Kuşlar uçardı kabimden uçsuz göklere
Sen yanı başımda şarkılar mırıldanırdın.
Şarkılar ;
bahar kokardı, vatan kokardı, çocuğunu emziren ana kokardı.
O şarkılarki oynaşırlardı bir çocuk gibi dilinin içinde.
Melekler uzaklaşıverirdi
ne zaman rakı şişelerini boşaltsam
Ne zaman ki bir ayyaş gibi sokakta yürürken
Kaldırımda seksek oynayan çocukları ürkütsem
onları da ağlatırdım ben
kanatlarından dökülüverirdi gözyaşları
Hem her gözyaşı sorasında giderlerdi yanımdan
Tıpkı sen gibi olurdu gidişleri
Bir şarkı bin hançer gibi
Tatlı bir sarhoşluk, tarifsiz acılar kalırdı bana ardından
bir de tutam tutam dağınık saçlar
Ah! ben ne yapsam?
Ah! nasıl yaşasamki bilemem
Hemen Sonralarında bende ölüm düşünceleri
Bir urperti sarar ki bedenimi
Bu ürpertiki dünyalarımı sarsar senden öte
Hala alışamamışım ölümlere
Yok olup gideceğimizi kavrayamaz aklım
Hem sen yanımda iken ölmek isterim
Sen şarkılar söylerdin, ben ölürdüm
Şarkıların bahar kokar, vatan kokar, çocuğunu emziren ana kokar.
Sonra bahar kokarak ölürdüm.
Belki papatya belki manolya kokusu kalırdı ardımdan
Bir çiçekçi dükkanından daha güzel kokacaktı belki ölümüm
Daha cıvıl cıvıl daha canlı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YALNIZ KÖŞK
PoesíaKaybedecek bir şeyin yoksa susamazsın hayal edeceğin aşkın yoksa umutlanamazsın katlanamazsın atlatamazsın tüm yaşananları yoksayamazsın.. yoksa elinde avcunda zaman gözyaşlarını susturamazsın.. ANLAYAMAZLAR DERDİNİ ANLATAMAZSIN