BÖLÜM 6

29 4 0
                                    

Multi ; Miraç Rüzgar Çınarlı

Çocuğa son sözümü söyledikten sonra Erisle beraber kantine indik . Ben kantincinin yanına giderken Eris anlamaya çalışır gibi bakıyordu .

" Nee ? Çikolata alacağım . "

" Sen geç ben alırım . "

" Hayır ben alırım . " deyip kantincinin yanına gidip 5 tane karam aldım . 2 ' sini Eris ' e uzattım . İlk başta almak istemedi ama zorla eline verip duvar tarafındaki masalardan birine doğru ilerledim .

Henüz 2 adım bile atamadan kolumda bir el hissettim . Kolumdaki ele bakarak arkamı dönerken Eris ' in bakışlarıyla karşılaştım . Ah ! Bu çocukta fazla oluyordu ama .

" Yine ne var ? " Bana ters ters bakarken cevap vermeyip kalabalık bir grubun olduğu masaya doğru çekiştirdi beni .

Masanın önüne geldiğimizde hala anlamaya çalışıyordum . Ne yapmaya çalışıyor bu çocuk Allah aşkına ?

" Arkadaşlar bildiğiniz gibi bu Alse . Geçen kavgadan sonra biri yardım etti demiştim ya ? O kişi Alseydi . "

Gruptan şaşkınlık nidaları dökülürken bi yandan da kantindeki bazı kişilerin dikkatini çekmiştik .

Ben hala neden burada olduğumu anlamaya çalıştığım sırada gruptan bir kız elini uzattı .

" Ben Irmak . Memnun oldum . " diyip gülümsedi .

İnsanların içerisinde olmayı pek sevmezdim . Hele ki temas olursa ve benimle tanışmak isterlerse . Ama bir seferlikten bir şey olmaz diyerek elimi uzattım ve selamlaştık .

Onun ardından sarışın olan kız elini uzattı .

" Güneş . Memnun oldum . " Onunla da selamlaşırken gülümseme gereği duymadım .

" Barış . " Esmer çocukla da selamlaştıktan sonra sıkılmaya başlamıştım bile .

" Ali . " Kumral çocukla da selamlaştım fakat bunda bir gariplik vardı . Bir yerde görmüştüm sanki ama hadi hayırlısı .

Soğuk bakışlı , tanışmak istemeyen bir hali olan çocuk Eris ' in uyarısıyla elini uzattı .

" Sergen . " Onunla selamlaşmak istemiyordum ama ayıp olmasın diye ona da elimi uzattım .

Ayakta durmaktan ayaklarım ağırmaya başlamıştı ama sesimi çıkarmadım . Barış kalkıp sandalyesini oturmam için gösterince hiç itiraz etmeden oturdum .

Sağ tarafımda Irmak sol tarafımda ise Sergen denilen çocuk vardı .

Hiçbirini umursamıyordum tek istediğim başımı masaya dayayıp gözlerimi kapatmaktı ama ne mümkün .

" Ailenle mi yaşıyorsun ? " Irmağın sorusu üzerine sağıma doğru döndüm .

" Hayır . " Buz gibi sesimle konuşmak istemediğimi anlamasını umuyordum ama hiç öyle bir niyeti varmış gibi durmuyordu .

İşte bu yüzden sevmiyordum insanları . Hakları olmayan şeylere karışıyor ve her şeyi merak ediyorlardı .

Başka soru sormamış olmasına sevinirken bir soru daha geldi .

" Tek başına yaşamak zor olmuyor mu ? " Bu seferki soru Barıştan geldi .

Yine " Hayır " cevabını verirken Barış anladığını belirten mırıltılar çıkardı .

Aradan 10 dakika geçmiş bense bayağı sıkılmıştım . Sorular üstüste geliyordu ve ben soru sormaya da cevaplamaya da meraklı biri değildim .

UZAYDAKİ GİZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin