Multimedia Savaş...
Merve'nin okudukları karşısında şok olmuştum. Ya gerçekten de biri benimle dalga geçiyor ya da gerçek annem... Ama olamaz ki onlar trafik kazasında ölmüşlerdi. Bunun imkanı yok. Annemin mezarı bile var. Yoksa annem yerine başka birisi mi yatıyor.
M: kanka bu doğru mu ?
Merve'nin sorusuna cevap veremedim. Çünkü o sırada hem ağlıyor hem de düşünüyordum.
Irmak ise beni teselli etmeye çalışıyor ve anladığım kadarıyla o da düşünüyordu.D: kızlar sizce bu olabilir mi?
I: yaa tabiki de olamaz, yoksa olur mu? Yaa ölmedi mi senin annen. Yaa hadi başka birisini gömdülerse... Yaaa cevap versenizee!!
Ö: yok yaa olmaz biri dalga geçiyor senle....
D: olabilir ama mesajda belirtmiş "seninle dalga geçmiyorum, ben senin öz annenim" diye
M: ama senle dalga geçecek birisi de yazmış olabilir, daha gerçekçi durması için..
I: Merve doğu söylüyor.
D: bizim bu numarayı bulmamız lazım.
Ö: nasıl bulucaz. Gizli numaradan aramış.
D: Uygulama falan yok mu ?
I: Var. Beni arıyorlardı ben de uygulamayı indirmiştim sonra numaraları gözükünce ben de onları aramıştım.
D: Uygulamanın adı ne hatırlıyor musun?
I: Neydiii... yaa dilimin ucundaaa.. bulucamm bekle biraz.. hmm tamam buldum Cia olması lazım.
Ö: Evet bilitorum uygulamayı.
D: tamam ben indireyim.
M: saat çok geç oldu.
I: yarın tatil zaten bişey olmaz.
Ö: Hayır tatil değil, yani tatil de etütümüz var.
D: ona isteyen katılmıyor mu yaa!?
M: geçen yıla kadar öyleydi ama bu yıl üniversite sınavı olunca son sınıflara zorunlu.
D: Neyse peki o zaman.Biz böyle konuşurken herkes yatmış bir tek biz kalmıştık.
D: kızlar hadi yatalım sabah bakarız daha fazla rahatsız etmeyelim.
I: sen merak etmiyor musun?
D: ediyorum ama korkuyorum da.
M: fazla merak iyi değildir sonra bir yerimize falan kaçar aman ben söyliyim şimdiden.
Ö: aynen uyuyalım sabah bakarız.
I: off peki iyi geceler.
D: İyi gecelerrr..2 saat sonra yani saat gece 02:16
Uyumaya çalışıyorum fakat uyuyamıyorum. En sonunda dayanamıyıp ayakkabılarımı ve montumu giyip dışarıya çıktım. Biraz yürümekten zarar gelemez. Hem düşünürüm de diyerekten parka doğru yürümeye başladım. Mickey Mouse lu pijamalarımla dışarıya çıkmak biraz saçma olabilir ama ne olacak kim görecek sanki...
Bir banka oturdum, ve düşünmeye başladım. Gerçekten de annem yaşıyor olabilir mi? Eğer yaşıyorsa niye yıllar sonra onu unutmaya başlamışken bana böylebir mesaj atsın ki?
Ben düşünürken bir erkek sesi duydum:
- Şşştt güzelimmm gece gecee nee işiiin vaaar seniin buradaaa ?
- Git başımdan bee
- Ama böyle yapmaaa belki sohbet ederrrizz hee ne derrrsiin
- Hayır defol burdan bak polis çağırırım onunla sohbet edersin karışmam.
- Yaa niyee naz ediyoorsuuunn isteerr seeenn evee giddeliim.
- Yaaa git!! başlatma evine sohbetine defol burdan pis sapıkkk.
- Madem öyle diyorsun sen bilirsin güzeliimm.
- Güzelim demee bana
Ben adamın lafına takılmışken bir bıçak çıkarttı! Küfür etmeyen ben en sonunda :
- Si.tir
Arkamı dönüp koşacakken arkamda da bir adam gördüm aynı zaman sağ ve sol tarafımda da öyle.
- İmdaaatt yardım ediiinnn lütfenn imdaaattt
bağırmalarıma devam edecekken ağzımı bir bezle kapattılar ve sanırım bu gazlı bezdi hani şu adam bayıltmak için kullanılanlardan..... Gözlerim karardı ve en son Barış 'ı gördüm.Deniz bayılmadan 1-2 dakika öncesi Barış'ın burnundan:
Dışarıda tek başıma dolaşmaktan çok sıkılmıştım ve Umut'u arayıp o çok önemli uykusundan uyandırdım:
B: kanka naber
U: uyuyorum sen
B:ne yapıyorsun dememiştim ama neyse
U: bilerek öyle dedim hani belki vicdan azabı çersin ve telefonu kapatırsın diye....
o devam edemeden sözünü kestim ve
B:her zaman buluştuğumuz parka gel canım sıkıldı Savaş'a da haber ver.
dedim ve kapattım. Yoksa bu mal daha çok boş konuşurdu. O sırada :- İmdaaatt yardım ediiinnn lütfenn imdaaattt diye çığlık atan bir ses duydum. Ses bana tanıdık geliyordu ya neyse...
Oraya doğru koşmaya başladım. Geldiğimde ise 4 adam bir kızı etrafını çevirmişlerdi. Kızı karşısındaki adam cebinden bir bez çıkardı ve kızın ağzını kapattı. Kız ancak yere düşünce yüzünü görebildim. Bu Deniz'di....
Düşünmeden hareket edip adamlara doğru yaklaştım bir tanesini arkasından gelip kafasına yumruk attım ( inanın o nasıl oluyor ben de bilmiyorum ) zaten sarhoş oldukları belliydi hemen bayıldılar. Deniz'i bayıltan adam ın da karnına tekme attım. Sıra en kötüsü bıçaklıya geldi. Bıçağı saplamaya çalışyordu ama beceremiyordu. Tabii bu çok iyi birşey. Elinden bıçağı alsam yeterdi ama o da çok zor. Bıçağı almaya çalışırken sol elimi biraz kesti. Adam üstüme doğru gelince Umut arkasından gelerek bir güzel onu patakladı o da bayılınca yanıma geldi.U: kanka iyi misin ?
B: iyiyim elimi sıyırdi biraz ama çok acıyo
U: burdan elin berbat gözüküyor.
B: beni boşver de Deniz nerede ?
U: Savaş 'ın yanında ayılmasını bekliyor.
B: polis çağırdınız mı ?
U: yok çağırmadık bekle ben arayayım..
B: tamam hadi Savaşla Denizin yanına gidelim.
U: sen de ne Deniz meraklısıymışsın.
B:sanane lan yürü hadi!!
U: tamam kızma seni hastaneye götürelim de sargıya alsınlar.
B:iyi hadiYanlarına geldiğimizde Deniz hâlâ ayılmamış Savaş etrafa bakınıyordu.
S: lan nerede kaldınız beni burada bırakmasaydı Umut hepsini döverdim.
Savaş benim tam zıttım. İsimlerimiz den de anlaşılacağı gibi ben barışmaktan yanayım o ise savaşmaktan yana... çok iyi anlaşırız. Çok zıt özellikte olmamıza rağmen çok iyi anlaşırız.
U: hee döverdin bıçaklı vardı mal
S: ya kess bebe dövemedim demiyo da
B: tamam yeter hastaneye gidelim hem Deniz de ayılıyor.
U: arabayla geldik kanka
arabaya bindik ve hastanenin yolunu tuttuk...
Arabayı Umut kullanıyordu. Savaş onun yanında ben ise Deniz ile arkada oturuyorduk. Saat 4'e geliyordu Umut Savaş' a fısır fısır birşeyler söylüyordu.U: Savaş kanka Barışla yanınıza gelene kadar Deniz de Deniz diye tutturdu.
Diyip güldüler.B:sizi duyabiliyorum
U: eee yanii
B: sesinizi kesiin
S: tamam kanka da ayarlamamızı falan istersen bak çekinmeden gel söyle... diyip tekrar kahkahalarla güldüler.Sert bakışlarımı aynadan gören Umut sesini kesince Savaş da sustu.
U: hastaneye geldikk
Umut'un arabasından sargı bezi çıkınca onunla elimi sarmıştık. Ama arabasında sargı bezi ne arıyor hiçbir fikrim yok.Deniz'i bir odaya aldılar benim de elimi tekrardan sardılar. Deniz'in telefonundan arkadaşlarını aradık. Kısa sürede onlar da geldiler. Savaş Öykü'ye yiyyecekmiş gibi bakıyordu. Yanına gidip istersen ayarlayalım diyince kızlar ds güldü sadece Öykü gülmemişti.
S: ne yapayım ben onu tipe bak bii diyip tek başına kahkahalarla güldü.Ö: ayy sen önce kendi tipine bak maymun suratlı seni..
S: kızı senin maymun suratlı dediğin bu çocuğu ne kızlar istedi yalvar dı da ben kabul etmedim.!
Ö: yalanı yesinler..
M:aaa Öykü lütfen böyle yapma
diyip sakinleştirmeye çalıştı. biz de beklemeye başladık.Deniz'in Gözünden:
Uyandığımda bir odadaydım. Etrafa bakınca hastanede olduğumu anladım. Ama buraya nasıl geldim? Bana ne oldu? yani anlayacağınız kafamda deli deli sorular :D .
Odaya bir hemşire girdi.- uyandınız mı ?
- yok uyanmadım töbee töbee
- anlayamadım
- yaa evet ne zaman çıkıyorum buradan?
- hemen şimdi çıkabilirsiniz.
diyip odadan çıktı.
ben de hazırlanıp çıktım. Beni gören kızlar hemen yanıma geldiler.I: ne olduu sanaa?
Ö: iyi misiinn?
M: bir şey oldu mu ?
S: kızlar...kızlar...kızlarr... susun da olayı anlatalım diyip herşeyi anlattılar.
M: sen nasıl gecenin bir vakti dışarıda dolanırsın
D: uyuyamamıştım
I: ya sana zarar verselerdi!!!
D: off tamam hadi gidelim artık!
Ö: Katılıyorum uykum var !!!
B: hadi binin arabaya da sizi bırakalım.
M: siz nereye gidiceksiniz
Ö: bizenee!!
S: evimize bizim ailemiz evimiz var !
Ö: yüzümüze vurmak zorunda değildin ayrıca biz yetim değiliz!
S: aman hadi Umut bas gazaaOkula varınca :
D:çok teşekkür ederiz. Herşey için ve beni kurtardığınız için...
B: rica ederiz ne demek hadi müdür görmeden çabucak girin içeriye
D: görüşürüzz
B: görüşürüz
diyip okula girdik hızlıca yataklarımızın yanına gittik. Bugünün özeti ; "KAHRAMAN BARIŞ"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İlk ve Son Aşk
Teen FictionMerhaba sevgili günlük ben Deniz 15 yaşındayım. Hayatım tam anlamıyla berbat. Annem ve babam ben küçük yaşta öldüler. Kardeşm yok. Irmak ile beraber bunların üstesinden geleceğiz. Birbirimize olan güvenimiz sonsuz. Yeni arkadaşlar yeni ortam, bakalı...