Maç bitince paramı aldım ve oradan ayrıldım. Gerçekten rahatlamıştım. Normal bir insan değildim. Siz masajla falan rahatlarken ben dövüşle kavgayla rahatlıyordum. Arabama atlayıp eve gittim. Eve geldiğim gibi uyudum.
☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆☆
Tanrım! Başım çatlıyordu. Dün akşam çok yorulmuştum. Odayı kaplayan ter kokusuyla camları açtım ve duşa girdim. Duştan çıkar çıkmaz bugün temizlikçinin geleceğini hatırladım. Sırada mobiyaları yenilemek vardı. Dün Ela'yı alabilmek için izin alamamıştım. Hemen yetimhaneyi aradım ve bugün bende kalması için izin aldım. Telefonu kapatmamla çok şaşırmıştım çünkü kadın hemen izin vermişti.
Galiba gözünü fazla korkutmuştum. Zaman kaybetmeden hemen arabaya atladım. Ela beni gördüğü an gözleri sevinçle parlıyordu. Üzerinde pembe minik bir elbise vardı. Sarı saçları güneş gibi parlıyordu. Bu kız büyüdüğünde çok can yakacaktı. Hemen kucağıma atlayıp sıkı sıkı sarıldı ve yanağıma kocaman bir öpücük kondurdu. Aklıma Damla gelmişti. Kesinlikle Ela'yla Damla'yı tanıştıracaktım. Ela'nın kulağına eğilip "Bugün evimize yeni eşyalar alacağız, seni buradan kurtaracağım." dedim.
Çok mutlu olmuş bir şekilde bana tekrar sarıldı. "Eee. Nereye gidiyoruz fıstık?" diye sordum. "Abi, benim odamı değiştirelim mi önce ?" diye sorduğunda gülümseyerek başımı 'olur' anlamında salladım. Ela'nın elinden tutarak arabaya yürüdüm. "Vay be bakıyorum da çok zenginsin." demesiyle sırıttım. Ona doğru dönüp "Bu babamın arabasıydı." dedim üzülerek. Önce biraz yüzünü astı fakat sonra gülümsedi ve "İyi ki varsın." dedi. Kocaman gülümseyerek "Sen de." dedim.
Arabaya bindik. Kalan parayla Ela'nın istediği herşeyi yaptım. Bu sırada çağırdığım kadın evi temizliyordu. Saat geç olmuştu. Yarın sabah Ela'yı yetimhaneye teslim etmem gerekiyordu. Ev yemeklerinden bıktığını düşündüğüm Ela'yı alıp "Hamburger mi, pizza mı? " diye sordum. "Pizza! " diye bağırdı. "Neredeyse senelerdir yemiyorum hamburgeri de." dedi. Üzülmemi istemediğini biliyordum bu yüzden gülmüştü. "O zaman pizza yiyelim." dedim ve pizzacıya gittik. Büyük boy bir pizza aldık. 3 dilim ben yedim. Ela 4. dilimini bitirmişti. Öyle iştahlı yiyordu ki onu izlemekten zar zor yemek yiyebiliyordum. Çok doyduğu belliydi ama o kadar uzun zaman yememişti ki çok özlediği belliydi. 5. dilimi de kıvranarak ağzına soktu.
Ağzının kenarlarında kalanları görünce ufak bir kahkaha attım. "Ya nee." deyince "Birşey yok sen ye." deyip gülümsedim. Son dilimini de bitirdi. "Abi yürüyemiyorum, çok doydum." dedi. Ayakları hala acıyordu kesin fakat çok doyduğu için karnı da ağrıyordu kesin. "Atla sırtıma." dedim. "Hadi oradan nasıl taşıyacaksın sen beni." dedi. Kaşlarımı çatıp "Görüşürüz tatlım." diyerek tekrar gülümsedim. Tatlı bir kahkaha atıp sırtıma atladı. "Görüşmeyeli bayağı ağırlaşmışsın." dedim. Gülerek hafifçe kafama vurdu. Sonunda arabaya gelmiştik. Çok yorulmuştuk.
Bütün gün gezip yeni eşyalar almıştık. Arabaya bindik ve eve geri döndük. Eve geldiğimizde ışıkların hala açık olduğunu gördüm. Kadının işinin yaklaşık 3 saat önce bitmiş olması gerekiyordu. İçeri girdik ve koltuğa oturmuş bizi bekleyen kadın ayağa kalktı. Etrafa baktığımda temizlik bitmişti. Parası da hala masanın üstünde duruyordu. Evi gören Ela'nın ıslık benzeri sesler çıkardığını duydum. Ela'ya dönmemle bana "Abi bu ev çok temiz olmuş. Ben ailemi özledim." dedi üzgün bir sesle. "Belki tam bir aile olamayacağız ama birbirimizin ailesi olacağız." dedim. Yüzüne döndüğüm temizlikçi ağzını açıp bana "Şeyy." dedi.
____________________________________
Merhaba arkadaşlar umarım beğenmişsinizdir. Bayadır yazamıyoruz ama bu bölümü uzun tutmaya çalıştık.
°Sosyal Medya Hesaplarımız°
Instagram : cerencvak & mihriban_turgut
Twitter : xanddiex
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kapalı Dünya Açık Yaralar
Teen FictionHerkesin yarası kendine kadardır ☁ Bu hikaye Ayaz ve Ela'nın üzerine kuruludur. Herkes gider fakat iki kardeş birbirlerine kalır. Her bölüm diğerinden daha iyi olacak. Umarım beğenirsiniz yeni yazmaya başladık. Teşekkürler.