Ucubelerin bize taraf yaklaştığını gördüyümüzde yapabiliceğimiz tek şey arkamıza bile bakmadan koşmaktı. Sera önde ben arkada koşturuyorken ucubeler bizi fark etti. Koşarken ayağım bir ağaç dalına dolaştı. Yere serildiyimde ucubeler tam arkamdaydı. Sera beni bırakıp gitmedi. O yüzden ikimiz de yakalandık. Ucubelerden biri eliyle bizi kaldırdı. Anlamadığım dilde bir şey konuştular. Ama Sera onların dilini biliyordu. Ona bunlar ne diyor diye sordum. Sera bana bizi kraliçelerine götürecekler söyledi. İşte bu kötüydü. Bizi karanlık bir zindana attılar. Burda birçok garip yaratık vardı. Çok korkuyorum söyledim Seraya. O bana hırsla baktı. Tabi ya bura gelmeyimizi isteyen bendim. Aç ve susuzduk. Annemi babamı özlüyordum. Beni çok merak etmişlerdir diye düşündüm. Neyseki Sera büyü kitabını cebinde getirmişti. Şimdi benim söylediklerimi yapcaz söyledi Sera kitabı tam okuyacakken ucubelerden biri kapıyı açtı. Olamazdı kitabı aldı. Önümüzeyse bir kase saylangoz ve garip bir içecek koydu. "Ne yani bunlarımı yiyicez "sordum Seraya. Malesef bu ucubeler saylangoz yiyor söyledi Sera. Ucube kapıyı zincirleyip gitti. Tabiki ne ben ne de Sera saylangoz yemedik. Zindandakı diyer ucubelelerse tüm saylangozları yedi. İğrenç! Burda başka bir şey yemiyorlar canım söyledi Sera. Burdan kaçmanın yolunu arıyorken ucube tekrar geldi. Sanırıım bizi kraliçelerine götürüyordu.
Arkadaşlar lütfen yorum yazmayı vote yapmayı unutmayın yorumlarda diyer bölümlerle ilgili fikir verebilirsiniz değerlendiricem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyülü Evin Laneti #wattys2016
ParanormaleBu hikayede kendisi bile bilmeden ailesile lanetli eve taşınan Alis isimli kızın bu evin lanetini bozmaya çalışırken yaşadıklarından bahs olunuyor.
