SIR

Kimsin Sen?

"O gün, ormanda ne yaptığınızı biliyorum."

Notta yazılı olan cümleyi görünce şoka girdim.Şokların kızı Defne.Bir bu eksikti.Aman ne güzel!Şoktan yavaş yavaş çıkmaya başlarken, sıradan bana 'Ne oldu Defne?' bakışları atan Pınar'a ellerimle gel işareti yaptım.Tabi o da koşar adımlarla yanıma geldi.Bana sadece benim duyabileceğim bir ses tonuyla "Ne var?Ne oldu kızım, anlatsana?!" dedi.
Bende ona elimde olan notu uzatıp "Al oku, anlarsın." dedim.

Verdiğim notu hızla alıp okuyan Pınar, benim gibi şoka girdi.

"Defne?Bu notu kim yazdı ve senin dolabına koydu?"

"Bilmiyorum, gerçekten hiçbir fikrim yok Pınar.Gerçekten."

"Şuan belki de polis bizim peşimize düşmüştür.Ya da uzaktan bir yerden bizi izleyip gülüyordur."

"Belki de.Şuan herkes bizim şüpelimiz.Bu notu yazan kişi herkes olabilir.Çok dikkatli olmamız gerek."

"Katılıyorum.Peki böyle birinin çıkıp da "Hey millet, Defne'nin dolabına pembe notu yazan bendim." mi diyecek?Notu yazanın kim olduğunu nasıl bulacağız?"

"Haklısın.Bizde etraftaki şüphelileri sorguya çekeriz."

"Olabilir."

Notu dolaba bırakıp dolabı kilitledim.Anahtarı da çantama sakladım.Daha sonra bahçeye indim.Biraz kalabalıktı.Hemen bir grup genci gördüm ve yanlarına yaklaştım.
"Selam gençler, şey siz hiç böyle birinin dolabına birşeyler koyan birini gördünüz mü?"

"Valla görmedik."

"Hmm, saolun."

...

"Defne ya herkese sorduk, kimse bilmiyor.Eee şimdi n'apacağız?"

"Mutlaka gören birileri vardır.Hayalet değil ya koyan kişi.Elbet birisi onu görmüştür onu notu koyarken.En azından öyle umuyorum."

"Şu ağaçların orada birisi var.Bir ona da soralım, denemekten zarar gelmez."

"Tamam sen burada bekle, ben sorup geliyorum."

Karşımızda yani biraz uzağımızda duran ağaçların arasında etrafı seyreden, ayağından başına kadar her yeri siyahlar içinde bir çocuk vardı.Şimdi hakkını yemiyim, yakışıklı bir çocuk.Her neyse konumuz bu değil.Yanına yaklaştım ve işte başlıyoruz...
"Merhaba." dedim ama sanırım duymamıştı.En azından hâlâ dışarıyı izliyordu.

"Merhaba." dedim daha yüksek bir sesle.Bu sefer duymuş olacak ki bana 'neden buradasın?' der gibi baktı.

"Hiç böyle bir dolabın içine birşeyler koyarken gördün mü birini?"

"Hayır, neden ki?"

"Yok yaa, önemli değil.Yine de saol."

Tam arkamı dönerken arkamdan seslendiğini duydum.

"Hey Defne.Acaba kimin senin dolabına pembe bir not bıraktığını mı soruyorsun?"

Oha!Adımı nereden biliyordu?Hadi adımı geçtim, notu nereden biliyordu?

"Sen nereden biliyorsun adımı, notu?"

"Aynı sınıfta olduğumuz için olabilir mi akıllı?Ayrıca belki de seni farketmeden görmüş olabilirim."

"Sen kimsin?"

Hep hayat bir oyun içindeyse, bizde bu oyunun kurallarını bozarız.

Umarım beğenmişsinizdir.Biraz kısa bir bölüm oldu ama bence güzel oldu.Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın <33