41 ♛ Yükseliş ve Beyaz Gölge

5.6K 636 92
                                    

♛ 41

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♛ 41. Bölüm ♛

YÜKSELİŞ VE BEYAZ GÖLGE

Buz Diyarı

Kraliçe Salirhenia iyi haberler bekliyordu.

Buz Halkının bağımsızlığını kazanmıştı, bin beş yüz yıldır Buz Diyarı içerisinde bağımsız olan buz hükümdarları, artık dışarıda da bağımsızdı. Buz Halkı en sonunda her açıdan bağımsız olan bir hükümdara sahipti.

Kraliçe Salirhenia artık kararlarını kimseye sorarak almak zorunda değildi. Halkına sadece o yön verecekti.

Ay Büyücüsü Kharase'yi yanında tutmaya başlamıştı. Beyaz saçlı büyücü kadın türünün en güçlüsüydü, Kızıl Kraliçe'yle mücadele etmişti. Buz Diyarı'nın en yüksek noktası olan Ay Dağları'nda bulunan ve Ayaz Geçit'e en uzak olan bölgede yetişen büyülü bir ağaçtan yapılmış buz mavisi bir asaya sahipti. Tüm bunların yanında bu yetenekli büyücü Buz'un ölümcül yaratıkları olan Kristaller hakkında da bilgi sahibiydi.

Salirhenia çalışma odasındaki beyaz masanın yanında dururken kapıyı bile çalmadan içeriye Temsilci Zanen girdi. Buz Ejderhası'nın Temsilcisi'nin yüzünden anladığı kadarıyla iyi haberleri yoktu.

"Neler oluyor, Zanen?" diye sordu Kraliçe Temsilci'ye doğru birkaç adım atarak.

"Hayalet başarısız olmuş."

"Ne?" dedi Salirhenia şaşkınlığını gizlemeden. Hayalet onun en güçlü kristallerinden biriydi. Onu sırf bu görev için özenle eğitmişti. Kızıl Kraliçe'yi öldürmek için. "Peki nerede o? Hayalet nasıl?"

"Hayalet öldü, kraliçem." dedi Buz Ejderhası'nın Temsilcisi Zanen kısık bir sesle. "Büyücü Kairos tarafından."

"Kızıl Kraliçe?"

"Kızıl Kraliçe en son Sargon'un evinden kaçarken görülmüş. Sargon'un çalışanları sadece bunu görebilmişler."

Salirhenia sormaya korktuğu soruyu sordu. "Sargon neden burada değil? Kendisinin gelmesini söylemiştim."

Zanen konuşmaya başlamadan önce derin bir nefes aldı. "Kızıl Kraliçe onu öldürmüş."

Salirhenia birkaç dakika ne diyeceğini bilemedi, geriye dönüp masanın yanındaki sandalyeye oturdu. Sargon Malesi'yi temsilci yapmak için Arlenom'u öldürmek zorunda kalmıştı ve bu yüzden de Ak Ülke'nin elf halkını kendine düşman etmişti.

"Salirhen?" diye sordu Temsilci Zanen. Kraliçe'nin bu durumu onu endişelendirmişti.

"Hiçbir şey planladığım gibi gitmedi. Kızıl Kraliçe'den kurtulacaktım. Onu Turkuaz Saray'dayken, daha uyurken öldürecektim."

"Bu kadar aşağı düşemezdiniz, kraliçem." dedi Zanen, bu sözleri Kraliçe'nin ona bakmasını sağlamıştı. "Bir çocuğu uyurken öldüremezdiniz."

"Şimdi de aynı şeyi yapmaya kalkışmadım mı, Zanen?"

"Durum farklı, Salirhen." dedi Temsilci. "Kızıl Kraliçe yüksek muhafızlarınızdan bazılarını öldürdü."

Salirhenia sinirle ayağa kalktı. Sargon'un ölmesi her şeyi berbat etmişti.

Değer verdiği, Ak Ülke halkı tarafından saygı gösterilen bir dostunu kaybetmişti.

Kızıl Kraliçe'ye bunu ödetecekti.

  ♛  

Donmuş Boğaz buz mavisi, sıradan güllerden büyük olan kış gülleri ile doluydu. Kış Gülü halkının ona seslendiği isimlerden biriydi. Buz Halkı onlara bağımsızlığını kazandıran kadına bu adla sesleniyordu.

"Salirhen?" dedi Temsilci Zanen. Sadece Kraliçe'ye önemli bir şeyi söylemek istediğinde ve onu ikna etmek istediğinde kullandığı isimdi bu. Eskiden beri olan arkadaşlıklarının simgesi olarak Zanen Kraliçe'ye Salirhen diye hitap ederdi.

Kar Kraliçesi beyaz atından aşağıya doğru indi. Muhafızlarına ve Zanen'e beklemelerini işaret etti ve ince peleriniyle karda yürümeye başladı. Haftalar önce Buz'un Yaratıklarıyla dolu olan alan şimdi bomboştu. Kar Kraliçesi Diyar'ın en güzel manzarasına sahip olan, buzlarla kaplı boğaza bakarken elini farkında olmadan belindeki kına asılı kılıcının kabzasına götürmüştü. Gözleri gümüş rengine parıldamaya başlamıştı.

Donmuş Boğaz, birkaç metre ötesinde ikiye ayrıldı, tıpkı Buz Kristallerinin çıktığı an gibi ince buz tabakasının camdan farksız olan parçalanma sesi duyuldu.

Salirhenia'nın elinde artık bir kılıç vardı, muhafızları ve temsilcisi saniyeler içinde silahlarını çekip onun önüne geçmişlerdi.

Buz parçalarının arasından kahverengi saçlı bir kız dışarıya çıktı. Buz Halkından olmadığı her halinden belliydi, diğer yönden kara insanlarına da benzemiyordu.

Genç kadın yalın ayak halde buzların üzerinden yürürken soğuk havaya rağmen üzerinde sadece ona büyük gelen yeşil ve mor renkli ince bir elbise vardı. Buzların üzerinde doğru düzgün yürüyememesi onun bir denizkızı olduğunun işareti olabilirdi. Kahverengi gür saçlarından bile belli olan elf kulakları Salirhenia'nın bunu düşünmesini engelliyordu.

"Kendini tanıt!" dedi muhafızlardan biri mızrağını kadına doğru tutarak. Kadının üzerinde hiç silah yoktu. Ten rengi Diyar'ın diğer taraflarından olmadığının işaretçisi olan beyazdı, tıpkı daha önce hiç güneş görmemiş gibiydi.

Genç kız elini havaya kaldırarak muhafızların ona doğru gelmesini engellemeye çalıştı. "Ben Deniz Hanedanı'ndan geliyorum!"

Temsilci Zanen, Kraliçe'nin yerine konuşmaya başladı. "Kraliçe Karelias'ın melez bir kızı yoktu."

"Ben Kraliçe Karelias'ın kızı değilim." dedi genç kadın, birkaç adım daha atarak. "Ben Hyrelia, Deniz Halkının Kralı Madeinos'un kızıyım."

"Söyle bana, Hyrelia." dedi Salirhenia. "Seni buraya gönderen kim ve nedeni ne?"

Hyrelia, Kraliçe'ye doğru yürümeye başladı. Salirhenia safir mavisi gözleri olan kızın diyeceklerini merak ediyordu. "Kral Vekili, Varis Prenses, Kral Madeinos'un en büyük kızı olan Prenses Sendaras beni size Batı Denizi'nin Elçisi olarak gönderdi, Kraliçe Salirhenia."


Sizce Sendaras neyin peşinde? 

Not: Sonraki bölümde Kara Kraliçe olacak -en sonunda dediğinizi duyar gibiyim- bu arada yorumlarınızı bekliyorum *-*

Ejderha'nın Öfkesi bundan tam 5 ay önce 18 Kasım'da Wattpad'de yayımlanmaya başladı! 5. ayımız kutlu olsun! :D Hatta 5 ay önce de yarın Osmanlı Türkçesi sınavım vardı şimdi de var :D

5 ayda bir sürü bölüm yazmışım o.O

18.04.2016, 17.09

93.361, 9600, 4.2

Düzenlenme Tarihi: 29.08.2016 - 23.12.2018

EJDERHA'NIN ÖFKESİ ♛ Kraliçelerin Savaşı IHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin