Bakışları o kadar ürkütücüydü ki soğuk olan ellerim iyice buz kesmişti. Kafamı zorda olsa çekip yerimde rahatsızca kıpırdandım.Rahatsız olduğumu anlamış olacak ki gözlerini denize çevirdi. Derin bir nefes aldım fakat hala bedenim gerginliğini koruyordu.Umarım ağladığımı farketmemiştir diye düşünüyordum ki;
"Neden ağlıyorsun?"
Ahhh!!! Ağladığımı farketmşti işte.Tam onu ilgilendirmeyeceğini söylemek için ağzımı açmıştım ki;
"Yeter artık senin zırlamalarını dinleyemem."
NEE!!!! Bu adam ne diyordu böyle!!
Tamam sakin ol Zehra sakin ol...Derin nefes al...
"Afedersiniz bana mı dediniz."
"Kes şunu tamam mı sesin başımı ağrıtıyor."
BENİM SESİM!!
BENİM!!
SESİMM!!
Sakin ol...Nefes al...Sinirden dişlerimi o kadar sıkmıştım ki çenem ağrımaya başlamıştı.Dişlerimin arasından tıslayarak konuşmama engel olamamıştım.
"Sen...sen ne diyorsun be!! Ben mi dedim yanıma otur diye. Hem sanane ya sanane ağlarımım ağlamam sanane!!"
Sonuna doğru sesim yükselmişti. Adam ürkütücü bakışlarını yüzüme çevirdi. Çatık kaşları bakışlarını mümkünmüş gibi daha da ürkütücü kılmıştı.
"Bana mı dedin ufaklık!"
Sesi olduğum yere sinmemi sağladı.Az önceki sinir şimdi çoktan korkumun arkasına saklanmış ürkek bir şekilde olacakları bekliyordu.
"E..Eve.tt sana dedim bay kaba."
Sesim başta biraz titremiş olsada toparlayabilmiştim.Sert çehresi birden gevşedi ve alayla gülmeye başladı fakat sesi hala sertliğini koruyordu.
"Bay KABA he başımda bir sürü dert var birde seninle uğraşamam bayan UFAKLIK!!."
Ağzımın o şeklini almıştı şaşkınlıktan.
Sinirden ellerimi sıkmaya başlamıştım."Sen..sen ne diyorsun bee!! Ukala kendini beğenmiş maganda,dağ ayısı,
"Kendine gel ufaklık, hem derdin ne senin ?"
"Şuna bak yaa hem suçlu hem güçlü okadar şey söyledi şimdide üste çıkmaya çalışıyor bay KABA! Birde gülüyor karşımda neymiş niye ağlıyormuşum,sesim başını ağrıtmışmış sana zorla buraya gel otur demedim hem sanane bunlardan bana bunları söylemeye hakkın yok?""Tamam ufaklık bukadar sinir bünyene zararlı bi sakin ol o sözleri sana demedim telefonla konusuyordum sadece "
Kapşonunu çıkardığında kulaklığını görebiliyordum. Yerin dibine girmek istedim ne yani tüm bu sözler bana değilmiydi kendimi 9 yerimden bıçaklayıp intihar süsü vermek geliyordu."Şimdi sinirin geçmiştir umarım sana tavsiye büyüklerine karşı böyle çıkışlar yapma ufaklık!"
Alaycı bir gülüş atıp önüne döndü. Hızlıca yerimden kalktım artık bu ukalanın yanında daha fazla kalamazdım.
Hem bi saniye ya,günlerce beni takip eden oydu. Sormak için arkamı döndüğümde çoktan ortadan kaybolmuştu bile. Salaklık sende Zehra Hanım okadar laf söyliyeceğinize sorsaydınız neden peşinde oldugunu. Neyse artık çok gecti eve gitmek için bir taksiye bindim markete uğramam lazımdı bu yüzden mahallenin girişinde inip biraz yürüdükten sonra markete girdim. Kaç gündür doğru düzgün birşey yememiştim. Ne bulduysam doldurdum arabaya, marketten çıktığımda yağmur hızlanmıştı koşa koşa eve kendimi zor attım.
Poşetleri açıp hepsini teker teker dolaba yerleştirdim yine hiçbir şey yiyesim yoktu,kendime bir yeşil çay yapıp salondaki koltuğa uzandım.
Herşeyden sıkılmıştım neden terkettiler beni neden? Onlar olmayınca hiçbir şey yolunda gitmiyor işte. Evimiz,paramız pulumuz olmasa da olurdu sadece onlar olsaydı eskisi gibi mutlu olsaydık.
Kendime gelmek istiyordum artık, biliyorum onlar bu hale gelmemi istemezlerdi. Ayakta durmayı başarabilirdim yardım almadan, Doruk olmadan bunu yapabilirdim,ama önce kendime gelmeliydim. Üzerime bişey almadan kapıya yöneldim ayakkabılıktan ayakkabılarımı alıp dışarı çıktım. Bardaktan boşalırcasına yagan yağmurun altına geçtim sesimin çıktığı kadar ağlamaya bağırmaya başladım "neden ben hayat neden!!!! Ne yaparsan yap yıldıramazsın beni " gücüm kalmamıştı yolun ortasına yığıldım sesim daha çok artıyordu gözyaşlarım yağmura karışmıştı. Bir elin omzuma dokunmasıyla kendime geldim dönüp baktığımda gelen Sevgi teyzeydi annemin çok yakın arkadaşıydı bilhassa kankası"Zehra kızım iyi misin? Korkutuyosun beni gel hadi içeri geçelim hasta olucaksın. Annen seni böyle görsün ister misin? hadi gel canım hasta olucaksın"
Hiçbir yere gitmek istemiyordum zorla kolumdan tutup omzuna attı "hadi kızım topla kendini korkutma beni " eve geldiğimizde kapı açıktı zaten iceri girip üzerimdeki sırılsıklam kıyafetleri çıkarıp kalın olan kıyafetlerimden giydirdi "dinlen biraz Zehracım odana çıkmak istermisin ?" istemsizce kafamı salladım merdivenleri çıkmaya halim yoktu. Kolumdan tutup salondaki koltuğa oturttu üzerime battaniye örtüp odanın sıcaklığını artırdı daha fazla dayanamayıp uykuya teslim oldum.
💤💤💤💤💤💤💤💤💤
Odaya vuran Güneş uykumu bölmüştü ama gözlerimi açmakta zorlanıyordum gelen ışık gözlerimi kamaştırmıştı elimi gözlerime koyup istemsizce doğruldum. Sevgi teyze gitmiş olacaktı ortalıkta gözükmüyordu , başım çatlıycak gibiydi yanı başımda duran ıslak bezi gördüğümde ateşimin çıkmış olduğunu düşündüm. Mutfaktan gelen seslere yöneldim mis gibi kokular geliyordu burnuma kapıyı açıp kafamı uzattığımda içerdekinin Doruk olduğunu görebiliyordum.
" Sen nerden geldin buraya ?""Nasıl olduğunu sormak için aradım fakat açmadın bende meraklandım buraya geldim kapıyı komşun açtı ve senin ateşlendigini söyledi, kadıncağaz yorgun gözüküyordu onu dinlensin diye eve gönderdim hadi bakalım kahvaltıya."
"Yemek istemiyorum ben ."" Mızmızlanmak yok sarı civciv bunların hepsi biticek."
Suratımı asıp sandalyeye oturdum yanıma yaklaşıp ateşime baktı. "İyisin iyi ateşinde düşmüş." " Kötüye bi şey olmaz canım." "Ukalalık etmede ye şu yemeğini hadi. "
Neden bilmiyorum ama kendimi birazda olsa değerli hissediyordum mutluydum kimse beni üzemezdi artık ama ismini bilmediğim o gizemli çocuk hala aklımdaydı.
Beynimiz 'negatif kutuplanma'ya sahiptir yani kötü anılarımızı daha çok hatırlarız. Beynimiz, bu sayede kendimizi korumamıza yardım eder. "Aynı hatayı bir daha asla yapma!"
Umarım bu bölümü beğenirsiniz iyi kötü her türlü yoruma açığım uzun zaman oldu yeni bölüm yayınlamayalı sizleri seviyorum❤❤ sevgilerimle....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYBOLUŞ
Teen Fictionİnsanları ne mutlu edebilirdi. Fazla sevgimi yoksa paramı... Aklımda cevabını bilmediğim sorular... İnsanlar parası yüzünden sevmediği işleri yapıp,var olmak için mutsuz hayatlar sürüyor ,çoğu insan birbirleriyle çıkar ilişkisi kuruyor.Bense bu dün...