...............................AŞKI HOVARDA.....3 BÖLÜM
Sabahın altısında uyanan Zeki bey dükkana o gün erken gidecek ve denizden taze çıkmış kara kartallar için pazarlık yapılacaktı. Üstünü çabucak giyindi ve mutfaktan birkaç lokma bir şeyler atıştırıp koridora yöneldi. Ayakkabılarını portmantodan alıp kabanı üstüne geçiriyordu ki dolabın altına doğru sıkışmış bir kâğıt gözüne takıldı. Yere eğilip aldığı kağıda şöyle bir göz gezdirince, bunun Reis Hanzade tarafından imzalanmış bir çek olduğunu gördü.
Adresi biliyordu ve bu çekin sahibini de tanıyordu ama bu çekin bu evde ne işi vardı işte onu bilmiyordu. En yüksek ihtimal geldikleri akşam apar topar evden çıkarlarken düşürmüş olacaklarını düşündü. Heyecanla evden ayrılan Zeki bey, kim bilir bu çek için Hanzade'lerin ne kadar arayış içine girdiklerini düşündükçe sabrı taşıyordu. Bir an önce sahibine vermeliydi. Hemen çırağını arayıp deniz mahsullerini iyi seçmesini ve kasa başına güzel bir pazarlık yapmasını söyleyerek hanın yolunu tuttu.
Sürdüğü kamyonet tarzı arabayla yarım saatlik yolu trafik yüzünden bir saatte bitiren yaşlı adam, hanın kapısından girene kadar saat sekiz olmuştu. Sabahın bu saatinde kapalı çarşının içi sessizdi fakat hanın kapısı açıktı. Merdivenlerden çıkıp etrafa göz gezdirince Reis'i gördü'' Selaamün aleyküm.''
'' Aleyküm selam.''diyerek yaşlı adamı ayakta karşılayan Reis, hayli şaşkındı.'' Buyurun lütfen! Hayrola bu saatte sizi buraya getiren sebep nedir?''
'' Sorma oğlum. Sabah bunu bizim kapının eşiğinde buldum.''dedi yaşlı adam cebinden çeki çıkartarak.''Üstünde senin adın ve imzan var. Kim bilir ne kadar aramışsındır. Geldiğiniz gece düşmüş olmalı. Yoksa bunun bizim evde ne işi olur ki.''
Reis'in çatık kaşları birden keyifle gevşedi. İstediği çeke nihayetinde erişmişti.'' Evet.''dedi sakin sesle.''Günlerdir arayıp da bulamamıştım. Hatta bu çek yüzünden kızınıza bağırıp çağırdım. Biraz haddimi bile aşmış olabilirim. Ne diyeceğimi bilmiyorum. Şimdi çok mahcup duruma düştüm.''diyerek koltuğu işaret eden Reis, ''lütfen oturun ayakta kaldınız. ''dedi nezaketle.
Gözleri irileşen yaşlı adam '' Nasıl? Ben anlayamadım. Kızımı nerede gördün de bağırdın? Hem onun bu çekle ne alakası var?''
'' Çok alakası var.''diyerek olan biteni anlatmaya karar veren Reis, Cansu ile çarpıştığı andan itibaren başından neler geçtiğini bir bir söyledi. Hatta Cansu'nun hana gelip ceketi verdiğini ama ondan çeki isteyip saatlerce arattığını ve bulamayınca da handa çalışacaksın diyerek baskı yaptığına kadar her şeyi demişti.
Bir karış ağzı açık kalan yaşlı adam '' Peki Cansu, burada çalışmayı kabul etti mi?''diye sordu.
''Evet.''dedi Reis.'' Mecburen kabul etti. Sinirle imzaladı belgeyi. Ama şimdi ona çeki bulduğunuzu söylemeliyim. Boş yere suçladım kızı. ''
'' Özrü hak etmiyor o baş belası.''diyerek sinirle güldü yaşlı adam,'' İyi yapmışsın keşke daha fazlasın yapsaydın da aklı başına gelseydi.''
'' Olur mu efendim. Dün neredeyse ağlayacaktı. ''diyerek kızın duyduğu üzüntüden bahsetti Reis.'' İki yüz bini ödemek için tüm ömrünü bu handa geçireceğini sanıyor yazık.''
'' Bırak öyle sansın. Azcık burnu sürtsün. Belki başına gelenlerden ders alırda insanlara nasıl davranılacağını öğrenir. 'diyerek aklına üşüşen fikirle gencin yüzüne eğildi yaşlı adam.'' Aslında elimizde böyle bir fırsat varken, ona daha da beterini yaşatabilirim! Azda olsa sorumluluk kazansın, azda olsa zor durumda kalanların halini anlasın. Ona verdiğim soy ismin değerini bilsin.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKI HOVARDA
RomanceKomedi tarzı bir hikayedir. İstanbul'lu götü pullu. İşte tam beni anlatan iki kelime. İstanbul'luydum, parasız, pulsuz, yalancı, üç kağıtçı, romantikliği çapkınlıkla karıştırmış, Han sahibi patronun bir çeki yüzünden hayata tuvalet temizleyerek baş...