M.Ş. -2- BÖLÜM

264 13 4
                                    

Dünden beri aynı şeyleri düşündüğümü bildiğim halde kendime hakim olamayıp yine aynı şeyleri düşünüp duruyordum ve şu an otobüs durağında yanımda yaşlı ve terli teyzelerin yanında oturduğumu düşünmemeye çalışıyordum.

Altın günü gibi birşeylerden bahsettiklerini sonradan anladıysam da takmadım zaten.

Benim burada,bu durakta bu üstümde ki erkek kıyafetleriyle olmamam lazım Dı mertin lafına güvenip gelmemem lazım buraya zaten son anda karar değiştirip ayağı fırladım.

Yanımdaki teyzeler ilk tuhaf tuhaf baksalar da sonradan onları takmadığım farkedip önlerine döndüler.

Zaten bu başından beri yanlıştı.  İnsan sonunun ne olacağını bildiği halde gidermiydi bu tamamen aptallıktı benim gerçek yüzümü öğrendiklerini tahmin bile edemiyorum.

Biraz daha ilerlemiyiştim ki mertin sözleri geldi aklına lanet olsun yapamazdım ki.

"Erkek kılığında şoför olucaksın" demesiyle telefonda olduğunu bilsem de donup kaldım ne diyordu bu ya

"anlamadım " dedim sesimi bulduğumda  "neyi anlamıyorsun  erkek kılığına şoför olacaksın işte ne var bunda" demesiyle daha da tepem attı.

"Mert sanki hergün erkek kılığına giriyormuşum gibi konuşma ben ne anlarım kılıktan kıyafetten" diyerek konuştum.
derin bir nefes almamın üzerinden

"beste bak çok güzel bir iş maşıda çok güzel kimse anlamaz kızım seni aklını başına al kardeşin var senin daha ona bakacaksın sen,nerde senin azmin söylesene" 

Kızdığını fark etmemin üzerine "bende sorumluluklarımı biliyorum tabikide söylemene gerek yok ben sanki keyfimden bulamıyorum iş mert senin dediğin akla mantığa sığmıyor tamam mı ben bu işte yokum" dedim telefonun ucundan derin bir nefes almasını işittim.

"beste canım bak bir dinle beni, arabamı kullanmayı bilmiyorsun yoksa  ikimizde arabayı çok güzel  kullandığını biliyoruz git gör  sadece arabanın başında olucak kimse yüzüne bakmayacak araba sürecen sadece  anlamayacaklar seni"

  Israrla söylemesi bir işe yaramayacağını o da benim gibi iyi bildiğini sanırdım ama görüyorum ki yanılmışım.

"Olmaz istemiyorum ben böyle bir stresin içine gir... " çümlemi bitirmeden konuşmaya başlasyla "3.200 tl" dedi tek seferde

"Ne" dememle tekrardan "3.200 tl veriyorlar beste hemde ayda bir veriyorlar düşünsene bir mantıklı düşün"

Aslında müthiş bir para bu ya bide ayda aldığımı düşünürsek kardeşimi yanıma alabilir ondan ayrı kalmak zorunda kalmazdım, telefonun ucundan

"Ordamısın kız parayı duyunca dilin tutuldu dimi" deyip güldü sesimin çıkması için  öksürdükten sonra

"cıvıklık yapma mert hep aklıma girip duruyon zaten şeytan mısın büyücümüsün nesin bilmiyorum ama" dememin ardından

"tamam kabul ediyorum ama beni polise falan verirlerse senin ismini verip beni zorla tehditle işe girdirdiğini söylerim ona göre "dedim hafif şaka hafif kızgınlıkla

" İsmimi değil tc mi bile verebilirsin o kadar eminim tamam mı hallettik mi olayı güzelim ha söyle " onun gibi bir arkadaşa sahip olduğum için çok şanslı olduğumu aklıma gelip devam ettim.

" hallettik" dedim yüzümde tebessümle yine de içimde azıcık korku olsa da hayra yormaya çalışıp konumuza tekrar döndüm.

"beste şimdi sen bana kaldığın yeri mesaj at da sana gerekli saç, peruk, kıyafet, dosya falan göndereyim" demesiyle kafamda hemen

MAFYA'NIN ŞOFÖRÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin