LİDYA

6. bölüm

Resepsiyonu aramak ile aramamak arasında geçen sürede  aramamaya karar verdim, iznimi almasa da sızıp kalmıştı yatağımda üstelik  ne beni öldürecek ne işkence edecek nede tecavüz edecek gücü vardı dünyadan bir haber  savunmasız bir şekilde yatışına bakılırsa az önce saydığım über ötesi düşünceleri kolaylıkla  ben ona yapabilirim.   

Tecavüz kısmı hariç hepsini uyanıkken ve ayıkken yapmayı tercih ederim bundan dolayı hem rahat etsin hemde yatağım kirlenmesin diye  önce ayakkabılarını sonrada çorapla yatmaya karşı olduğum için çoraplarını çıkardım nereden esti bilmiyorum ama pantolonu da çıkardım sanırım iyilik meleği kaçtı içime yemin ediyorum hiç bir yerine bakmadım aklınıza kötü şeyler getirmeyin.

Yanımda yabancı biri olunca uyku girmedi gözüme  tüm gece düşünüp durdum bir insan neden bu kadar içer ki hadi içti buna sebep olan ne? iyice merakım artınca bu işin altında kadın olduğunu düşünüp yüzüğü var mı diye ellerine baktım ne yüzük nede yüzük izi vardı üstelik elleri pürüzsüz ve yumuşacıktı. Sanırım Norveçli balıkçılarla aynı kremi kullanıyor olmalı  nereden aklına geldi demeyin  benim beynime bakımlı eller deyince Norveçli balıkçılar geliyor bilinç altıma işlemiş reklamların bunda etkisi çok fazla. Belgeselden arta kalan zamanlarda genelde reklam izlerim tabi bunu yediyseniz.

Konu Norveçli balıkçılardan açılmışken  karaya çıkıp  ağları topladıktan sonra hakikaten ellerine krem sürüyorlarsa  hanim evladı muamelesi görmemek için bizim türk balıkçılardan  uzak durmaları gerekli haa birde   eğer o kremleri ellerini yıkamadan sürüyorlarsa  pek bir ayıplayacağım balıkçı kardeşleri benim gözümde ceo sınıfında olan Norveçli balıkçılar eminim ellerini yıkıyorladır.  Yıkıyorlardır demi ?

Ah ben böyleyim işte beynim çift şeritli otoban gibi çalışır hiç bir zaman bir konuya odaklanamam adamın ellerini anlatayım derken konu nereden nereye geldi demi ?

Adı ne acaba ? görünüşüne  bakılıp bir tahminde bulunursam ağır efsunlu bir ismi olmalı ne bileyim Korhan gibi yada Timur çok çok ileri gidersem Polat bile olabilir tüm sorularımın cevabını uyanınca öğreneceğim.

Yüzünü gözünü kaşını başını incelerken beynimin derinliklerinden Sezen Aksunun ''Kaçın Kurası'' şarkısı yükseliyor itiraf ediyorum Göktaşı çok yakışıklı. Şimdi telefonum olacaktı ki yatağımda ki afeti watsapp grubunda paylaşır sabaha kadar dedikodunun dibine vururduk.  Şebo kesin bilmiş bilmiş 

''Yüzünün veya fiziğinin güzelliğinin yanında mutlaka ama mutlaka bir özelliği eksiktir''  derdi  çünkü ona göre yakışıklı  erkekler kah zekası, kah eğitimi, kah karakteri ile bir yanları eksiktir. Bu tip erkekler ya konuşmayı bilmez, ya gülmesini bilmez.. illa ki öyledir yani, tam olmazlar bu tip erkekler. Hatta odama aldığım için ayrı bir nutuk çekerdi.

Adamı incelerken sızıp kalmışım o sarhoşluktan ben uykusuzluktan aynı kadere mahkum olduk. Bir ara uyanır gibi oldum  uyanmama sebep olan telefon sesiydi yada rüyadam adamın sevgilisiyle kavga edişimdi ne alaka bilmiyorum ama adını dahi bilmediğim yanımda yatan bu adamın sevgilisi  bir vesile ile rüyama teşrif etti ve anlamadan dinlemeden saydırdı ben altta kalırmıyım bir güzel ağzının payını verdim. Filmlerdeki kötü kadınlara benziyordu sesi hatta kötü kadın kahkahası attı atacak gibi sanki.. ne bileyim ses tonunda şerlemesinde   bişi vardı melek gibi kadın da olabilir bilemem tabi..

Bu arada odamda tek yatak olunca mecbur bende yatağın bir köşeni kıvrıldım.Uyku sersemliği yastığa sarılayım derken gök taşına sarılmışım  sarılır sarılmaz fark ettiğim ilk şey parfüm kokusu oldu. Öyle bir parfüm sıkmış ki, kendi kendime söylenmeye başladım. Ulan bu nasıl parfüm, yok yok çamaşır deterjanı teniyle karışmış onun kokusu bu, yoksa böyle kokulu bi parfüm mü var allahhmm çıldıriiciiim :/ diye triplere girdim, bi türlü anlayadım ölü gibi yatan bu adamın mı kokusu yoksa, parfüm mü ? söylene söylene tekrar uykuya dalmışım.

Uyandığımda neredeyse yataktan düşecektim çünkü göktaşının saldırısına uğruyordum bıyık altından gülmeyin o anladığınız manada değil göktaşı daha tek gözümü açmışken saydırmaya başladı 

''Sen ne hakla  benim odamda sabahlarsın seninle konuşmadık mı gecenin başında hem onu geçtim sana ne bana gelen  telefondan da cevap veriyorsun bir çuval inciri berbat ermekle kalmadın içine ettin''

Göktaşı bana saydırırken ayılıyorum ve ayılmamla birlikte o gür sesi sinek vızıltısı haline dönüşüyor.

Hani size gece uykum bölündü uykumda bir kadınla kavga ettim demiştim ya galiba ben ciddi ciddi kavga etmişim.Büyük ihtimalle çalan telefon sesiyle bölünmüş uykum telefon kapandıktan sonra yeniden uyku kısmına dönmüşüm ve sadece konuştuğumu hatırlıyorum ama konu neydi naptık  neden kavga ettik telefonu kim kapattı hiç birşey hatırlamıyorum.

Göktaşına  dikkatimi verdiğimde  sinirli sinirli küfürler savurduğunu fark ediyorum işte o an tepemin tası atıyor hışımla yataktan kalkıyorum

sen kimi kimin odasından kovuyorsun bir kere burası benim odam ve odama izinsiz paldur güldür giren sensin dememle adam gülmeye başlıyor

''Senin odan mı ?'' hala bana inanmıyor 

Kanıt göstermek için hışımla dolabımın kapısını açıyorum elime nedense ilk bikini geliyor bunun senin olma olasılığı sence yüzde kaç diyorum hızımı alamayıp en saçma şeyi çıkarıyorum ped çıkarıyorum peki ya bu ped sanırım buda senin değil eğer seninse türünün tek örneğisindiR Allahım dolabımı neyle doldurmuşum ben ya

Göktaşı elleri belinde benim mini şovumu izlerken keksin çikolata kahvesi gözleri ile  yeter dercesine bana bakıyor '' tamam inandım senin odanmış nasıl ayarttında beni odana attın tipim bile değilsin''

Hırsımı dolaptan alıp tüm gücümle kapağını kapatıyorum meydan okumak niyetindeydim ama yanında cüce gibi kalınca bir adım geri adım atıyorum. Tamam fiziksel olarak göktaşını yerle bir edemem fakat dilimle parça pincik edebilirim.

''Sen sanki tipimsin özür dileyeceğin yerde utanmadan bir imalarda bulunuyorsun ''

''Benim kanıtlarım var ''

''Ne kanıtı be'' dediğim an bir tedirginlik kaplıyor içimi 23 yıllık bana ait olan şeyi haberim olmadan kaybetmiş olamam değil mi ?

Gözleri ile yeri işaret ediyor  gözlerim onun gösterdiği yeri görünce utançtan yerin dibine giriyorum çünkü benim 85 beden siyah sütyenim gelişi güzel yerde ve göktaşı baksırı ile karşımda içime gece giren iyilik meleğini kendimi yumruklayarak öldürmek istiyorum.