3 yıl

207 9 1
                                    

3 yıl sonra....

"Öncelikle,bu kadar vukatıma karşılık beni hoş karşılayan hocalarıma teşekkür ederim."Gibi bir konuşma yapmadan önce teşekkür etmem gereken daha önemli birisi var.Tam orda duruyor.Hepiniz biliyorsunuz ki o benim onun için şimdi o bakışlarınızı onun üzerinden çekin ve bana döndürün.Herkes gittiğinde yanımda olan tek kişiydi o.Yaptığım her şeyi affetti,taşlaşmış bir kalbe sevmeyi öğretti mesela.
Tozlanmış ama değerli bir kitabın tozlarını temizler gibi temizleyip beni kendine armağan etti.
Ya da kendini bana mı demeliydim?
Nefes almama sebep olduğun için teşekkür ederim sevgilim.Beni Ural Aras olduğum için değil Ural olduğum için seven tek insan olduğun için teşekkür ederim.
Ben karanlık bir odayım sen de o odaya vuran ay ışığısın.
Sen bir tek benim değil bir çok kişinin aydınlığı oldun.
Belki bunu hep kıskandım,benden başkasına yol gösterdiğin için kızdım.Belki bencilce ama gerçek.
Şimdi bunca insanın önünde hayatı sevmeyen adam sana seni sevdiğini söylüyor sence bu adam seni herşeyiyle hak etmiyor mu?Ya da her sabah yanında seni görmeyi?Gezmek istediğin Londra sokakların da elini tutmayı?
Çocuklarının babası olmayı?
Aradığın huzurun olmayı?
Şimdi her şeyi ve herkesi bir kenera bırakıp soruyorum sana.

İlkim olduğun gibi sonum olurmusun?

Yaşlandığın da o sallanan koltuğa oturmak için benimle tartışan o güzel kadın olurmusun?

Benimle evlenirmisin?

Sevmek mi daha güzeldir yoksa sevilmek mi?

Diye sormuşlardı,ben de

Onun tarfından sevilmek herşeyden güzel,
Demiştim.

Bilemezdim ki sevgisinin beni ayakta tutabilicek kadar güçlü olmadığını,aslında onun sevgisi herşeyden güçlüydü sorun benim ayakta durmak istemememdi.Her şeyin hayalini beraber kurup o hayallerin karanlığım olduğunu ona anlatamamamdı.

Ben onun aydınlığı olmuşken,kendi karanlığım da boğuluyordum.
Dizleri kanamış ama kimsesizliğine ağlayan bir çocuk gibi akıttım içime her zaman gözyaşlarımı.

Sevmeyi öğretirken sevgisiz kaldım.Sevilmenin ne olduğunu bilmezken sevdim.Solmuş gülüşlerimi bir kukla gibi oynatım sundum ona.

Sahteyken gerçek olmasını sağladım.

Yüreğim sahteleşirken kalbi duran bir insana yüreğimi verip hayata dönmesini sağladım.

Ölmeyi değil,ölmüşken yaşamayı seçtim.

Şimdi de aynı hayelleri kurup tek başıma yaşamayı seçiyorum.

Bu sefer verdiğim kalbi sende bırakıp ölmeye gidiyorum.Yüreğim eksik göz yaşlarım tam bırakıyorum her şeyi.

Şimdi eskiye dönebileceğimi bilsem seni asla kaybetmezdim.Sana her seferinde"benimsin"derdim.Çünkü yüreği sende olan bir insanın başkasına ait olması imkansız.

Ama biliyorum ki ben seninle imkansızı başardım.
Sen imkansızdın ben ise imkanları sağlayan bir melek.

Şimdi kanatlarım kırıldı ve kalbinden düştüm.

Ve bu gece bir kez daha senin olmak ve bir daha nefes almak istemiyorum.

Ölümden korkan ben ellerini bırakıp ölüme yürüyorum.Çünkü biliyorum ki bir kere ölen bir daha ölemez.

Kaç kere öldüm ki ben,önce kendi içimde sonra da senin kalbinde.Senden sonra gerçeği yakar mı ki canımı?

Ölmek can yakmak demek mi?Yoksa yeni bir sayfa açmak demek mi?

Şimdi tüm gücümle bağırıyorum beni bunca zaman duymadığınız o kulaklarınızı açın ve beni dinleyin.

Ses tellerimi çiğniyorum ve söylüyorum.

Hepiniz sağırdınız ve ben isaret1 dili bilmiyordum.Şimdi size soruyorum siz olsanız biydl2 bir hayatta yaşarmıydınız?

Neyse ki cevaplarınız umrumda değil.Şimdi ben size kapıyorum kulaklarımı.

Hepinizin canı cehenneme...

Beni ilk defa duyman dileğiyle bağırıyorum sana...

"Evettttttt.!!"

Herkes alkışlayarak onlara eşlik ediyordu.Cemre belki en mutlu olması gereken gecede mutsuzdu.
Çünkü gitmek onun alışık olduğu bir şey değildi.O genellikle terkedilirdi.Ve o hep bu şekil bırakıldığı için vedaları sevmezdi.
Bu gece evet diyip de kendinden başka herkesi kandırmıştı aslında.
En azından hala iyi tarafından bakabiliyordu sevdiği adam ona evlenme teklifi etmişti.
Ural sahneden inip Cemreye doğru ilerledi her adımda bir kez daha nefessiz kalıyordu Cemre.Ural ise hayat buluyordu.

Ural onu öptü ve defalarca teşekkür etti.Cebinden yüzüğü çıkartıp Cemre nin parmağına taktı.

Partiyi bırakıp çıktılar.Cemre Urallara gitmek istediğini söyledi.Ural da arabay binip onu kendi evine götürdü.Bir şeyler içip muhabbet ediyorlardı.Cemre buralardan gitmekten söz etti.Ural ise böyle bir şey istemediğini burda bulunmanın ikisi için de en doğru karar olacağını söyledi.

Cemre bir şey demedi.Yakınlaşmaya başlamışlardı.Bir şekilde odaya çıkmışlardı.Ikisi de yanlış yaptıklarını farkındaydı ama kimse durmuyordu.

Beraber olmuşlardı.Artık tamamen birbirlerinindiler.

Gece Ural uyuyunca Cemre kalktı ve Çantasından Ural için yazdığı ve çektiği videoyu aldı.Yukarı çıkıp masanın üzerine bıraktı.

Uçağına 2 saat vardı.Bir taksi çevirip eve gitti.Üzerini değiştirdi ve çantasını alıp havaalanına gitti.

Aradan 3 yıl geçmişti onlar hep sevgiliydi.Cemre her nekadar iyi gibi dursa da hiç bir zaman iyi olmamıştı.Son kontrollerden geçip uçağa bindi.Ağlıyordu.Fakat eğer kalırsa herkesi üzerdi.

Uçak havalanmaya başlamıştı.

Artık o burda yoktu...

Ne bu şehirde,ne de sevdiğinin kalbinde artık yoktu...

JUST FRİENDSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin