Başlığın çevirisi Yeni yıl mı? Multide uyuyan bir adet Hira. Benim 1 saat önceki halim. Normalde 9:30 gibi kalkan bnm bugün 11:30 da kalkasım tuttu. Bunların hepsi kıyamet alameti söyleyeyim hani. Gençler bu bölüm biraz kısa gelirse kusuruma cidden bakmayın TEOG'a gireceğim için -katliaaaam!- annem yavaştan telefonumu elimden alıyor ve elimden geldiğince iki kitabada taslak atıyorum. Bazı bölümler uzun bazıları kısa olabiliyor. Neyse ben daha fazla tutmayayım. Hepinize iyi okumlar!
Egehan Demir:
Maya beni odadan attı ve Hira'ya pijamalarını giydirdi. İçeri girdiğimde hâlâ uyuyordu. Çok tatlıydı. Tişörtü hafif açılmıştı. (Multi)Saçlarını yüzünden uzaklaştırdım ve üzerine battaniyeyi örttüm. Dün Zehra Doruk Buse Bora Yasmin ve Enis gelmişti. Hep beraber Hira'yı ayağa kaldırıp yürütmüştük.
Baran'ın adamlarından biri vurmuştu Hira'yı. Doktor tam sinir sisteminin merkezinde bir yere vurduğunu söyledi. Allahtan çok güçlü bir silah kullanmamış. Felç bile olabilirmiş.
Hira'nın saçlarını okşayıp alnını öptüm ve koltuğa oturdum. Kapı açıldı ve içeriye cümbür cemaat bizimkiler sesle girdi. Hepsine kızgınca bakıp
"Uyandıracaksınız mallar!"
Diye tısladım. Hepsi sustu. Yasemin"Çok şeker"
Dedi. Bugün yeni yıldı. Kızlar odayı süslemeye başladı. Saat daha 12'ye gelmemişti. Hava karlıydı. Maya iki gün sonra gidecekti. Ayazsa Hira'nın vurulduğunu öğrenince çıldırdı ve ilk İstanbul uçağıyla buraya geldi. Şu anda evdedir herhalde.Hira
"Yaaa gıdıklama!"
Diye boğukça söylendi. Arkamı döndüğümde Zehra'yı Hira'yı gıdıklarken buldum. Boynundan gıdıklanıyor muydu? Omuz silktim. Doruk"Şekerparem gel biz odayı hazırlayalım sonra be sürprizi kalacak"
Dedi ve Zehra'yı Hira'dan ayırdı. Yatağın yanındaki koltuğa geçip oturdum. Telefonumla oynamaya başladım.Hira Özer:
Uyandığımda odada kimse yoktu. Kafamı sağa çevirdiğimde Egehan'ın elinde telefonla uyuduğunu gördüm. Sol taraftada Maya oturuyordu. Kapı açıldı ve içeriye birileri girdi. Buse
"Aaa uyanmışsın"
Dedi ve bana sarıldı. Onlara sessiz olun dedim. Çünkü Maya ve Egehan hâlâ uyuyordu. Hepsi kafasını sallayıp oturdular. İçeri hemşire girdi. Yemeği bırakıp gitti. Buse yanıma gelip yemeklere baktı. Ispanak olduğunu görünce yüzümü buruşturdum ve tabağı ittim."Hadi Hira lütfen"
Dedi Buse. Sonra başka bir kapağı açtı. Salata vardı. Elime çatalı alıp onu önüme çektim."Bugün otlanıcam"
Dedim ve salatayı yemeye çalıştım. Birkaç çatal sonra onuda bıraktım. Buse kaşlarını çattı."Hira lütfen yer misin?"
Dedi. O sırada Egehan uyandı ve gerindi"Yenge ne cırlıyosun ya!"
Dedi boğukça.
"Yardım edin beni zehirliyorlar!"
Dedim. Yasemin
"Hira lütfe-"
"Karnın mı aç?"
Dedi Egehan. Yemeği gösterdiğimde oda yüzünü buruşturdu
"Kantine ineyim en iyisi"
Dedi ve odadan çıktı. Buse"Yemekler o kadar mı kötü?"
Dediğinde çatalı ıspanağa bandırdım. Resmen ıspanak ikiye ayrıldı. Buse"Tamam."
Dedi.15 dakika sonra Egehan elinde sosli ve suyla geldi. Tabağı kenara koydum ve afiyetle sosislimi yemeye başladım. Ne kadar tuhafım değil mi? Daha yeni ameliyat olmama rağmen sosisli yiyorum. Zehra
"Bugün günlerden ne Hira?"
Ded
"Ne?"
Dedim
"31 Aralık!"
"Yono yol mo!"
Dedim. Herkes bana güldü.
"Aralık kaç çeker Hira"
Dedi Doruk. Ona bakıp gözlerimi pörtlettim. Egehan
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya Çetesi #Wattys2017
General FictionBen Hira Özer. Annesi ölmüş ve babası tarafından takılmayan bir kızım. Yaşama amacım yok gibiydi. Bazen oluyor bazen olmuyordu. Kolay kolay yüzüm gülmezdi zaten. Sevmek istedim. Sevilmek istedim. Gülümsemek istedim. Çok büyük şeyler değildi. Ama be...