Gökyüzünde bir sis bulutunun arasında yaydıkları ışıklar ile birbirine tutunan dört tane kanat... Tek amaçları, ortalarına aldıkları güvercini havada tutmak. Güvercin ise korunduğunu bilerek şişiriyor göğsünü , kanatlarını birleştirerek korkmadan ilerliyor, karanlığın içinde parlayan ateşe doğru...
"Alev,uyan artık!"
Kübra' nın sesiyle uyandığımda öğrencilerin yavaş yavaş dağıldığını farkettim. Aklım gördüğüm rüyadaydı. Kendi kendime düşünürken Rüzgar ' la göz göze geldim. Bana endişeli,bir o kadar da şaşkın gözlerle bakıyordu. Tıpkı benim hissettiğim gibi...Aklımı mı okuyordu bu çocuk?!
Uyuşuk bir şekilde ilerliyordum eve doğru. Vampir okuluna gidecektim ama üstüme inen yorgunluk sevinebilmeme engel oluyordu sanki. Eve girdiğimde annemi kapının önünde beni beklerken buldum. Oturup rüyamı anlatınca annemin yüzünde oluşan gülümsemeyi gördüm . Nedenini sorduğumda " Çok güzel şeyler olacak ileride , inan bana" demişti.
Üstüme çöken heyecanla yerimde duramıyordum sanki. Koyu bir makyaj yapmıştım, sırf daha ağır görünmek için. Annemle beraber yolda ilerlerken sürekli annemin tavsiyelerini dinlemiş , bir de üstüne telefonuma not almıştım unutmayayım diye. Orman yolunda yarım saat ilerledikten sonra gelmiştik. Burası okuldan çok bir şatoya benziyordu. Arabadan inince annem alnımdan öpüp tüm uyarılarını tekrarladı. Ardından da müdürle bir şeyler konuşup gitti .
Benim gibi yeni gelenler için olan bekleme salonuna gittim. Bulduğum en köşedeki koltuğa oturup gelenleri incelemeye başladım. Hepsi normal insanlara benziyorlardı. Gelenlerin tiplerini inceleyip kendimce yorum yaparken yanıma oturan kıza baktım. Düz kesim kısa siyah saçları ve mavi gözleriyle çok hoş duruyordu.Yüzüme bir gülümseme yayıp ona döndüm ve" merhaba, ben Alev " dedim.Kız da gülümseyerek " ben de Lara " dedi. Biz öylesine sohbet ederken odaya giren 25- 30 yaşlarındaki adamın sesiyle ona döndük.
" Merhaba çocuklar. Ben okul müdürünüz Hakan Dinçer. Bu okulla ilgili aklınızda ne kadar çok soru olduğunu tahmin ediyorum. Merak etmeyin, zamanla öğreneceksiniz. Bugün okul bahçesinin sınırından çıkmama şartıyla serbestsiniz. Birbirinizle kaynaşmaya çalışın, beraber geçireceğiniz zamanlar çok olacak. Bir sorununuz olursa ilk bahçe nöbetçisine söyleyebilirsiniz. Neyse ,iyi eğlenceler" deyip odadan çıktı .
Lara ' yla birlikte okulun bahçesine çıktık. Çimenlerin üstüne oturduktan sonra sohbet etmeye devam ettik. Lara doğum gününde öğrenmişti gerçeği, benim gibi tepki vermiş o da . Biz böyle birbirimizden bahsederken bir grup erkek yanımıza yaklaştı.
" Selam kızlar, oturabilir miyiz?"
" Tabi"dedik gülümseyerek. Bize yeni olduklarını ve arkadaş olmak istediklerini söylediler. Bizde zaten arkadaş bulmak istediğimiz için hemen kabul etmiştik.Mert, Poyraz, Alper ve Ateş. Adlarını da öğrendikten sonra okulun bahçesinde gezinmeye başladık. O sırada birkaç tane kız önümüze çıktı. Bir süre bize baktıktan sonra beylere dönüp
" Yeni sürtükleriniz bunlar mı?" dedi en önde duran.Bize mi demişti o?!
Biz sinirli bir biçimde bakarken Mert ve Ateş kızları kollarından tutup okulun arkasına sürüklediler. Poyraz ve Alper de peşlerinden gidince yalnız kalmıştık. Ama dikkatimi çeken birşey olmuştu. Sinirlenince göz renklerimi değişmişti onların?!
Daha acemi değiller miydi?Rüzgar' dan
Elimdeki kurt leşine bir kez daha dişlerimi geçirip fırlattım. Kimseye görünmeden okulun yanındaki odalarımızın olduğu binaya girdim. Hızlıca üstümü değiştirip kanları sildikten sonra dışarı çıktım. Yapmamam gerekiyordu, ama umrumda bile değildi ki. Okula doğru ilerlerken bizimkileri gördüm. Bir grup kızı okulun arkasına sürüklediklerinde peşlerinden gittim. İlk gördüğüm Ateş olmuştu.
" Nerdesin lan sen!? Şunları bir halledelim sonra görüşecez seninle!" Dedi. Diğerleri çoktan kızlara adlarını belletmişlerdi. Ateş' in kolundan tuttum ve" Bana hesap sormayı bırak! Hem siz ne halt yiyorsunuz! Kandırdığınız kızları gördüm. Arkadaş ayağı ha?!Onlardan uzak duracaksınız anladınız mı! Aksi halde olacakları anlatmama gerek yok , değil mi ?" Dedim. Kolunun morardığını görünce bıraktım.
" Tamam abi ya...Tamam da hayırdır bi korumalar filan? Genellikle sen de bize katılırdın" dedi sırıtarak."O kıza bir şey olursa hepinizi ...
dememle hafifçe omzuma vurarak kafasını salladı.
" Anladım. Senin değerlinse bizim de değerlimizdir , merak etme .Nedenini sormayacağım, güzel kız sonuçta" dedi.Yüzüme yayılan gülümsemeyle arkamı döndüm.Hayır! Ne zaman geldi bu kız?!
Alev' den
Rüzgar' ı görmemle şok olmuştum sanki. Bu okulda karşıma çıkmasını kabullenemedim bir an. Her şey gözümün önüne gelmişti. Bana söylediği sözler, verdiği rozet... Aklımdaki tüm soruları göz ardı edip güvenmiştim ona. Nerden bilebilirdim ki böyle bir şey olacağını?!
Rüzgar' ın adımı söylemesine aldırmadan arkamı döndüm. Aklım çok karışıktı, kalbini kırmaktan korkuyordum.
****
Annem sabaha karşı beni almaya gelmişti. Yüzümün asıklığını gizlemeye çalışarak gülümsedim anneme. Uykusuzluk sandığım kadar etki etmese de yokluğunu belli etmişti.Saatlerce boş boş oturmanın verdiği can sıkıntısından da olabilirdi tabi.Ne kadar uğraşsam da annem anlamıştı aklımın karışık olduğunu. Ben de gerekçe olarak Rüzgar' ı anlattım. Annem sadece gülüp" ben anlamıştım" dedi. Ben şaşkın bir biçimde anneme bakarken annem " O çocuktan sakın uzak durma. Ona güvenebileceğini söylemiştim değil mi ? " dedi . Her ne kadar şüphe duysam da anneme güveniyordum. Derin bir iç çekip yolu izlemeye başladım. Vampir okulundaki ilk günüm sandığım kadar iyi geçmemişti. " Umarım önümüzdeki günler daha iyi geçer" diye düşünüp gözlerimi kapadım.
Eve gelince yaklaşık 1 saat gözümü dinlendirdikten sonra tekrar hazırlanmaya başladım. Bu gün kesinlikle Rüzgar ' la konuşmalıydım.
![](https://img.wattpad.com/cover/59124771-288-k593033.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Mi??
VampirSen benim aşkım, hayalim,geçmişim ve geleceğimdin. Sen benim rüyalarımdaki insandın, ne zaman bir yaratığa dönüştün? Ne zaman benim olmaktan vazgeçtin,ne zaman?