Not: İlk kitabımız olduğu için bölümler kısa geliyor. Kusura bakmayın .
---
Güneş her zaman ki canlılığıyla tepemde bana göz kırpıyordu.Bu asilliği saatlerce seyredebilirdim fakat yıllarımı geçirdiğim hapishaneme geri dönmüştüm.Anahtar kapıya sokulu bi şekilde güneşi izlemiş olmaktan kendimle gurur duydum.Çünkü anahtar kapıya ne zaman girse hizmetlimiz Nurten abla özel güçleri varmışçasına hissedip kapıya koşuyordu ama bu sefer olmadı."Tebrikler Efla bu etabı da geçtin."dedim,kendimi övercesine.İçeri girdim fakat ev sessizdi.Bizimkilerin bu saatte uyuduğunu düşünemiyordum.İçeri girip odaları dolaşmaya başladım.Yemek odası da dahil heryer sessiz ve ürkütücüydü.Merakla terasa doğru yürüdüm bugün gerçekten hayret kotamı aşıyordum.Kaç aydır terasa adımını atmayan ailem,terasta oturmuş kahvaltı ediyorlardı.Özel birgün olsaydı bilirdim.Merakım tüm bedenimi ele geçirdiğinde hızlıca ve manken edasıyla yürüyordum ama sahi ben gerçek duruşumu ne zaman kaybetmiştim ? Manken yürüyüşü yıllardır vücudumda kalıp gibi durmuştu.Kendi yürüyüşümü unuttuğumu fark ettiğimde artık hiç bir zaman kendim gibi olamayacağımı biliyordum.
Terasa girdiğimde temiz hava yüzüme bi tokat gibi vurmuştu.Annem ve babamın iştahla kahvaltı edişleri beni bayağı acıktırmıştı.Yanlarına gidip,mimiksiz bi günaydın dedim.Temiz havanın iştah açıcı bir etkisi olduğunu bugün gayet iyi anladım.Tabağıma peynir almak için uzandığımda "Kepekli ekmek yemelisin"diyen sese kulak asmayarak canım nasıl isterse yerim diyecek türden baktım.Annemse ekmeğimi alıp kepekli ekmekle değistirdiğinde ekmeğime hiç dokunmadan kahvaltılıkları yemeğe devam ettim.Babam "Bugün ayrı bi iştahlısın."dediğinde annem lafa atladı.Ağzımı açmam için araladığımda "Ajansa gideceğiz ondandır"dedi.Halbuki bunun sebebi bu değildi,hatta bi sebebi yoktu bile.Kahvaltıdan sonra annem odama geçip bana kıyafet seçti.Mini bi şort ve şık göğüs dekolteli şık bir kazak. Bana seçtiği kıyafetlere bakarken annem "Hemen bi duşa gir,koşudan geldin ama yeşil şampuanı kullan bugün ajansa gideceğiz"deyip odayı terketti.Peki diye mırıldanıp banyoya geçtim.Kabinin içinde şarkı söylemeyi küçük yaşlarda bırakmıştım.Hızlıca bi duş alıp bornozuma sarıldım.Seçilen kıyafetlerimi giyip,salona indim.Annem her zaman ki ışıltısıyla karşımda durmuştu.Hemen dışarı çıkıp annemin siyah renginin hiç solmadığı göz alıcı cilasıyla karşımızda duran arabamıza göz ucuyla baktım.Annem şoför koltuğuna oturmuş benim arabaya binmem için kornaya basıyordu.Kapıyı açıp oturdum ve çantamdan hiç ayırmadığım kulaklığımı taktım.Müziklerden bir tanesini açıp üç ileri bi geri yaptım bunu üç kere tekrar edip çıkan şarkı ne olursa olsun onu dinliyordum.Çok şanslıydım "Pera -Seni Kaybettiğimde"şarkısı çıkmıştı.Bu şarkı benden olmayan sevgilime gelsiin.Neyse,sanırım bugün gerçekten şanslı günümdeydim.
Arabanın park aşaması bittikten sonra ajansın tam önünde durdum.Hayallerimi benden çalan şu ajanstı işte.İçeriye girip 5.kata çıkmak için asansörün yolunu tuttuk.Asansörde tanımadığımız benim yaşlarımda ki adam,annem ve ben buraya hiç bir zaman ait olmayacak olan ben.
Adamın anneme "Nasılsınız Filiz Hanım "demesinden tanıdık biri olduğunu düşündüm."İyiyim Özgür'cüm sen nasılsın?"diyen anneme baktım.Demek ki şu meşhur Özgür buydu haa.Evde kendi adımdan çok onun adını duyuyordum.Ajansta çalıştığını söylemişti annem.O da mankendi sanırım ama beni ilgilendiren kısmı bu değildi.
Abartılacak bir tipi yoktu aslında.Kusursuz gibiydi,sakallarının olmayışı ona daha genç bir hava katıyordu. Gözleri bal rengiydi. Çıkık çenesi kemikli yüzüne yanak yapıştırılmış gibi duruyordu.
Adamın nasıl biri olduğunu anlamaya çalışıyordum ki annem "Özgür Bey senin yeni fotoğrafçın "dedi. İki saattir manken olduğunu düşündüğüm adam meğer fotoğrafçıymış. Fotoğraf stüdyosu sağdan ikinci kapıydı.İçeri girdik,en nefret ettiğim şeylerin başında yüzüme patlayan flaşlar vardı.Şimdi de yarı çıplak kameranın karşısında duruyordum.
O zaman Sırada ki flaş bedenimi ele geçiren anneme gelsin 😩😵-----
Ceyda&Eylül&Melisa
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak Düşler
Teen FictionBir kız düşünün, kendi bedenini kontrol edemeyen. Bir kız düşünün ki hayalleri kelepçelenen, bir kız düşünün ve sadece düşünün. Çünkü o yıllardır bunu yapıyor. Şuan yaptığı gibi.