Feyza
Bir Mayıs sabahına yine çok şükür açtım gözlerimi. Yatağımdan hafifçe doğruldum. Yanımda duran saate baktım. "Nee geç kalmışım. Elifffffffff" nerde bu Elif. geç kalmışız. Hemen banyoya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra dolabımın başına geçip birşeyler seçtim el çabukluğuyla. Üstümü giyinir giyinmez Elif'in yanına koştum resmen. Hala yatıyormuydu ya.
Odanın kapısını bir hışımla actım. Yatağında yoktu. Banyoya ilerledim. Tam tıklatcaktım ki kapı açıldı hazırlanmış bir Elif çıktı."Hadi geç kalmışız. Nasılda uyumuşuz yaa"
"Biliyorum. Gece o kadar geç yatmayacaktık. Aslında bir nevi senin yüzünden geç kaldık."
"Benim yüzümden mi?"
"Evet.. Gece oturdunda oturdun. Yani geç kalacağımız belliydi."
"Öyle olsun hemen bana at suçu."
Elif kalbimin kırıldığını sanıp kucakladı beni. Bizde o sıra aşağı inmiştik. İş şimdi taksi bulmada. Neden dizilerdeki gibi hemencik gelmiyorlarki.Gece hiç uyku tutmamıştı beni. Hep Fatih yüzündendi. Artık onu düşünmediğim vakit yoktu. Bugün onlar Adem ile gelmeyeceklermiş bir işleri varmış. İşleri ne çok merak ediyorum. Şehir dışına çıkacaklarmıs. Bunu söylerken oldukça ciddi söylemişti. Ve ne işi olduğunu da söylememişti.
Sonunda bir taksi gelmişti. Hemen binip adresi vermiştik. 15 dakikalık bir yolculuğun ardından varmıştık ama ilk dersi kaçırmıştık.
"İlk ders neydi Elif"
"İyy gıcık hocanın dersiydi."
"Aman boşver artık. Sen Adem'le konuştun mu?"
"Yok konuşamadım. Sen..?"
"Kimle Fatih'le mi? Tabiki de hayır."Fatih'le konuşmak çok istiyordum fakat salakca inadım yüzünden aramıyordum. Ama çok merak ediyorum. Hangi şehre gittiklerini bile bilmiyorum. Bu kadar önemli ne olabilirki. Yok aramayacağım. İlk o arasın. Uff beni merak ediyor mu acaba? Ayy arasam mı? Şimdi ararsam yanlış anlarsa? Ya kesin yanlış anlar. Onu sevdiğimi, onun için endiselendiğimi düşünür. Zaten öyle değil mi? Ama bu hissi Fatih'e yansıtmamam lazım. Ama benim kocam olduğuna göre arasam birşey olmaz ki. Ya arayım en iyisi.
"Feyzaaa Feyzaaa. Feyza ordamısın?"
"Hııı."
"Daldın gittin."
"Hııı evet..... Elif ben en iyisi bir Fatih'i arayım."
"Bencede meraktan öldük burada."
"Tamam arıyorum." binbir kararsızlıkla telefonu elime alıp Fatih'i bulmaya başladığım sırada aklıma gelen soruyla vazgectim."Sen neden Adem'i aramıyosun."
"İşte sen arıyon ya ne gerek var bana."
"Tamam aramıyorum. Sen ara."
"Arasana işte. Hadii."
"Aranızda birşey mi oldu?"
Elif biraz durgunlaştı. Bu olmuş anlamına geliyordu.
"Ne oldu?"
"İşte konu aynı. O gün gitmeden önceki gün gidiyorum filan deyince bende normal olarak sordum, nereye filan diye. Ona göre çok soru sormuş olacağım ki çok soru soruyon, boşver dedi. Bende sinirlendim ama yansıtmamaya çalıştım ama işte anlamıştır kırıldığımı ve ben bir telefon bekledim özür diler diye ama aramadı."
Elif'in gözleri dolu dolu olmuştu. Artık Fatih'i sırf kendim için aramıyacaktım Elif içinde arayacağım.Hiç birşey demeden aldım elime telefonu rehbere girip Fatih'i bulduktan sonra arama simgesine bastım.
Çalıyor... Çalıyor... Çalıyor... Çalıyor...Kaçıncı çalışta açıldığını sayamadım. Birde telefonlarımızıda açmayacaklardı.
"Alo.. Selamun aleykum Fatih."
"Aleykum selam" Durgunlukla söylemişti.
"Nasılsınız, nerdesiniz, ne işiniz var bu kadar önemli?"
"Allah'a şükür, şehir dışındayız, önemli bir iş."
"O kadarını anladım Fatih."
"Feyza benim şimdi kapatmam lazım."
"Fatihh bir da.....kika""Kapattı..."
Gözlerim dolmuştu. Yüzüme kapatmıştı."Allah'ım çıldıracağım. Feyza bunlar ne yapmaya çalışıyo."
"Bilmiyorum."
"Birde ben mi arasam?"
"Ara...sanmı? Çok kararsız kaldım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAAŞŞUK-U KÜBRAM
EspiritualZorla yapılan bir evlilik İki evliliğe hazır olmayan insan Otoriter babalar Hayatın onlara oynadığı oyunlar Büyük tevafuklar Ve ortaya çıkan BÜYÜK BİR AŞK