AŞK KAPIYI KIRINCA BÖLÜM 2

540 27 7
                                    

Son zilde çaldı ve ilk okul günümüde sadece birkaç rezillikle tamamladım. İlki zaten Austinle yaşadığım rezillikti, diğeri yanlışlıkla erkekler tuvaletine girmemdi ki bütün erkekler buna çok gülmüştü çok komikmiş gibi, diğeri ve bence bu en kötüsü: Amerikan ingilizcesiyle konuştuğum için sınıftaki herkesin aksanıma kahkahalarla gülmesiydi. Berbattı gerçekten. Bunları düşünerek okul kapısına ilerlerken biri koluma dokundu. Arkamı döndüğümde bunun Austin olduğunu gördüm. Bana gülümseyerek:

“- Yarın görüşürüz.” Dedi, ben salak gibi atlayarak:

“- Hey istersen seni bırakabilirim, sonuçta evlerimiz karşı karşıya?” dedim. Bu teklifime sevinmiş gibiydi başıyla onayladı ve arabama doğru ilerledik. Şimdi yol boyunca ben onla ne konuşacaktım ki?

“- Neden İngiltereye taşındın?” soruyu öyle pat diye sordu ki ağzım açık kaldı. Sesimin üzgün çıkmasına izin vermeyerek:

“- Annem ve babam boşandılar.” Gözlerimi yoldan ayırmamaya çalışıyordum, o ise bana bakıp duruyordu.

“- Üzüldüm. Bu arada ben senin aksanına bayılıyorum, sınıftaki salaklara bakma ,bence sana tatlılık katıyor.” Dedi sırıtarak. Şaşkınca suratına baktım ve:

“- Sagol ozaman. Siz ne kadardır burda oturuyorsunuz peki?” diye sordum. Gülerek:

“- çocukuluğumdan beri. Seni evine kadar geçireyim.” Dedi. Ne kadar da centilmen ve tatlı. Başımla onayladım. Anahtarla kapıyı açtığımda içerden 2 kadının gülme sesi geliyordu. Austin sırıtarak:

“- Bu annemin sesi. Sanırım burada.” Demesiyle annem ve yanındaki kadın kapıya geldiler. Annemin yanındaki kadın:

“- Austin,oğlum gel içeri. Siz Elenayla tanıştınız mı?” dedi bana bakarak. Austin gülerek onayladı ve içeri girdiler. Annem kulağıma:

“- Ne kadar tatlı çocuk ama.” Diye fısıldamayı ihmal etmedi. Hepimiz salona geçtik. Gerzek kardeşim ve yanında tatlı bir kız çocuğu vardı. Kesin Austinin kardeşi diye düşündüm. Annem bana bakarak:

“- Elena, Austine evi göstermek ister misin?” bu kadın gerçekten manyak. Evi gezip ne yapacaksak. Austinin kolundan tuttum ve bahçeyi falan gezdirdim. Austin bana sırıtarak bakarak:

“- Odanı göstermedin ama?”

“- Pekii.” Dedim ve odama götürdüm. Odamın beyaz kapısını açtım ve Austin girdi. Etrafa bir göz attarak:

“- Çok güzel bir odan varmış.” Sonra pencereye gitti ve kendi odasına bakıp sırıtarak:

“- Burdanda bayağı iyi görünüyormuş.” Dedi. Omuzuna bir tane şaplattım ve:

“- Ne yani senin odanı gözetlediğimi falan mı düşünüyorsun ha? Saçmalama o yanlışlıkla olmuştu bunun için üzgünüm.” Austin başını iki yana salladı ve beni kendine yaklaştırarak:

“- Öyle demek istemedim. Demek istediğim: her zaman benim odamı gözetleyebilirsin çünkü bende seninkini gözetliyorum.” Gülmeye başladı.

AŞK KAPIYI KIRINCA- TANITIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin