**Zeynep**
bazen öyle şeyler yaşanır ki bilinçsizce dökülür ağızdan bu sözler.iki günde kararan hayat bir günde bir telefonla sanki yeniden aydınlanır.sonsuza kadar kaybedildiği sanılana bir anda yeniden kavuşulur.güneş bulutların arasından çıkar,gözlerin feri alevlenir,el kol gibi organlara sahip olunduğu hatırlanır birden. herşey bitti sanırken yeniden başlanır yaşamaya.gülümsenir, gözyaşlarıyla ıslanırken yanaklar.
Tam beni anlatıyordu. Daha 1 ay öncesine kadar kararan hayatım,şimdi yeni işimle yeni hayatımla aydınlandı.
O günü asla unutamasam da aklıma getirmek istemiyorum. "Babana bile güvenmeyeceksin bu hayatta" lafı varya işte o tam bana göre. Babama güvenmemeliymişim. Tek dostum sırdaşım arkadaşım babamken şimdi nefret ediyorum. O kadından da babamdan da
Doğru duydunuz o kadın. Benim üvey annem. Tülin
Annemi daha 9 yaşında kaybetmiştim. Babam ise daha 40ı çıkmadan o kadını getirmişti. Daha küçüktüm. Hiç bir sey anlamıyordum. Ne olduğunt ne işler döndüğünü. Taa ki o güne kadar.
O gün evden kaçıp kendi başımın çaresine bakmaya başladım. Çokta güzel baktım. İşim ve kalacak yerim var artık. Önceki hayatımdan mutluyum. O har vurup harman savuran Zeynep gitti. Anlının teriyle parasını kazanan yeni Zeynep geldi.
Evet anlımın teriyle. Bileğimin gücümün hakkıyla. Ne mi yapıyorum.
Hizmetçiyim!!!
Yılmaz holdingin sahibinin kızı Zeynep Yılmaz hizmetçi.
Tabi ki küçümsemiyorum. Aksine mutluyum,huzurluyum daha ne. Önceki hayatıma göre.
Bu hayatımda diğer hayatımı gizliyorum. Kimse bilmiyor benim Zeynep yılmaz olduğumu. Normal sıradan fakir Zeynep Yılmaz olduğumu biliyorlar. Bakalım nereye kadar.
♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧♧
Alıştım artık ya. Bu soğuk insanlara. Sabah kalk,kahvaltılarını hazırla,servis yap,topla,temizlik yap,yemek yap,bulaşık. Rutin işler. Kim mi bu soğuk insanlar Kerem Melis Sayer çifti.
Tek başıma olsam yapamam. Nurgül ablada var. İş yapamadığımdan değil. Bu soğuk insanların arasında yapamam.
Üzerime beyaz gömlek,siyah dizimin altında biten eteğimi giyip saçlarımı bağladım. Yani klasik hizmetçi kıyafeti.
Odadan çıkıp yukarıya çıktım. Ohh kimse uyanmamış daha.
Mutfağa geçtim ilk işim çay ve kahve suyu koymak oldu. Onlar kaynarken bir yandanda masayı hazırlamaya başladım.
Kapıdan bir tıkırtı geldi. Baktım Melis hanım. Yine ne var
M. Daha hazır değil mi kahvaltı.
Z. Hazırlıyorum Melis hanım
M. Saat kaç da bu vakitte hazırlanılıyor
Kolumdaki saate baktım. Saat tam vaktı.
Z. Her zaman ki vakti
M. Cevap verme bir de. 15 dakikaya hazır olacak.
Deyip salona geçti. Sabır dileyip işime döndüm. Kolumdaki saat demişken onu çıkarmam gerek. Marka bir saat. Anlaşılırsa o zaman yandım.
Telefonum titredi. Alıp baktım. Melek arıyor. Meleğim seninle uğraşamayacağım
Sofra hazır olunca tek tek masaya geçtiler. Kim mi?
Kerem Sayer
Melis-Onu sayma bile. O çoktan indi. Pis kadın. Nefret ötesi bir hali var. Acıyorum Kerem beye. Gerçi Kerem beyinde ondan bir kalır yanı yok ya.