Karanlıktaki Melek

Büyük Gün

" Tamam baba " dedim . Sonra odama geçtim. Baya bir yorulmuştum. En iyisi duşa girmekti. Eşyalarımı hazırlayıp duşa girdim. Suyun altında düşünmeye başladım. Acaba yarın ne olacaktı ? Bir dakika İncinin ailesi buna ne diyecekti ? Duştan çıkıp üstümü giyindim.
Ve balkona çıktım. Selin Abla camdaydı ;

- Naber kız , ne yapıyorsun ?
- İyidir Selin Abla senden naber ?
- Kızım ben sana ne yapıyorsun diye sordum , nasılsın diye sormadım . Sen iyice Leyla olmuşsun , deyip güldü.
- Of Selin Abla ya
- Annemler amcamlara gittiler. Gel cay demledim. İnciyi de ara unutma !
- Anneme sorayım hemen geliyorum .

İçeri geçtiğimde annem " gidebilirsin " dedi. Annemi seviyordum. Annem bizim için daha doğrusu benim için farklıydı. İnciyi aradım.Telefon çalıyordu , ama bakan yoktu. Acaba bir sorun mu olmuştu ?
Bir kez daha aradım ve ikinci çalmada açtı .

- Efendim Eylül
- İnci , Selin abla bizi çaya çağırıyor ,hadi koş !
- Bekle anneme sorayım .

Telefonun diğer ucundan incinin , meryem teyzeden izin alma seslerini işitiyorum. Meryem teyze çok tatlı bir insandı. Tesettürüne dikkat eden , ailesine bağlı bir insandı. Ama eşi tam bir sorundu.

- Piştt Eylül
- Efendim
- 10 dakikaya geliyorum. Bensiz geçme sakın !
- Tamam deyip telefonu kapattım. Selin Abla camdan bağırıyordu.

- Eylül , Eylül.....
- Ya selin Abla geliyoruz 5 dakikaya deyip camı kapattım. Selin abla mahallenin bir tanesiydi. Herşeyimizi rahatlıkla onunla konuşuyorduk. Lise okuduktan sonra daha okula devam etmedi. Çünkü sevgilisi Sedat abi " Ne işin var kızım okulda , ben seni o kadar adamın içine sokar mıyım ? " diyordu. Sami amcadan ne kadar isteselerde Selin ablayı Sedat abiye vermiyorlardı. Sedat abi baya bir zengindi. Sami amca vermesede , Sedat abi " Alacağım seni kızım " diyordu. Farklıydılar , bir o kadar da tatlılardı .

İnci telefonuma mesaj atmıştı. Bende hemen kapının önüne çıktım. Sonra Selin ablaların evine doğru yürüdük. Çocukluğumuzdan beri yaptığımız gibi zile devamlı bastık. Sonra Selin Abla " siz Manyak mısınız ? " diye bağırıyordu. Bunu bilerek yapıyorduk.

Bahçeye geçtik ve Selin Abla bize sarılmaya başladı. Sonra çayları doldurdu ve muhabbet etmeye başladık. Selin Abla " eee kızlar sevdiğiniz var mı ? " diye sordu.
Bizde " Selin Abla olsa söylemez miyiz ? " diye sitem ettik. Oda tebessüm etti. " Biliyorum siz benden birşey gizlemezsiniz " dedikten sonra " Ee sizin kolej işi ne oldu ? " dediğinde " Yarın belli olacak dedim. İnci ben acıktım deyince Selin Abla "Acıktıysan sandalye " diye espiri yaptı. . Allahım bunlar bu espirileri nereden buluyorlardi ? . Selin Abla inciye domates kesti. İnci harıl harıl yemeye başladı. Saat 10 ' na geliyordu. " Ben kaçar yarın büyük gün " dedim sonra inci "Bende kaçar" dedi. Selin abla bizi yol ettikten sonra inciylede görüştüm ve "Yarın görüşürüz İnci " diyerek sarıldım. Ve ayrıldık.

Eve girdiğimde ikizler uyumuştu. Annemle , babam da salonda kitap okuyorlardı. " Ben geldim " dedikten sonra yukarı Eymenle , Elçinin odasına girdim. Yine elçin , eymenin yanına yatmaya geçmişti. Çok masumlardı. Onları mutlu etmek için herşeyi yapardım. Yakında 6 yaşına gireceklerdi. Benim gibi bir altı yaş , yaşamalarını istemiyordum.İkisininde yanağına ufak bir öpücük kondurdum. Biraz terlemişlerdi.
Ve kulaklarına doğru " Sizi seviyorum " diye fısıldadım. Bir kitapta okumuştum , çocukların uyurken kulağına ne fısıldarsanız onu asla unutmazmış. Ve yavaşça baş uçlarına 2 tane çikolata bırakıp odadan çıktım.

Kendi odama girdim ve üstümü değiştirdim. Sonra mutfağa inip sıcak çikolata yapıp , odamdaki kenarlerı tahtadan çakılmış balkona çıktım. Odam arka bahçeden denize bakıyordu. Ve ben en çok huzuru burada buluyordum. Bahçedeki söğüt ağacının yaprakları hışırtı çıkarıyordu. Düşünüyordum , bu yaşa kadar tek dostum İnci'ydi. Tek abla dediğimiz insan da Selin Ablaydı. Bu mahalle benim herşeyimdi. Çok seviyordum bu mahalleyi , ve mahallede ki insanları.