"Hinata!" Dedim koşarak ve Hinata'nın yanına gittim.
"Ren-san gelmene memnun oldum." Dedi Hinata.
"Bana -san ekiyle seslenmene gerek yok." Dedim gülümseyerek. O da kızararak güldü.
"Mm şey... Ren, Naruto-kun ile yakın arkadaşsın... O-o-o şey n-nasıl? İ-iyi mi? Genin oldu değil mi?"
"Evet. Çok da güçlü. Çok iyi bir Shinobi." Dedim gülerek o da güldü.
"B-ben o-ondan hoşlanıyorum Ren! A-ama c-cesaretim yok." Dedi.
"Biliyorum hoşlandığını." Dedim.
"E-eh ama Naruto-kun fark etmemiştir değil mi?"
"Yok o aptalın anladığını sanmam." Dedim. Bana Naruto hakkında soru sordu ve yaşadığım yere doğru gittim.
Binadan içeri girecekken birine çarptım. Bu geçen Ryo'nun ağlattığı kız değil mi?
"Ee özür dilerim." Dedim.
"B-ben asıl ö-zür-" dedi kız korkuyla.
"Neden kapıda bekliyorsun?"
"Anahtarımı kaybettim >_<"
"Evime gelebilirsin." Dedim kapıyı açarak.
"G-gerçekten mi?" Dedi ve evime girdi.
"Adın ne?"
"Kerria." Dedi.
"Ben Ren. Şey Kerria-chan kaç yaşındasın?"
"9"
"Ailen- pardon." Dedim sorumun mantıksız olduğunu fark edince.
"Tek abim var."
"Niye abinin yanında kalmıyorsun?"
"Kendimi ninjalığa hazırlıyorum." Dedi.
"Anlıyorum Kerria-chan." Dedim gülerek. Çok tatlıydı. "Abinin adı ne?"
"O bir Jounin. Adı Yukio-"
"Eehhh! Yukio-sensei mi? Ama sen tatlı- o korkunç!" Dedim şaşkınlıkla.
"Onu tanıyor musun?" Dedi kız.
"Evet. Bizim takımın kaptanı aynı zamanda öğretmenimiz." Dedim.
"Anladım. O gerçekten korkunç olabiliyor." Dedi. Ona yatak hazırladım. "Küçükken beni sık sık korkuturdu."
"Tahmin edebiliyorum." Dedim ve yattık. Sabah kalktığımızda saat 07.00di.
"Kerria-chan uyan!" Dedim. Uyandı ve akademiye gitmek için kalktı. Ben de görev için kalktım. Üstümüzü giyinip çıktık.
"Oni-san...Ben anahtarımı kaybettim." Dedi Kerria Ryo ile kapıda bekleyen Yukio-sensei'ye sarılarak.
"Hahaha." Ryo kahkaha attı.
"Anahtarını bende unutmuşsun. Sorun yok." Dedi Yukio-san Kerria-chan'a anahtarı vererek.
"Arigato nii-san." Dedi Kerria.
"Biz göreve gidiyoruz bu kahvaltı ve öğle yemeğin!" Dedi Yukio-san çantasından iki tane yemek kabı çıkararak.
"Arigato nii-san." Dedi ve eve girdi.
"Yukio-sebsei neden onu tek başına bırakıyorsunuz?" Dedim.
"Hayata hazırlamak için." Dedi Yukio-sensei ve Mia da geldiğinde yan bimaya yani hokagenin olduğu odaya gittik.
"Yu-chan! Nasıl bir görev alcaz sizce?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Naruto Fanfiction-
FanfictionÇakralarıyla bilinen Akane klanı... Bu klandaki üyelerin çakraları normalden çok daha fazladır. Klanın güçlü bireylerindeki çakra miktarı bir bijuu'ya eşit sayılır. Bu klan çakrasının renkleri ile de bilinir. Bir zamanlar 'Yıkıcı' 'Canavar' 'Durdur...