Deniz Kızı

2. Bölüm

"Hayır dedim size. Neden anlamak istemiyorsunuz? Ondan başka kimse bana bu kelepçeleri takamaz." Tartışma epey büyümüştü şu deli adam yüzünden.

Tutturdu siz bana kelepçe takamazsınız bana gelecekte ki karım takar. Allahsen, sen hangi gezegenden geldin? Bu olayın büyümemesini istediğim için hızla adımlarla polis aracının yanına geldim.

"Ufuk. Ver şu kelepçeleri bana." Ufuk hızla elime kelepçeleri verirken adam kaşlarını çatmıştı. Of yine neyi vardı beyimizin?

"Sen hangi hakla benim gelecekteki karıma kelepçe verirsin?" diye bağırdığın da sabrım taştı.

"Ulan adam bir sus bakayım sen. Şimdi ellerini uzat." O ellerini uzatırken kulağıma fısıldadı.

"Bir dahaki kelepçeyi ben takarım artık. Ama bu tutuklamak için mi yatak için mi olur bilemem." İma ettiği şeyle hemen gözlerimi kocaman açtım.

Hızla gözlerimle etrafı taradım biri duymuşmu diye ama, göründüğüne göre kimse duymadı. Ona döndüğümde gözlerimden ateş çıkmasını diledim bir an.

Hiç münasip olmayacak şekilde beni süzüyordu.Bir an tokat atabilmeyi istedim ama el mahkum...

Hem bu adam nasıl Mafyanın oğlu olabilirdi? Ben düşünmeye devam ederken aklıma bir şeyler gelmeye başladı.

***

Onu hızla arabaya soktum. O ise bu yaptığıma sinsi sinsi sırıttı.

"Ne o, yoksa yakışıklılığıma dayanamadın da beni evine mi atacaksın?"

"Baksana oğlum sen bana. Bana Ayaz Barkın laflarıyla gelme. Pis özenti." Ben zaferle sırıtırken o kaşlarını çatmıştı.

"Ayaz kim be? Ulan ben o çocuğun gelmişini geçmişini sikeyim." Anında bir tane kafa attım. Kimse Ayaz'cığıma [♥] laf edemez...

"Sussana be foşik domuz. Kimse Ayaz'cığıma laf edemez. Dur bir dakika. Sen, sen, sen benim Ayaz'cığıma küfür mü ettin?"

"He ondan işte. İstersen bir daha edeyim?" Yürü git be oğlum. Daha çok çektiricem ben sana. Tam ağzımı almıştım ki aniden gelen sesle yerimden sıçradım.

"45-40 merkez, 45-40 merkez."

"45-40 merkez dinlemede."

"Acil Bl... Bara intikal edin." Vaov bar demek. İşte bu zevkli olacak.

***

"Bara gitmeyeceksin değil mi Deniz?" Ulan sanane be oğlum. Ne istersem onu yaparım. Yapıştın sülük gibi.

"Ulan oğlum bir gitsene sen be. Yapıştın yakama sülük gibi. Bırakmada bırakmıyorsun. Hem seni niye götürmedi bunlar?"

Kafasıyla dışarıyı gösterdi. Gerçekten mi?

"Anlaşılan yine ben halledicem. Ben olmasam bu ekip bitmişti valla. Hatta bir keresin- dur ya. Ben sana neden anlatıyorum."

Kendimi hızla dışarıya atıp derin bir nefes aldım. Cebimden telefonumu çıkarıp Ege'yi aradım. Ege bu adamı hallederdi. Eee bana da işin eğlenceli kısmı kalıyordu.

BAR...

Cama tıklatıp adamın bana bakmasını sağladım. Adın ne diye ağzımı oynattım ama anlamadı. Kapıyı açıp sorarım bende.

"Adın ne senin?"

"Ne yapacaksın?"

"Ağzına sıç-"

"Tamam tamam küfür yok. Benim adım şey işte." Yuh lan bu adam ismini bilmiyor mu? Bence kavgada kafasını bir yerlere çarptı. Hadi inşallah!

"Can De-"

"Soyadını biliyorum zaten. Demene gerek yok. Bu arada ben gidiyorum. Ege'ciğim dönene kadar uslu dur."

O ağzına ne gelirse sıralar iken sadece bir kısmını duymuştum.

"Ege'ciğim dönene kadar uslu dur." Sesini inceltip beni taklit etti. Sonra devam etti. "O Ege gelsin hele bir, ben de onu buraya montelemezsem adam değilim ulan."

Ellerimi hızla birbirine sürtüp araca doğru yöneldim. Ee yeni görev demek yeni aksiyon demek değil mi? O zaman bekle beni Bl.... Bar.

~_~

Multimedya da Deniz ve Can var. Bu arada karakterlerin adlarını değiştirdim. Oy vermeyi unutmayın.♡♥♡

-Yazar D.Y.-