Ertesi gün yine okula gidip sıkıcı bir gün geçirdim. Geldiğimde çantamı açtım, kalem kutumu çıkardım. Olamaz. Bu bir şakaydı. Arkadaşlarımı arayıp sordum. Onlar da ödev yok deyip seviniyorlardı. Çok şaşkındım. Ama ödev olmasa bile, benim çalışmam lazımdı. Ben de Matematik çalıştım. Bir süre sonra yoruldum. Sonra da telefonumu alıp oyun oynadım. Ben oyun oynar iken babam geldi ve çok kızdı.
-Senin ders çalışmam gerekmiyor mu?
-Bugün ödevim yoktu. Ben de Matematikten 40 soru çözdüm. Sonra da tam telefonumu aldım, 5 dakika sonra sen geldin işte.
-Emin misin?
-Evet!
-Peki öyle olsun. Dedi gülerek. Ben de mutlu mesut telefonuma bakmaya devam ettim. Bir süre sonra annem de geldi. Bu konuşma annem ile de geçti. Yaklaşık 15 dakika sonra arkadaşımla mesajlarşırken, bana cankuş dedi. Bana böyle seslendi. Bir diziden duymuş. Çok hoşuma gitti. Hemen annem ve babamın yanına gittim.
-Kuşumun adının Cankuş olmasını istiyorum.
-Sen bilirsin.
Annemlerin tek cevabı bu olmuştu. Çok üzüldüm. Ama bir isim bulduğum için de mutlu idim. Sonra Cankuş ile konuştum. En son annemin sesi ile sıçrayıp yatağa gittim.