"Aman be! Kaldır kıçını kendin git! Kız kılıklı!"Luhan Baekhyunun söylenmesi üzerine kafasına ayağıyla vurdu. Baekhyun koltukta onun ayak ucunda yattığından bu kolay olmuştu.
"Ben gayet erkeksiyim!"
"Ha ha ondan.." diye geçiştirdi onu Baekhyun. Luhan üzerini düzeltip ayağa kalktı.
"Birazdan burada olur." dedi ardından saatine bakıp. Tam o anda da zil çaldı. Luhan ani bir panikle Baeki kolundan tutup kaldırdı ve cama doğru ittirdi. "Geldi! Geldi! Hadi çık git şuradan!"
Baekhyun heyecanla odada turlayan Luhana baktı. Sanki Sehunla ilk defa görüşüyormuş gibi heyecan yapmıştı salak. Göz devirdi ve tekrar çalan zille bakışlarını kapıya çevirdi.
"Kapıyı açmazsan gidecek." dedi Baek kapıyı işaret edip. Luhan kapıya yönelmişken tekrar Baeke döndü.
"Sen hala buradamısın?!"
Baekhyun Luhanın ilk defa böyle delici baktığını görmüştü. Hani tırsmadı desek yalan olurdu. Bu yüzden koltuğun üzerinden montunu alıp cama baktı. Sonrada yavaşça açıp atladı. Bu sıradada Sehunun sesi duyuldu. Lanet olası Oh Sehun! (YN: Bu tamamen Baekhyunun düşüncesidir. Biası Sehun olanlar gidip Baeki dövebilir:D)
Baekhyun poposunu ovalayarak doğruldu. Camın hemen altında çalılar olduğunu unutmuştu.
"Kendime not. Eve erken gelip ikisini yatak odasında bas." diye kendi kendine konuşup doğruldu. Okuldan yeni gelmiş ve dinlenememişti bile. Şimdide kendi evinden kovulmuştu. Sinirle montunu giydi. Şimdi nereye gidip ne yapacaktı?
Ellerini cebine attı. Şansına telefonu cebindeydi. Anında çıkarttı. Belki Chanyeolla konuşabilirdi. Mesajlara bir göz attı.
"Kütüphane.." diye mırıldandı. Chanyeolun sınav haftasıydı ve şuan kütüphanede olmalıydı. Baek gülümsedi. Demek şimdi gözetleme sırası ondaydı.
Kalbi nedensiz bir biçimde zonklarkene, okulun kütüphanesinden içeriye sessiz bir giriş yaptı. Girer girmez görevlinin dikkatini çekmişti zaten.
Kadın onu süzdükten sonra gözünü tekrar bilgisayara çevirdi. Baekhyunda sessizce kütüphanede yürümeye devam etti. Kütüphanede çıkan tek ses görevlinin klavyede çıkarttığı tuş sesleriydi.
Baekhyunun Chanyeolu bulması çok zor olmamıştı çünkü zaten kütüphanede olan tek kişi oydu. Ve..yine o kalbindeki agrı.
Elindeki kalemi test kitabına vuruyordu. Soruyu çözememiş ve sinirlenmiş gibi durduğu barizdi. Baek başta ne yapacağını bilememiş rafa yaslanıp öylece onu izlemişti. Üzerinde hala beyaz okul gömleği vardı ve eğilince hafif dalgalı olan saçları gözlerini kapatıyordu.
Baekhyunun kalbinin ritmi değiştikçe yüzünde minik bir gülümseme oluşuyordu. Bunun farkında olmasada dışarıdan bakan birisi onun kesinlikle mutlu olduğunu söyleyebilirdi.
Bir anda Baekin aklına bir fikir geldi ve rafların arkasından geçerek Chanyeolun arka tarafına doğru ilerledi. Sırıttığı için alt dudağını dişliyordu fakat yinede hafiften kıkırdıyordu.
Yavaş ve sessiz adımlarla Chanyeolun tam arkasına geldi. Beklemek istemiyordu çünkü eğer beklerse bu fikrinden vazgeçebiliceğini biliyordu. Bu yüzden beklemedi. Anında Chanyeolun kulağının yanına geldi ve dudaklarını kulağına deydirmemek için baya çaba sarfetti. Chanyeol nasıl odaklanmışsa onun yanına geldiğinden ruhu bile duymamıştı. Chanyeolun kokusu Baekin burnuna keskin bir şekilde dolunca, Baekhyun gülümsedi. Harika kokuyordu. Ama bu asla ona engel olamayacaktı. Çünkü onun vereceği tepkiyi acaip merak ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
..Ve Seni Seviyorum // BaekYeol Texting :) // ✔
FanfictionHappyVirüs: Görüşüz Mesajınız gönderilmemiştir. HappyVirüs: ..Ve seni seviyorum Mesajınız gönderilmemiştir. _____ '...bu oyun bugün, burada bitiyor.' _____ -ChanBaek ~ BaekYeol Texting