Multi: Umut
*ÖZLEM'DEN
Ben şaşkın bir şekilde kenetlenmiş ellerimize bakarken bir anda durdu. Ve bana baktı.
Ne oldu?
Yok sadece bir an garip geldi
Hmm. Anladım. O zaman bugün senin için garip olan bir çok şey yapacağız.
Ta-tamam.
Kekeledim mi ben? Ah bugün lanetli olmalı.Tekrardan yürümeye başladı. Bende peşinden. Halen ellerimizi ayırmamıştı. Sonra bir anda gürültülü müzik sesleri kulağımı doldurdu. Daha çok siyahın göze çarptığı bir bara gelmiştik. Bir anda durdu. Ben etrafı incelemeye daldığım için ona tosladım. Yuh! Sırtında ne taşıyor bu? Tuğla falan mı?! Acıyan burnumu ovuşturdum.
"İyi misin?"
"İyiyim sorun yok"
"Gel oturalım"
'U' şeklindeki bir koltuğa oturdu. Yanımıza garson gibi görünen bir adam geldi.
"Merhaba Umut bey. Ne alırdınız?"
"Her zamankinden hanım efendiye de... Hmm. Ona da aynısından."
"Hemen geliyor efendim"
Bir anda yanımda bir ağırlık hissettim derken omzuma sırtını yaslayan bir kadın ve üstünde onu öpen -pardon resmen yiyen- iğrenç tipli bir adam. Onlara tiksinerek bakarken bir anda yoğun alkol kokusu burnumu doldurdu. Kadından geldiğini anladım ve Umut'un yanına oturdum.
"İğrenç" diye mırıldandım.
Derken sol tarafıma bir ağırlık daha hissettim. Her ne kadar gözlerimi devirmek istesemde bunu yapmadım. Gelen geçen yanına oturuyordu. Burnumu yine o iğrenç alkol kokusu doldurdu. İstemsizce yüzümü buruşturdum. Sonra üstüme baktım. İçimden kendime küfrettim. Bu kadar kısa bir elbise giymemeliydim. Kırmızı dar bir elbiseydi ve eğilsem her tarafım gözükebilirdi. Sol tarafıma bakmamaya özen göstererek etrafı incelemeye başladım. Derken sol omzumda bir el hissetmemle irkildim.
"Bu gece boş musun güzellik?"
Omg. 'Tecavüz' alarmlarım çalarken adama dönüp "kapa çeneni" diye tısladım. "Oooo sert kız severim"
"Ya bi gitsene ya benden daha güzel kızlarda var etrafta!" "Hmm sanırım haklısın ama sonra görüşürüz güzellik" Sesli bir şekilde nefes verdim. O sırada Umut'un yanımda olmadığını farkettim.Derken barmenle konuştuğunu gördüm. Önümde masaya benzeyen garip şeye baktım. Üzerinde sarı bir içecek vardı. Sanırım bu Umut'un bize söylediği içkilerdi. O sırada Umut yanıma geldi.
"Tadına baktın mı?"
"Hayır"
"O zaman ne duruyorsun?"
Derin bir nefes aldım. "Tamam"
Küçük bir yudum aldım. Garip bir tadı vardı. İlk başta yüzümü buruşturdum. Boğazımdan acı bir sıvının aktığını hissettim.
Bana beklenti dolu bakışlarla bakıyordu.
"Hmm. Değişik. Ama hoşuma gitti."
Gerçekten garip bir şekilde hoşuma gitmişti. Derken sürekli içtik içtik içtiiiiik.
Ben 5. bardağıma gelmiştim. O ise 7. Her söylediğine gülüyordum. Sarhoş olmuştum. Ve garip bir histi. Ve insana özgüven veriyordu. Birden Umut bana yaklaşmaya başladı. Doğruca dudaklarıma bakıyordu. Bundan hoşlanmamıştım. Her ne kadar onu sevsem de bunun için biraz erkendi. Dudaklarımızın arasında 2 mm olduğuna bahse girebilirdim.
Gözlerimden istemediğimi anlamış olacaktı ki 'lütfen' dediğini duydum.
"Umut kusura bakma ama ben bir fahişe değilim. Ben ilk öpücüğümün bana aşık olan bir adama ait olmasını istiyorum."diye mırıldandım.
Sinirli bir şekilde benden uzaklaştı. Ayağa kalkıp sert adımlarla yanımızdaki kızın kulağına bir şeyler fısıldadı ve kızı kucağına aldı. Bu hareket gözlerimin kocaman olmasını sağladı. Gerisi ise anlatmak istemeyeceğim kadar iğrençti. Bunlardan dolayı sarhoşluğumdan eser kalmamıştı. Hatta sarhoşluğun 's' si bile yoktu. Gerisinde o fahişe kız Umut'un kucağına oturmuş ve öpüşüyorlardı. -Pardon hep yanlış söylüyordum. Yiyişiyorlardı- Sonra öpüşmeye devam ederek Umut ayağa kalktı ve kızı bir odaya götürdü. Anladığım kadarıyla orda şey yapacaklardı. İşte anladınız siz. Bu hareketleri gözlerimin dolmasına sebep olmuştu. Kol çantamı aldım ve içinden telefonumu çıkardım. Saat 10.50 idi. Eve gitmem gerekiyordu. Hemen bir taksi çağırdım. Sonra taksiye bindim. Evin adresini söyledim ve Umut'un yaptıkları gözümün önünde canlandı. Sonra bir anda ablamın sözleri aklıma geldi.
'Dışarıdan göründüğü kadar tatlı değil! Aynı adı gibi. O bana da bir umut vermişti. Ama sonra o umut gitti! Gerçekten gitti! Başkasıyla sevgili oldu! Ondan nefret etmemi sağlayacak şeyler yaptı! Onu sevme!'
'O bana da bir Umut verdi abla' diye düşündüm. Son harfine kadar haklıydı. Bir de ben üstüne üstlük ona ezik siye mesaj atmış onu orada ağlarken yalnız bırakmış ve ayrıca onu telefonuma EZİK diye kaydetmiştim. Allah'ım ben ne kadar iğrenç bir kardeşim?!
"Hanım efendi borcunuz 10₺"
"Tabi buyrun" diyerek parayı uzattım. Teşekkür ederek taksiden indim. Çantamdan anahtarımı çıkardım ve kapıyı açtım. Ayakkabılarımı ayağımdan çıkardım ve hemen odama gidip bir kağıt ve kalem çıkardım.
Abla,
Senden gerçekten çok özür dilerim. Seni ağlarken yalnız bırakmam, sana EZİK siye seslenmem ve hatta seni küçümseyerek dalga geçmem gerçekten çok yanlıştı. Ama sen bunları hiç umursamadın. Bana bugün bir tavsiye verdin ve bende buna uymadım. Ama senin dediklerin aynen gerçekleşti; Dışarıdan göründüğü kadar tatlı değil! Aynı adı gibi. O bana da bir umut vermişti. Ama sonra o umut gitti! Gerçekten gitti! Başkasıyla sevgili oldu! Ondan nefret etmemi sağlayacak şeyler yaptı! Onu sevme! Bu sözlerin hayla aklımda. O da bana bugün bir Umut verdi. Elimden tuttu bana güzellik falan dedi. Sonra tam beni öpecekken ona bunu istemediğimi belirttim. Sinirle bir kızın yanına gitti ve onunla yatmak için bir odaya girdi! Ve beni orada öylece yalnız bıraktı. Tek başıma. O Umut gitmişti. Geldiği gibi gitmişti. Çok ama çok üzüldüm. Seninle empati kurmadığım için çok özür dilerim. Bir süre kullanılıp sonra bir anda bırakılmak nasıl bir duyguymuş onu çok iyi anladım.Sevgiler:
Seni çok seven kardeşin Özlem.Bu kağıdı ablamın masasının üstüne bıraktım ve üstümü değiştirip yatağa atladım. Ve yavaş yavaş uyku bedenimi ele geçirmeye başladı.
~~
Vuuu. Biraz kısa bir bölümdü ama olsun. Okuyan herkese teşekkürler!
![](https://img.wattpad.com/cover/67284689-288-k211223.jpg)