKEDİLERİNİN HAZİN HİKAYELERİ

UYURKEN BİLE YAKIŞIKLI / BÖLÜM 3

Medya / MODEL - Sen ona aşıksın...

Genç adamın sözleri ile tekrar ağlama hıçkırığına teslim olan genç kadının gözünden yaşlar süzülmeye başladı. Genç adam "Ya sabır... Yine başladık" der gibi derin bir nefes alıp genç kadının çenesini tutarak gözlerinin içine baktı. Önce genç kadının yanağına süzülen gözyaşlarını silip daha sonra aklından geçen şeytanlığı, kelimeler halinde kusmak için hazırlandı

Genç adam- Bak aşkım biliyorsun ikimizde daha genciz... Hem biz daha çocukken çocuk sahibi olmak ne kadar doğru?...Üstelik senin nikah masasına karnın burnunda oturman, ailelerimiz için büyük sıkıntı olur... Değil mi?... Hayatım...

Genç kadın, sevgilisi tarafından çok kötü köşeye sıkıştırmıştı. Eğer genç kadının ailesi bu durumu öğrenirse hiçte iyi olmazdı. Genç adam, sevgilisinin dudaklarına bir öpücük daha kondurup en iyi yalanlarını, daha masumca kılıflara sokarak ve genç kızın korkularında faydalanıp kendince yırtma planını anlatmaya başladı.

Genç adam – Bak aşkım... Biliyorsun ailemin cemiyet hayatında yerini... Tapiroğullarının, karnı burnundayken nikâh masasına oturan gelini... Diye magazin haberi yapılırsa bir düşün... Sadece cemiyet hayatına ve sosyeteye, rezil olmakla kalmayız... Böyle bir durumu, ailem kabullenmez... Özelikle annem böyle bir şeyi asla affetmez. Sen, annem tanıyorsun ve onun nasıl bir kadın olduğunu, çok iyi biliyorsun... Değil mi?

Genç adam, annesinden bahsedince, sevgilisinin yüzü korkudan kireç gibi oldu. Sevgilisin göğüsüne yaslanıp "Ne yapacağız peki Tayaç" derken yanağından gözyaşları süzülüyordu.

Çok zengin ve köklü bir ailenin bir üyesi olmanın tüm avantajlarıyla şımaran Necmi Tayaç tapiroğlu, Yüksek mimar olan İş kadını Türkan tapiroğlunu ile karısının soy ismini alacak kadar içgüveyliği benimsemiş olan Yüksek inşaat Mühendisi Samim tapiroğlunun tek evladıydı. Uzun bir cicim yıllarından sonra çocuk sahibi olmaya karar veren Tayaç'ın anne ve babası o gece çok heyecanlılardı. Ama o gece gaza gelip cinsellikle ilgili ellerindeki tüm bilgiyi ve malzemeyi, Tayaç' a kullandıklarından başka çocuk yapamamışlardı.

Tek çocuklarını, doğar doğmaz,Fransız Mürebbiyelerin terbiyesine emanet ailesi onu daha sonra yurt dışında özel kolejlerde okuttu. Çocukları için hiç bir masraftan kaçınmaya ailesi, onun en iyi eğitimi alması için küçük bir servet harcayarak yetiştirmişti. Ama çok önemli insani duyguları, kendilerinde olmadığı için çocuklarında ne Allah korkusu ne merhamet nede vicdan vardı.

Fransa'da mimarlık eğitimi alan Tayaç Tapiroğlu,  Tapiroğlu Holding kurucusu ve İş Dünyasının Duayenlerinden olan Necmi Tapiroğlunun torunuydu. Dedesi, öbür tarafı gittikten sonra kalacak olan milyonlarca doların varislerinden biri olmasına sebep olan ilk ismi Necmiyi, kullanmayan Tayaç Tapiroğlu, magazin dünyasının ekmek kapılarından biriydi. Yakışıklılığını ve playboyluğunu destekleyen banka hesapları sayesinde vur patlasın çal oynasın bir hayat yaşıyordu. "Kız, halaya oğlan dayı çeker" diyen Türk genetik bilimin bir tezi olarak yakışıklığı ve çapkınlığını,dayısı Nejat Tapiroğlundan almıştı

   Tayaç Tapiroğlu, eğitim hayatına İtalya'da devam ederken Venedik'te, bir kukla gösterisi dikkatini çekti. Çek Cumhuriyetinin Başkenti Prag'ta bulunan Prag Kidnappa Kukla Okuluna gidip kukla yapımı ile ilgili eğitim .aldı. Tayaç canı sıkıldığı zaman kendini Çatalca'da bulunan Villasındaki atölyesine kapanıyor ve kendi eli ile kuklalar imal ediyordu. 

Ve imal ettiği her kuklayı kendi elleri ile diktiği kostümleri giydiriyordu. Anne, babası dahil hayatına giren herkesin kuklasını yapan Tayaç, canı sıkıldığı vakit kendi hayal dünyasında o kuklaları, oynatarak eğleniyordu. ama bu eğlenceleri, aileden aldığı kibirle birleşince,Tayaç, belirli sosyal statüde olmayan insanları hor görmekten öteye geçmesine sebep olmuş ve  gözüne insanları, birer kukla gibi görmeye başlamıştı.