4

9 0 0
                                        


 

Yolda karakola giderken aklımda tek bir şey vardı "Ben ne yapıyorum?" ciddi anlamda uzun uzun düşündüm . Evet söz yazıyordum , yanımda bi tek Beyza olsa da birilerine sahiptim, maddi durumum eskiden pek açık olmasa da yine de yazdıklarımla baya gelir elde etmiş ve ufak tefek yatırımlarla maddi durumumu normalin az da olsa üstüne çıkarabilmiştim. Yatırım falan küçüğüm değil mi? Aslında bu dünyaya  bir yetişkin olarak kök salmış insanlardanım. Yani çok erken büyüdüm. Yaşamayı çok erken unuttum . Her duyguyu dibine kadar yaşadım ve onları çok çabuk yitirebildim. Ama şükredecek milyonlarca şey bulabiliyodum kendimde. Ve bu aralar tek ihtiyacım olanda "Ben ne yapıyorum?"  sorusuna cevap bulmaktı.

Karakola geldiğim de sorgu işleri falan derken kendimi nezarette buldum. Herkes duymuş ve başıma üşüşmeye başlamıştı bile. Ben asıl misafirimi peder beyi bekliyordum ama ses seda pek yoktu.
Saat gece 00.00 vururken memurlardan biri ziyaretçim olduğunu söyledi ve karşıma birden peder beyle, dayıcım dikildi. "Ne oldu" diye tabiri caizse bozuk plak gibi ötüp durdular.İlk önce anlam veremedim şöyle nerden baksak bi beş dakika "Siz şaka mısınız?" diyerek boş boş baktım. Ama baktım ki bu insan kılıklı müsvetteler hala bir bok anlamadı...

-Siz nasıl yaparsınız ya? Hadi bu adamı geçtim sen nasıl yaparsın dayı YA !

-Ney....?

-Ne neye ya? Ne neye siz kimsiniz? Siz insan mısınız be ? Nasıl lan ? Nasıl vicdanınız el verdi annem, benim bitanem orada acı çekeren nasıl göz yumdunuz?

İkisi de durumun farkına vararak kafalarını aşağı eğdi ve beni sessiz olmam için iki kere uyarmış olan memur üçüncüsünü yapmayarak babamları dışarı çıkarttı. Bütün nezaret bana deli gözüyle bakarken ben duvarları yumruklamaya başlamıştım bile. Hırsımın geçmeyeceğiini anlamış olacaklar ki diğer kadınlar tutmaya çalıştı.Bu yüzden rahatlayamadan kendimi dinginlemek zorunda kaldım elimin sızısıyla duvarın dibine çökerken aklımda tek bir düşünce vardı.

"Sabah olsun burdan bir çıkayım annemi o cehennemden kurtaracağım"

Günün ilk saatleri güneş doğuyorken içeri Beyza girdi. En son dükkana girdiğimi gördüğünü daha sonra telefonla karakolda olduğumu duyduğunu ve inanılmaz olduğumdan falan bahsedip on saat kızdı.

-Nasılsın?

-İyiyim

-Kalk şu yerden hadi.

Diyip parmaklar arasından kolumdan tuttu. Parmaklıklar ve bankın arasındaki boşlukta öylece oturuyordum. Elini iterek...

-Bırak!!!

-Ben ne yapacağımı bilmiyorum Sehan büyük ihtimal 2 saate çıkmış olursun babanlar kaç saatten beri uğraşıp duruyorlar. Ama böyle yapma be Sehan! Anneni de beni de üzme!

Tıslayarak ve sırıtarak..

-Annemi mi üzüyorum? Yaşayan bi ölüden bahsediyoruz farkında mısın?Bana bi kere bile sarıldığını hatırlamadığım insanı üzüyorum öyle mi? güldürme beni ya.

-Aferin o zaman sana aferin. Salağın tekisin. Yine aynı haltı yiyeceksin dimi her şeyi mahvedecek sonra gideceksin sonra tekrar geleceksin. Yakıp kül ettiğin yerleri izleyeceksin dimi?

-Ben bu sefer düzelticem bazı şeyleri sonra belki evet giderim yani büyük ihtimal giderim. Ama her şeyi yıkmam merak etme.

-Gideceğini söyledin ve yıkmayacağını. Asıl sen beni güldürme.

-Beyza git tamam mı? Düşünüyorum farkındaysan...

-Sabaha kadar düşündüğün yetmedi yani peki gidiyorum artık her ne düşündüysen bana anlatırsan sevinirim. Belki daha az canın yanar.

-Biliyor musun bende hata var beni bu kadar iyi tanımana izin vermemeliydin belki bu kadar başımın etini yemezdin.

Ve tabi ki de bi şey demeden "Yazıklar olsun" bakışını atarak gitti.Arkasından sadece tek bir şey mırıldanabildim.

-Özür dilerim

Herkes yavaş yavaş uyanmaya başlarken memurlardan biri gelerek...

-Serbestsin

Dedi ve kapıyı açarak beni büyük ihtimalle komiserin odasına doğru götürmeye başladı.

Odaya girdiğimde Peder , dayı , sürtük kılıklı dövdüğüm kadın ve Beyza vardı.Koltuklardan birine geçerek boş boş komisere bakmaya başladım.

-Bak kızım! Hanım efendi şikayetçi olsaydı senin mahkemeye kadar çıkmana sebep olurdu ve sana göre hiçte hafif olmayan bir cezaya çarptırıldın. O yüzden öncelikle ez azından bir özürü hakettiği için bayandan özür dilemelisin. Ve daha sonra da teşekkür  için Kar.... Aaah işte o da geldi!

Kapıdan içeri 1.80 boylarında 25 yaşlarında beyaz tenli sakalları olan hafifçe iri bi bey girdi.

Bi' Demli ÇayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin