Gözlerimi açtım ve ilk işim annemin odasına koşmak oldu. Yine yoktu. Aylardır düzenli olarak bu işi yapıyor olmama rağmen annemi bir türlü orada göremiyordum. Bazen hava açmadan koşuyordum ve bakıyordum. Lakin annemi yine orada göremiyordum.
O zamanlar henüz altı yaşındaydım ve insanların: ''Annen yukarıda seni izliyor.'' lafına inanabilecek zekadaydım. Her gece çıkıp cama yalvarıyordum anneme geri gelmesi için. Fakat gelmiyordu. O zamanlar annemin beni sevmediği için gelmediğini düşünüyordum. Bazı gerçekler geç fark ediliyor ve ne kadar geç fark edilirse o kadar çok acıtıyor insanın canını...Selam ben Trii, Emily Trii. En son 12 yaşındaydım sanırım. Ardından üşenip saymayı bırakmıştım. Babamla birlikte küçük müstakil bir evde yaşıyoruz. Babam 35 yaşındaydı sanırım. En azından ben küçüken öyleydi. Babam annemin ölümünün ardından bana hem annelik hem babalık yaptı. Onun hakkını ödeyemeyeceğim sanırım. Hafta içleri okula gitmek dışında hafta sonları dışarı çıkmaktan pek haz almıyorum. Ya da üşeniyorum diyelim. Üşengeçliğim yüzünden başıma gelenlerin haddi hesabı olmasa da bazen üşengeçlikten çıkmaya bile üşeniyorum.
Ah şansa bak ki bugün cumartesi tam da babamı çarşıya yollayıp TV den MMFD izlemelik bir gün. Sabah 12:30 gibi erkenden kalktım. Bana göre erkendi en azından. Mutfaktan kızartma sesleri geliyordu, sanırım babam yine mükellef bir sofra hazırlamıştı. Yine dediğime bakmayın kendimi avutuyorum böyle. Büyük bir heyecanla mutfağa gitmiştim ki mutfakta ne babam vardı ne de kızartma. E bu ses neydi o zaman diyecekken çeşmenin damla damla akıttığını ve metal lavaboya çarpınca tıpkı kızartmanın yağ içinde çıkarttığı ses gibi bir ses çıkardığını fark ettim. Hayal kırıklığının alâsını yaşamıştım şu an. Tam yatağıma geri dönüyordum ki masanın üzerinde bir not olduğunu fark ettim:
''Trii, işim çıktı ve gitmek zorundayım kahvaltını yap ve usluca otur. Not: Üşengeçliğin yüzünden tüpün altını kapatmayı sakın ihmal etme.
Sevgili Baban.''
Hayır yani nolmuş bir kere açık unuttuysam geldin kapattın sonuçta tüpü. Niye bu kadar abartıyorsun baba of.Sandviçimi hazırlayıp tıpkı hayal ettiğim gibi TV karşısına geçtim. Tam mayışmıştım ki camın tıklatıldığını işittim. Yarım metre uzağımda olan cama gitmeye o kadar üşendim ki hiçbir şey olmamış gibi TV izlemeye devam ettim. Cam bir kez daha çalındı yine kalkmadım. Ardından bir kez daha.. Oof kimdi bu dangalak? Büyük bir zorlukla kalktım ve cama yöneldim tam perdeyi açacakken bu kez kapının çaldığını duydum ve kapıya yöneldim kapıyı açtığımda siyah takım elbiseli bir bey gördüm. Bana adres soruyordu. Ona biraz daha yaklaştım ve tam sorduğu yeri tarif ederken cebinden çıkardığı iğneyi hafifçe koluma sapladığını gördüm acıyla birlikte bir uyuşma hissettim ve ardından vücudumdaki hiçbir şeyi hissetmediğimi fark ettim. Ardından da gözlerim kapandı..