Araba yurdun otoparkına geldiğinde Henh arabasını Ktant'ın arabasının yanına geldi. Ktant hemen arabadan indi kapıyı tutarak "hayatımın anlamı, bitanem ben emrinin amadeyim"demesiyle Yinki arabadan indi " ben hiç dünyanın en yakışıklı adamına iş yaptırır mıyım "der. Tabi Henh yine araya girer "sevginizi benden uzak olduğunuz zaman yapın" numaradan sinirlenmiş gibi yapınca hepsi güldüler. Yinki birden endişeli bir sesle "hayatım bu senin araban mı?" demesiyle Ktant arkasını dönüp arabaya baktı "hayır aşkım bu araba artık ikimizin" dediğinde Yinki'nin fark ettiği şeyi Henh de fark etmişti "kanka arabanın tekerleklerini patlatmışlar." Ktant arkasını dönüp arabanın tekerlerine bakmasıla sinirlenmesi bir olmuştu. Ktant arabasına düşkün biriydi. "Gidelim müdürün yanına o bunun kimin yaptığını bulur ve cezalandırır." Yinki'nin bunu söylemesi Ktant'ı biraz olsun satinleştirmişti. Üçlü birlikte müdürün odasına doğru gidiyorlardı , sekretere durumu kısaca anlatıktan sonra sekreter "müdür bey şuan odasında değil geldiğinde size haber veririm" Ktant buna daha çok sinirlendi ve "ben odama gidip babamı arayıp buraya bir tamirci göndermesini isteyeceğim hadi sonra ğörüşürüz" der demez merdivenlerden çıkar. Ktant'ın babası krallığın en iyi komutanlarından biridir Ktant ondan fazla birşey istemezdi çünkü kendi ayaklarının üzerinde durmak ister annesi daha Ktant küçükken öldüğünden anne sevgisinden mahrum kalması yetmezmiş gibi babası da işinden dolayı oğluyla fazla ilgilennemiyordu ve biriyle de evlendiğenden dolayı babasını hiç sevmedi. Telefonu eline aldı nakadar aramak istemese de aramak zorundaydı, arama tuşuna basıp kulağına götürdü üçüncü çalmada telefon açıldı karşıdan şaşkınlık belirten bir ses "alo Ktant sen misin?" deyince Ktant soğuk ve nefret dolu bir sesle "evet baba benim oğlun" deyince babası" ne oldu hasta mısın sesin kötü geliyor!" Ktant elini sıkıp"Yok baba gayet iyiyim birileri tarafından arabamın tekerlekleri patlatıldı" deyip derin bir nefes aldı" kusura bakma oğlunda 4 tekerlek parası olmadığından senden istiyor."dediğinde babası neşeli bir sesle " dur ben sana yeni çıkan son model bir araba gönderem " dediğinde Ktant çok sinirlendi, bağırarak "hayır baba sadece 4 teker ve bir usta göndersen yeter" babası tam birşey söyleyecekken Ktant "telefonun şarjı bitiyor sonra ben ararım seni" deyip telefonu babasının suratına kapattı. Halbuki şarjı bitmemişti. Telefonu kapattıktan sonra telefonu duvara vırlatacakken tekrardan babasından birşey istememek için atmadı. Ktant nakadar güçlü bir kişiliğe sahip olsa bile gözyaşlarını tutamadı yatağına çıkıp uzandı ve olanları kafasında tartıyordu Sroto onlardan önce çıkmıştı okuldan pek kim yapmış olabilir diye derin düşüncelere daldığında kapı açıldı. Henh içeri girer girmez "Ktant çabuk gel müdür bizi çağırıyor" dediğinde Ktant hemen aşağıya indi. Hızlı ve sinirli adımlarla müdürün odasına doğu ilerlediler. Odaya geldiklerinde tam kapıyı çalacakları anda arkadan bir ses duyduklarında durup arkalarını döndüler ki gelenin kim olduğunu görebilmek için. Yinki geliyordu "bensiz nereye gidiyorsunuz" diye tekrar seslenince Ktant ve Henh gözlerini devirip onları bekledi. Yinki gelince Ktant kapıyı çaldı içeriden 'buyrun' sesi gelince içeri girdiler. Müdür Ermay "çocuklar sekreter Dellird durumu anlattı kimin bunu yaptığını biliyor musunuz?" deyince Ktant "yok efendim bizde kameralardan bakarız diye düşünmüştük" deyince müdürün yüzü asıldı ve "çocuklar olanlardan haberiniz yok mu? Güvenlik sistemler bugün yenilendiğinden dolayı bugün kameralar devre dışı." demesiyle Ktant çok sinirlendi. Odadan çıktıktan sonra Ktant sakinleşmek için spor yapmak istediğini söyleyip Henh ile Yinki'nin yanından ayrıldı. Savaş okulu olduğundan dolayı spor salonu en son cihazlarla doluydu ilk olarak ısınmak için koşu pistine geldi. Her zaman ki gibi kronometrisini başlatı. Koşu bittiğinde kronometyi dondurduğu zaman gördüğü şeye inanamamıştı her zaman yedi,sekiz dakika da bitirdiği koşu pistini şimdi üç buçuk dakika da bitirmişti "lan tam bozulacak zamanı buldun" diye söylenirken Dehyalt yanına geldi. Dehyalt ile aynı sınıftaydılar ama araları iyi değildi, çünkü Dehyalt kendini bilmişin tekiydi ama gerçektende okulda ondan güçlü ve hızlı kimse yoktu.
Dehyalt "ne oldu inek Ktant sen sporda mı yapardın" deyince Ktant onu aldırmayarak "kronometre bozuldu da sözde pisti üç buçuk da bitirmişim." deyince Dehyalt bir kahkaha attı "lan ben dahi 4 dakikada bitiriyorum sen yanlış görmüşsündür o 3 değil 13 tür" tekrar gülünce Ktant buna dayanamadı " o zaman sen zamanı tut ben tekrar koşarım" demesiyle Dehyalt" Sanhiku süre tutsun biz yarışalım mı?"diye sorduğunda Ktant evet anlamıyla başını salladı Dehyalt ve Ktant başlama sınırına geldiğinde Sanhiku geri sayımı başlattı üç iki bir sıfır başla demesiyle ikiside başladı. Ktant'ın önde gittiğini gören herkes etrafa toplandı. Final gözüktüğünde herkes nefesini tuttu. Ktant varınca herkes şaşırdı Sanhiku şaşkın bir şekilde bir kronometreye bir Ktant'a baktı ve bağırdı"iki onbeş " dediğinde herkes alkışlamıştı. Ktant çok şaşırmıştı iki tur koşmasına rağmen hiç yorulmamıştı. İçinden " içimde ki güç o bana ait değil..."Arkadaşlar lütfen emeğe karşı saygınız olsun,küçük bir yıldıza basmak neden bu kadar zorunuz gidiyor....