FAZLA CESARETİN BEDELİ

-2-

Karşısında birden Ceren'i gördü. Ama bu imkânsızdı. Odanın içinde kimse olmamasına emindi. Böyle düşüncelere dalmış bir şekilde dururken birden Ceren'nin sesi ile kendine geldi.

"Napıyorsun burda çıksana" Ceren arkasında Melis'i bırakarak kapıya doğru yürüdü ve kapıyı açtı. Hemen o anda Pelin odaya daldı ve hemen Melis'in yanına giderek sarıldı. Peş peşe sorular sormaya başladı.

"Nasılsın iyimisin , noldu nasıl oldu ? " Melis konuşmuyordu. Pelin sorularına devam etti.
"Peki kapıyı kim açtı? " o anda Melis kendine gelip odanın içini göstererek sadece "Ceren" diyebildi.

Pelin "Ceren mi? İyide Ceren..."
O sırada salondan ayak sesleri duyuldu. Odaya topallayarak Ceren girdi.

Ceren'i gören Melis şaşkınlıkla kekelyerek " aa--ama ss-seen şş-şiimdi kaa-kapida yani burdaa"
Diye söylenirken hemen araya Pelin girip "aaaman neyse ne" diyip susması için Melis'i kolunu dürttü.

Çünkü Ceren'e neler olduğunu söyleselerdi Ceren korkudan uyuyamazdı.

Ceren yattıktan sonra konuşacaklardı. Ceren'in şüphelenmemesi için Melis böcek gördüğü için çığlık atmış demek zorunda kaldılar. Fazla uzatmamak için Karaoke yapmaya odaya gittiler. Yaklaşık bir saat geçtikten sonra saat 23:30'a geliyordu.

Ceren'in yavaş yavaş gözleri kapanmaya başlamıştı. Bunu fırsat bilen Pelin hemen Ceren'e "istersen uyu bugün çok yoruldun" dedi.

Ceren'in de uykusu geldiği için itiraz etmeden odasına gidip yattı.

Şimdi rahat rahat konuşabilirlerdi. Melis'i dinleyen Pelin şok olmuştu. Çünkü Melis odada çığlık attığında Ceren acele ve korkudan yere düşmüştü. Hatta gülmemek için kendi zor tutmuştu.

Kızlar bunları konuşurken birden Ceren tepelerinde dikildi. Çok sinirli bir şekilde bakarak gülmeye başladı.

Ne olduğunu anlamayan kızlar ikinci şoku geçirdiler.

Odasına geri dönmek için dönen Ceren sesli bir şekilde gülmeye devam ediyordu.

Kızlar şaşkınlıkla Ceren'e arkadan bakarken üçüncü şokunu uğramışlardı...