7.BÖLÜM

38 7 0
                                    

SERKAN'IN ANLATIMI;
Ersin'in söyledikleri benim sinirlerimin bozulmasına sebep olmuştu. Beraber iş yapsakta benim olana dokunamazdı bunu anlamasını ümit etmiştim eğer anlamazsa ben anlatmak zorunda kalacaktım. Kafamı çevirip bana bakan Beril'e baktım bir şeyler anlamaya çalışır gibi bir hali vardı.
-Birşey mi oldu? Diye sordum dayanamayarak.
-Hayır hayır bir şey olmadı dedi ve gözlerini kaçırdı gözlerimden.
Hayat bulduğum gözleri benden uzaklaşınca içim yanıyor onun o gözlerini bir daha görememek kendi mavi gözlerimde boğulmama sebep oluyor o benden uzaklaşınca hiçbir su benim içimdeki yangını söndüremiyordu..

                  

O güzel gözlerini benden kaçırma dememek için kendimi zor tuttum. Onun kokusuyla birlikte derin bir nefes aldım onu içime çekmek istercesine sanki son kez nefes alırmışçasına derin derin hissederek..

-Hadi çıkalım burada işimiz bitti. Dedim yoksa daha fazla dayanamayıp bu oyunu bozacaktım ona verdiğim bir sözü daha tutamazsam yerle bir olurum. Beni yakan da yıkan da yaşatan da o. Ben onsuz olamam artık çünkü o benim Nefesim..

-Peki. Dedi sadece ve önden ilerlemeye başladı onu izlemeyi çok seviyorum. Kendi odama geldiğimde görüşürüz Beril Hanım dedim ve içeri girdim o ise sadece kafasını sallamakla yetindi.

Bir de bugün Kılıç gelecekti değil mi? Toplantı falan derken onu unuttum daha doğrusu Berili düşünmekten. Hemen elime aldığım telefonumla Kılıç'ı aradım çaldı çaldı..  ve tam kapatacakken telefon açıldı.                               -Kuzen aklına yeni mi geldim diye alayla konuştu.

-Evet yeni geldin dedim onun inadına.

-Unutulduk yani ciddi ciddi.

-Trip atmayı kesip nerede olduğunu söylemeyi düşünüyor musun?

Yeni geldim birazdan senden olurum sen neredesin?

-Şirketteyim.

-Ben geliyorum ve sen şirkette misin? Diye sordu merakla.

-Evet olamaz mı? Neyse bekle çıkıyorum şimdi evde görüşürüz. Dedim ve telefonu suratına kapattım bu da evde kendisini bekleyeceğime nasıl inandıysa artık orası muamma. Tam şirketten çıkarken Beril aklıma geldi ve çıkmadan önce onun odasına yöneldim. Kapıyı tıklattım ve gel sesiyle içeri girdim. Sandalyelerden birisine oturdum ve sevdiğim kadını izlemeye başladım tabi bu kısa sürdü. Beril'in konuşması o anı bozmuştu aslında onun sesini duymayı da seviyorum ben ona her haliyle aşığım..

-Serkan Bey bir şey mi oldu? Dedi merakla.

-Hayır bir şey olması mı gerekiyordu.

-Yok gerekmiyordu da ama hani geldiniz oturdunuz falan belki bir şey söylersiniz diye söyledim.

-He evet ya ben şimdi şirketten çıkıyorum istersen sende çıkabilirsin ne de olsa burada bir işin kalmadı hatta seni evine bırakabilirim. Dedim bir umut kabul etmesini beklerken.

-Yok teşekkür ederim benim işim var siz çıkın. Acaba ne işi var? kimin yanına gidecek? Bunları ona soramıyorum hangi sıfatla sorabilirim ki zaten ama az kaldı yakında çok yakında her şey değişecek.. Herkes gibi Beril de anlayacak sonunda benim olduğunu. Bugün değil belki ama yarın..

-Peki iyi akşamlar. Dedim ve odadan çıktım.

Şirketin önünden arabaya bindim ve eve sürmeye başladım bir de hiç işim yokmuş gibi birkaç hafta Kılıçla uğraşacaktım bari çok sorun çıkarmasa. Eve geldim ve kapıda beni bekleyen Kılıç'ı gördüm.

-Ne o bensiz eve de mi giremiyorsun? Dedim alayla.

-Evet sensiz girmeyeyim dedim. Oğlum benimle dalga mı geçiyorsun sen evde yokken ben nasıl eve girebilirim ki? Ne ile kapıyı açmamı bekliyorsun bir de beni bu..

-Sus Kılıç sus ne konuştun ya. Tamam al kapıyı açıyorum tepe tepe kullan evi. Ama sus..

-Peki dedi sırıtarak. Vay halimize bundan da çok çekmesek bari. Eve girdiğimizde ona kalacağı odayı gösterdim ve duşa girmek için banyoya yöneldim. Tam gireceğim sırada Kılıç'ın sesini duydum.

-Evde yiyecek bir şey yok mu? Aslında zıkkım var yemek ister misin? Demek istesem de yapmadım ve;

-Ne görüyorsan o demek ki yok. Sen yap beraber yeriz dedim bu dediğime ben bile inanmıyorum Kılıç ve yemek yapmak yan yana gelmiyorlar. Duyduğum kahkaha sesleri evin içinde yankılandı bence o kadar komik bir şey söylemedim tamam inanması güç bir şey ama her şeyin bir ilki vardır değil mi canım bu da ilk yemeğini burada yapsın. Yemek dediğime de bakmamak lazım şimdi bir yumurta kırar o da kırabilirse.

-Sen pizza sipariş et geliyorum dedim ve gelecek olan cevabı dinlemeden duşa girdim. Çıktığımda Kılıç'ın telefonla konuştuğunu duydum biraz sinirliydi sanki bu da başka bir olay ya neyse Kılıç şaklaban gibi çocuk sinirleniyorsa vardır bir şey çünkü kendisi pek sinirlenmez sinirlendiği zamanda biraz olsun uzak durmak lazım Tehlikeli Madde gibi yazılar da asabiliriz.. Telefonu kapatıp bana döndü

- Ohoo bakıyorum da kimler var burada Serkan Bey yüzünüzü gören cennetlik naber ya.. dedi ve hemen arkasından sarıldı. Vazgeçtim ya hu sinirlensene olur saman alevi gibi öfkesi var.. Bende ona sarıldım ve tekrar;

-Hoş geldin dedim. Yüzündeki sırıtış artarken;

-Hoşbulduk dedi. Ve ekledi;

-Bizim yenge nasıl..?

Geçmişin İzleri..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin