Episode 12. "I Want To Make Her Happy"

3.6K 116 56
                                    

Öncelikle merhaba! Sınırın bu kadar çabuk geçmesini beklemiyordum doğrusu beni çok mutlu ettiniz. Demekki kendimi cidden geliştirmişim ki daha çok beğendiniz ve geçen bölüm 14 Bindik şimdi 15 Biniz. Allahım çok tatlısınız hepinizi çok seviyorum. Hep böyle olun. Bu arada bölüm demek uğraş demektir. Uğraşa biraz saygı duyup bir vote tuşuna basmayı çok görmeyin. Neyse aslında bu bölümün ithafı kesinlikle Zaynsevval1D.

Neyse bu bölüm umarım hoşunuza gider ve vote tuşuna basmayı unutmayın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Neyse bu bölüm umarım hoşunuza gider ve vote tuşuna basmayı unutmayın.
İyi okumalar!
Yazım hatalarım varsa kusura bakmayın.

Bölüm 12 - Onu mutlu etmek istiyorum

Bölüm Şarkısı: ZAYN - iT's YoU

Gözümü açıp etrafa baktığımda küvetin içinde değilde kendimi yatakta buldum.
Çok güzel bir uyku çekmiştim, kendimi dinç hissediyordum. Dikkatimi belime dolanmış bir el çekti. Kokusundan o olduğunu anladım ve elindeki dövmelerden. Arkamı dönüp ona baktım.
Çok güzeldi; elmacık kemikleri, kirpikleri, öne çıkmış dudakları... Kısaca herşeyi.
Yüzüne hayranlıkla bakarken aklıma dün yaşadıklarımız geldi. Dün banyoya girme amacım temizlenmekken daha çok kirlenmiştim ve bu elimde olan bir şey değildi.
Garipti sanki bir kukla beni kullanıyor gibiydim. O ben değildim sanki içindeki kötü taraf ortaya çıkmış ve tüm benliğini hapsetmiş gibi.
Ben bunları düşünürken yanımda kıpırdandığını hissettim ve hemen gözlerimi kapatıp uyuma numarası yapmaya başladım.
Yatakta bir hareketlenme olduktan sonra dudağımda küçük bir öpücük hissettim.
Hareket etmemeliyim.
Hareket etmemeliyim.
Sonra yataktan kalktığını duydum. Gözümü aralayıp ona baktığımda arkasını dönmüş çekmeceden bir şey çıkarttı ve her yerine baya bolca sıktı.
Bu koku, evet onun kokusu.
Ama bu kokuda çok tuhaf bir şeyler vardı. Normal parfüm gibi değildi. Gözümü kapatıp düşünürken kapının açılma sesi ve kapanma sesini duydum. Hemen kalktım ve çekmeceyi ilerleyip açtım.
Bir kutu vardı ve üstünde AFRODİZYAK yazıyordu. İnanmıyorum. Demek ki ondan dolayı o olaylar kendi elimde değildi. Hepsini istemsizce yapmıştım. Çok istekliydim ama bu istemsizdi.
Onun oluyum diye bunu yapması gerçekten tam bir piç olduğunu gösteriyordu. Elimi uzatıp kutuyu aldım ve yatağın üstüne attım. Kenarda bir dolap vardı, üstümde onun eşofmanı ve bluzu vardı ama üstüme bir ceket yada yelek geçirmliydim. Artık ne bulursam.
Dolabın kapağını açıp baktım ve bir ceket gördüm hemen alıp üstüme geçirdim ve yatağa doğru ilerleyip şişeyi aldım ve cebime koydum. Kapıya ilerlediğimde kapı açıktı ve ben çıkabilmiştim.
Koridorda ilerlerken onu gördüm. Üstünde siyah dar bir pantolon ve siyah düz tişört vardı. Bana baktı ve gülümsedi ve yanıma adımlamaya başladı.
"Günaydın karıcığım"
Karıcığım mı? Cidden mi? Midem bulandı.
"Pek günün aydın olduğunu söyleyemeyeceğim Zayn"
"Neden güzelim?"
"Bak" deyip cebimden şişeyi çıkardım ve ona gösterdim. Yüz hatları hemen değişti ve kaşları çatıldı.
"Nerden buldun bunu? Sen benim eşyalarımı mı karıştırıyorsun Katherine!"
"Dün benden yararlanmak için bunu sıktın ve sabah kalktığında ben uyanıktım ve sıktığını gördüm. Kokusunun garip bir koku olduğunu biliyordum onun için sen çıkınca baktım ve ta-ta-ta! Bir afrodizyak ile karşılaştım." Sonlara doğru sesim yüksek çıkmıştı ve bu Zayn'i daha çok sinirlendirmişe benziyordu.
"Bunun seni ilgilendirdiğini sanmıyorum küçük çok bilmiş hanım! Sıkmasam da seni becerirdim. Bunu yaptım biliyorsun ama sana acıdım. Bu güzel bir şey ve ihtiyacımız olan bir şey seninde zevk duymanı istedim. Tabi kendim için de yaptım, ne de olsa tek taraflı pek güzel olmuyor. Ve dün gerçekten harikaydın. Senin bu kadar iyi olacağını düşünmezdim hiç. Yanıldığım için çok hoşnutum." deyip göz kırptı
Ah o gözünü oymak istiyorum. Bir de neler diyor ya! Hoşnutmuş bey efendi. Ah tabi!
"Senden iğreniyorum. Kalbin sikinde atıyor senin. Aklın sikinden başka yerde değil."
"Hayır aklım sadece sikimde değil, aklım ayrıca sende. Hiç çıkmıyorsun ki aklımdan amına koyayım."
Ona iğrenircesine baktım ve ona ne dersem deyim hala sik kafalı olmaya devam edecekti. Daha çok sinir olmak istemiyordum.
Tam arkamı dönüp gidecekken bileğimden tuttu ve kendine çekti. Ah lanet olsun o koku! Burdan acilen gitmeli ve tuzağına düşmemeliydim. Bileğimi çekiştirdim ama bırakmadı.
"Katherine gitme"
"Bırak lütfen odaya gideceğim kaçamayacağımı biliyorum."
Ona arkam dönüktü. Dönemezdim o koku her tarafımı sarmıştı zaten. Bırakmalı Tanrım lütfen dün ki gibi şeyler olmamalı. Daha fazla küçülemem. Tanrım yardım et.
"Tamam beraber gidelim"
Hayır hayır hayır! O gelmesin o odada olacakları biliyorum. Bir şekilde kurtulmalıyım.
"Um, Zayn. Şey ben. Ben biraz. Hah ben acım."
Tanrım çok kötü konuştum kesin bana inanmayacak of lanet olsun.
"Acıktın mı? Niye söylemiyorsun bunu başta hadi hemen gidelim. Günlerdir bunu demeni bekliyorum geldiğinden beri hiç bir şey yemedin."
Elimi tutup beni çekiştirmeye başladığında ben şaşkındım. O beni mi düşünmüştü. Ve yüzü sanki ameliyathanede bir yakınını bekleyen ve yakını kurtulan biri gibiydi. Rahatlamış gibi.
Koridorda bir kaç kapıdan geçtikten sonra bar gibi bir yere girdik. Burası bar mıydı? Ev olmadığını biliyordum ama bar beklemiyordum. Aslında barda değildi barları az çok biliyordum.
Ama bar ise o sesleri duyardım burası hep sessizdi. Bunu ona sormayı düşündüm ama söylemezdi değil mi? O sırada önümüzdeki büyük masaya adımladı ve sandalye çekip oturmam için işaret etti. Tanrım o kibar değildi ve biz bir filmin içinde değildik. Onu anlamıyordum. Bazen melek gibi oluyor -uyurken ve şimdi- bazense -ki buna her zaman desek daha doğru olur- şeytan gibi oluyordu. İşaret ettiği yere oturdum ve sandalyemi itip karşımdaki sandalyeye ilerledi ve oturdu.
"Ne yemek istersin güzelim? Çekinme her ne istiyorsan söyle hemen getirtiyim."
Aslında cidden açtım ve şuan dünyayı yiyecek durumdaydım. Hangisini söylesem bilemedim.
"Zayn şey ben aşırı acım ve hangisini desem bilmiyorum" dedim utanarak ve kafamı aşağı eğdim. Güldü. Tanrım çok güzel gülüyordu. O ses cenetten mi gelmişti?
"Tanrım çok tatlısın. Neyse o zaman bana hepsini say hepsini getiriyim. Sen mutlu ol. Ne istersen."
Hep böyle olsa onunla hiç düşünmeden sevgili olurdum. Niye hep böyle değildi ki sanki.
"Zayn aslında menü gibi bir şey olsa iyi olurdu. Şuan cidden ne diyeceğimi bilmiyorum."
Yine o muhteşem cennet ses doldu kulaklarıma. Çok mu komiktim?
"Sen iste yeter güzelim. Hemen Martin'e söylüyorum bir kaç menü bulup getirir."
"Martin kim?"
"Ah Martin yanımda çalışan sadık bir dostumdur bekle çağırayım. Martin nerelerdeysen o delikten çık gel." diye bağırdı ve o anda 2 adam göründü girişte.
"Martin bu adam kim?"
"Abi istemiştin ya geçen gün"
"Ne istedim oğlum ben daha dün ne bok yedim bilmiyorum."
"Abi doktor"
Ne doktor mu? Neden doktor çağırdı ki yoksa hasta mı. Zayn hemen ayağa kalktı ve kapıya doğru ilerledi peşinden de o 2 adam. Ne oluyor burda?
Bir kaç dakika sonra Zayn, Martin ile geri döndü.
"Zayn ne oluyor?"
"Yok bir şey güzellik önemsiz bir şey. Martin menüler."
Martin önüme 15 - 20 tane menü bıraktı.
"Seç hangilerini istiyorsan. Burda görmediğin bir şey varsa onlarıda söyle."
Ben bir menüyle baş edemem 20 menüyle nasıl ediyim en iyisi aradan sıvışmaktı çünkü içinde bilmediğim türlü şeyler yazıyordu. Rezil olmamak en iyisiydi.
"Zayn sen ne yiyeceksen bende ondan yiyeceğim ha birde pizza. Çok severim de."
"Emin misin sevgilim tam bakmadın bile."
"Evet eminim senin damak zevkin güzeldir. Dediğim gibi birde pizza."
Gülüp menüleri topladı ve Martin'e geri verdi.
"Tamam bende pizza yiyeceğim yanında suffle sever misin? Ve pizzanı neyli seversin?"
"Um aslında karışık ama zeytin olmasın, mantar, mısır, ton balığı kesinlikle olmalı ve evet suffleye bayılırım" deyip gülümsedim.
"Ah aynı fikirdeyim. Martin duydun karımı. O nasıl istiyorsa öyle olsun ve biraz müzik aç ve biraz da mum yak. Karımla ilk yemeğim olacak romantik olmalı biraz. Onu mutlu etmek istiyorum." dedi ve en içten şekilde gülümseyip gözlerimin tam içine baktı. Kızaran biri olsaydım çoktan kızarmıştım. Zayn neden hep böyle değilsin? Tanrım lütfen hep böyle olsun çünkü onu sanırım seviyorum. Ama acı çekmek istemiyorum o hep gülsün istiyorum. Aramızın hep böyle olmasını istiyorum. Romantik olmasada olur. Acı vermesin yeter. Lütfen Tanrım onu istiyorum...

VOTE SINIRI : +20 VOTE GEÇMESSE YENİ BÖLÜM YOK.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 02, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Debt Or Love | ZM +18 |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin