5.bölüm

272 12 3
                                    

Bir insanın gözleri böyle derinden bakarmı? Ya kokusuna ne demeli hem tatlı hemde ekşi aynı portakal. gibi...
Kokusu ve gözleri adeta beni benden alıp beni başka diyarlara sürükledi.Sadece o ve ben vardım...
Onun harkulade gözlerinde herşeyi unuttuğum anda biri gelip kolumdan tutup kaldırınca kendime geldim.

"Kızım kalksana" demesiyle kendimi toplayıp okyonus gözlü adamdan gözlerimi ayırıp kalktım. Sinan bey, hala oturan Okyonus gözlü adamın yanına gidip mahcup sesiyle"Afedersiniz Yankı bey"kafsını bana çevirip"eleman daha yeni bugün başladı bidaha olmaz efendim"deyip tekrar ona döndü..

Oturduğu yerden kalkıp karşıma geldi.Bende hemen kafamı eğdim tabi... Beni süzmeye başladı."Sen niye özür diliyorsun Sinan ? Özür dilemesi gereken kişi sen değilsin"

Sinan beye söylüyordu.Ama lafları banaydı.bende kafamı kaldırıp gözlerinin içine baktım..

Özür bekliyordu benden.. Sen kimsin yaaa? Hem
Niye ben diliyormuşum... arkadaki masa da oturan kızlar çelmek atmasaydı düşmezdim.Adamda suçlu olmadığımı biliyor ama beyfendinin egosu tavan yapsın tabi.Sinan bey dirsegiyle dürttü beni Sinan beye dönüp tekrar Karşımda ki adama döndüm.El mahkumuyum mecbur dilemek zorundayım.

Dişlerimi sıkarak"Affedersiniz Yankı bey ben..istemeyerek oldu arkadan çel-"lafımı tamamlamadan arkasını dönüp

"Bahane yaratma da işine dön,bidaha olmasın böyle bişey"

Arkasından şaskınca bakakaldım..

Bohone yorotmo do isone don,bidoho olmoson boylo soy

Gıcık şey ne olacak.hah bide arkasını dönüp gidiyor egoist..

Sinan beye dönüp" kim bu Sinan bey?" diye sordum.

Oda bana bakıp kolumu tuttu yumuşacık sesiyle"Yankı bey buranın sahibi. Çok titizdir,Ve biraz da bu konularda hassas sen onun kusuruna bakma kızım.hadi işine dön sen azar işitmayelim yine" dedi.

Bende kafamı tamam anlamında sallayıp İşime kaldığım yerden devam etmeye başladım...
Bana çelmek atanlar beni gördükçe gülüp kahkaha atıyorlardı.

Onların yüzünden ilk gün den ceza almıştım. Yanki bey ,Sinan beye benim bugün vardiye ye kalmamı söylemiş...

Tam gidip onlara çatacakken sabah iş arasın da tanıştığım Sevil kolumu tuttu"Bırak Sevil yaa geleli bana gülüyorlar,çelmek te attılar.Onların yüzünden de cezalıyım zaten.Daha da gülüyorlar, bişey demedim diye iyice azıttılar. şunlara bak"deyip kafamla onları gösterdim.

Sevilde o yana bakıp tekrar bana baktı"Bak Mira takma onları yeni başladın ya, onların amacı seni kovdurtmak.her yeni gelen güzel kıza böyle yaparlar"

gözlerimi pörtletip "Bunlar hep burdamı yani?"

Evet anlamında kafa sallayıp kulağıma eğilip"Yankı beyin sevgilisi diye tanıtdıyor herkese kendini ama gerçeği bilen yok tabi...hergün Yankı beyi görmeye gelir buraya"dedi.bende kızı hemen süzmeye başladım

Kız güzel değil bikere! ! ! Kimi kandırıyorum benim bile dibim düştüm.Yankı bey bu kızla sevgiliyse işi zor valla.Tamam kız güzelde biraz burnu havada tipi var.

Sanane !!

Doğru bana ne o onun derdi.
Ben kızı süzerken Kapıdan Yankı bey girdi.Sevil hemen beni bırakıp işine döndü bende sap gibi kaldım ortada Alacağın olsun Sevil...
İçimden Sevile atarken Yankı bey beni fark etti.

Eee farkeder tabi ortada mal gibi dikilen birini görünce adam haklı olarak ne olduğunu anlamak için oda durmuş bana bakıyordu tabi.

Bir süre bakıştık benim acilen bu durumdan kurtulmam lazım.Ne yapsam diye düşünürken Yankı beyde bana doğru ilerlemeye başlamıştı.Son anda aklıma jeton düşmüş gibi lestorantın mutfagana koştum.

Söz Sahibi...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin